
Babam böyle pasta yapmayı...
Bizler hâlâ özbeöz Türk çayırlarımızda güven içinde otlanırken, aynı din aynı millet birliğinde bile birbirimizin gözlerini oymayı maharet bildik. Hindistan, Kamboçya, Afrika, Sudan, Andora, Filipinler, Suriye, Irak, Filistin ve dünyanın birçok yerinde çocuklar ölmeye devam etti. Size ne oldu da Allah yolunda; "Rabbimiz! bizi, halkı zalim olan bu şehirden çıkar, bize tarafından bir sahip gönder, bize katından bir yardımcı yolla" diyen zavallı erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz? " (Nisâ 75) Bu mesajın muhatabı olamamışken, mahcubu olmak da neyin nesi? Mazlumun yanında olmanın bir muhteşemlik değil bir gereklilik olduğunu, “insan olma” ortak paydasında dinlerin ve milletlerin üstünde bir anlam taşıdığını idrak etmemiz daha kaç asır sürecek? Neyi bekliyoruz? Biz ne yana, Rachel Corrie gibiler Efendimizin (s.a.v.) ne yanına düşer ahirette? Pek aşina olduğumuz “babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi” sorusunu da ekleyelim ve sevdiğimiz basitlikle reklamlar hayat vermeye devam etsin miskinliğimize !
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.