Halk da kim oluyormuş, CHP'nin Yargıçlarına Kimse Dokunamaz!

Mevcut 1982 anayasasının değişmesine karşı çıkmanın, “halk da kim oluyormuş”, demekten ne farkı var? Bu anayasa değişirse ne olur biliyor musunuz?

Her şeyden önce, halkın seçtiği siyasal iktidarın üzerinde yegane iktidar olan HSYK+Anayasa Mahkemesi + üst düzey askeri bürokrat ve CHP ‘nin toplum üzerindeki hegemonyasının sonu gelir.

 Milletin ürettikleri millete geri döner.

Yıllardır halkın emeklerini kendi ceplerine taşıyanların güçleri kırılır.

Halkın iradesi kendi elinde olur.

Siyasileri denetlemek ve hakları aramak kolaylaşır.

Bu listeyi çok fazla üretebilirsiniz.

Kısacası anayasa değişikliği, hani hep söylenir ya: “Cumhuriyet, halkın kendi kendini yönetmesidir” diye, işte o zaman halk kendi kendini yönetir. Şimdiki gibi bir aldatmacadan ibaret olmaz. Anayasayı halk yapmıyorsa, halk hangi güçle kendi kendini yönetiyor acaba sormak lazım.

Anayasa değişikiğine karşı çıkmak demek, halka yönetimde söz hakkı vermemek demektir.

Bir başka ifade ile anayasa değişikliğine karşı çıkmak, halk bizim kontrolümüzde olsun, biz ne kadar verirsek o kadar alsınlar, biz onların neyi, ne kadar öğrenmesini istersek, onu, o kadar bilsinler, ama biz istediğimiz kadar alalım, istediğimiz makama gelelim demektir.

Kontrol bizde olsun; halkta bize tabi olsun. Halk fazla bir şey bilmesin.

Yetkileri olmasın. Ülke bizim olsun. Halkın iradesi de bizim olsun.

 

Bu millet yıllardır bu mantıkla ve zihniyetle yönetildi. Bu zihniyetin adı oligarşidir. Bu zihniyet CHP zihniyetidir. Bu zihniyet yıllardır bu ülkede egemen olan zihniyettir ki, bundan dolayı bu ülke hala gelişememiştir, hala millet varlık içinde yokluk çekmektedir.

Her türlü şart müsaitken, mevcut anayasa ile birey ve toplumun hareket kabiliyeti engellenmiş önüne set çekilmiştir. Her hangi bir zihinsel ve ekonomik kalkınmaya izin vermemektedir.

Çünkü toplumun ilerlemesi onların yalanlarını ortaya çıkardığı gibi, toplum üzerindeki sorgulanamaz güçlerini de kıracaktır.

Bunu bildikleri için, medyada arzı endam eden sözde gazeteci ve hukukçuların saçma sapan, kendilerinin bile inanmadığı argümanlarla engellemeye çalışmaktadırlar.

 

“Yargı bağımsızlığı” veya “yargının siyaset tarafından kuşatılması” hezeyanları çok komik olmakla birlikte hakaret doludur. Bu halkı aptal yerine koymaktır. Manipülatif söylemlerdir bunlar.

 

Türkiye’de bir aklı selim çıkıp söylesin bana, yargı ne zaman CHP zihniyetinin egemenliği dışında kaldı. Henüz unutmadık CHP’li Seyfi Oktay ve Mehmet Moğoltay’ın  Adalet bakanlıkları döneminde binlerce hakim ve savcının CHP ‘ ye ve ideolojisine mensup kişilerden alındığını. Hatta Mehmet Moğoltay’ın meşhur , “ elbette CHP’lileri alacağım, MHP’lileri mi almalıydım” dediğini de unutmadık.
CHP’nin kuşattığı ve çöreklendiği yargı artık milletin yargısı olsun. Sadece mahkeme kararlarında “Türk milleti adına” yazması yetmez. Halkın yapmadığı, onaylamadığı ve kendine ne getirip, ne götürdüğü konusunda büyük bir kısmının fikrinin olmadığı bir yargı nasıl halk adına karar verir?

CHP iktidara gelemiyor. Çünkü, halk  getiriyor siyasi partileri iktidara. Ama halk, Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidara getirmiyor. Düşündürücü bir durum değil mi bu?  Ama CHP işte tam bu kurumlarda, yani sivil ve askeri bürokrasiyle ve de yargıyla fikren bu ülkede iktidardır.

Bu yüzden, elbette halka karşı muhkemleştirilmiş bu kaleleri kaybetmemek için CHP her türlü propagandalarla anayasa değişikliğini engellemeye çalışacaktır.

 

Bunu anladık.
Tamam Halk Partisi, Halka karşıdır. Halktan korkar.
Peki, MHP’ye ne demeli? Halkçıların halka karşı olduğunu biliyoruz zaten ama milliyetçilerin millete karşı olmasını bir türlü inanamıyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dr. Ali Can Arşivi