Nadide Ülkü Altıparmak
Nadide Ülkü Altıparmak

Terazinin Bir Kefesinde Tesettür Bir Kefesinde Mayo

Son günlerde işlerimin yoğunluğundan haberleri pek takip edemedim. Hata etmişim. Bu, memlekette bir günde gündemin değiştiğini unutmuşum. Gelen maillerle, söylentilerle neye uğradığımı şaşırdım. Birkaç günde özel sektör olmuş, kamusal alan.

Başımıza taş yağacak. Yağar mı yağar burası Türkiye şaşmamak lazım. Ereğli Meslek Yüksek Okulu Tekstil Bölümü öğrencileri Adana’da Sabancı Holding’in Bossa Tekstil fabrikasına eğitim amaçlı bir program düzenliyor. Dananın kuyruğu da orda kopuyor. Öğrencilerden tesettürlü olanlar içeri alınmak istenmiyor. Başlarını açmak zorundalarmış. Genel Müdür yaptığı açıklamada okula giremedikleri kıyafetle ben neden alayım, sizin kapınıza mayolu biri gelse içeri alır mısınız demiş!!! Şimdi ben bu yoruma ne diyeyim?. Tek bir yorum yaptım onlara da maille gönderdim, sizlerle de paylaşmak istiyorum ...

‘Sabancı gibi dev bir kuruluşa yakıştıramadım, duyduğumda inanamadım. Hatırlatırım ki sizin ürünlerinizi tesettürlü bayanlarda alıyor. Fabrikanıza almıyorsanız, o zaman tesettürlülere, lütfen ürünlerinizi de satmayın. Sizi siz yapan insanlar arasında tesettürlü bayanların, yakınlarının da olduğunu unutmayın, onlarda sizin müşteriniz. Esefle kınıyorum... Rahmetli Sakıp Sabancı hayatta olsaydı böyle bir şeye asla izin vermezdi. Çünkü o halkın adamıydı... Halkına ters düşmezdi. Yeni kamusal alanınız hayırlı olsun. Saygılarımla

Halkla İlişkiler ve Tanıtım Uzmanı
Nadide Ülkü Altıparmak

Hanımefendiliği elden bırakmadan, tekrar yorum yapma gereği duymadan yorumu size bırakıyorum. Çünkü artık yorumu bıraktım, duyarlılığımı Sabancı ürünlerini boykot ederek gösteriyorum ve bu boykot ölene kadar da devam edecek. O aşağılamayı ben orada yaşamadım ama yüreğimde o acıyı onlar adına hala yaşıyorum aynı onlar gibi ... unutmaya ve unutturmaya da niyetim yok. Tesettürlü bir bayanı mayolu bir bayanla aynı kefeye koyarken, kamusal alanı kalkan haline getirirken düşüneceklerdi. Hey hak! Cürretin böylesi! O cürretin gücü, unutmayın ki sizi var eden halkın gücünden geliyor.

Bu halk fay kırığı gibidir, sabreder, bekler yeri geldiğinde silkeler atar. Buna en güzel örnek, siyasi tarihimizdir.

Ben Cumhuriyet’in genciyim, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Bununla da gurur duyarım, şükrederim Allah’a, beni bu topraklarda Türk ve Müslüman olarak yarattığı için. Vatandaş olarak, sorumluluğumu bilirim, mukaddeslerime sahip çıkarım. Bir vatandaşa düşen tüm sorumluluklarımı bilinçli şekilde yerine getiririm. Onaylamadığım kararlara bile sabırla devletim mutlaka bunu bir gün düzeltecek güveniyle yaklaşır. Kesilen parmağa acımam. Okulda başımı açmak zorunda olduğum gibi.

Ama devletin kurumları hariç başka bir yerde de kamusal alan yaptırımını gördüğümde duru bilirseniz durun artık demeyi de bilirim, bilirsin, bilirsiniz. Bu milletin sabrını zorlamaya gerek yok. Gelecek zarar hepimizin felaketi olabilir. Bunu görmek lazım. Bazı sınırları sokaklara, özel sektöre taşımak milletin felaketi olur.

Bu olaydan sonra şöyle bir Türkiye düşünün! Cüretkar Türkiye!
Kızımız üniversite öğrencisi, ilim yuvasında yani hiçbir siyasal düşüncesi olmadan Allah emrettiği için örtünmüş ve bu yaşam tarzını seçmiş. (Hani mahsuru yoksa, haddi değil ama tercih etmiş işte) Okula, eğitim yuvasına gidecek ya otobüse, dolmuşa binecek başını açacak niye çünkü okula giremedikleri kıyafetle ben neden alayım, diyecek şoför. Ders için kitap almaya gidecek, kitapevi sahibi içeri girerken dur diyecek, öğrenciysen buraya eğitim amaçlı geldiysen aç başını, okulun almadığını ben niye alayım diyecek bitmedi eve varacak ders çalıştığı zamanlar başını açacak niye çünkü eğitim devam ediyor, yolda gidiyor eğitimini aldığı bir konuda bir şey düşünüyor başını açacak niye eğitim amaçlı düşündü açmak zorunda, komedi gibi gelsede, olmaz olmaz demeyin, bakın neler oluyor .... Velhasıl aç kapa prosüdürü ile beyinler yalama yapılmaya çalışılacak.

Hani bu şekilde örtülerinden vazgeçecekler diye hayal kuruyorsa birileri, ben naçizane derim ki bu hayal yaş, inanmış bayanlar bu hayali suda yüzdürür, benden söylemesi.

Hiç düşündünüz mü? Benim örtümü siyasallaştırma gafletinde olanların çoğunluğu erkekler, onu haklı olarak durdurmaya çalışan gücün çoğunluğu erkekler. Vefa ve cefa bayanların. Bu adalet mi? Ben bir bayan olarak artık, örtümün malzeme edilmesini süüş niyetine ekranları, gündemi süslemesini istemiyorum. Kimileri bunu alet ediyor rantını alma derdin de ....kimileride rant elde ediyorlar diye müdahale ederek rantın rantını elde etme peşinde, biz gariplerde örtümüzün derdinde.

Ülkemi yok etmek isteyenler bu durumu bizden daha iyi farketmiş durumda. Dinamiklerimizi dinamitleyecek adımları birilerine attırıyorlar. Kimileri bilinçli yapıyor biz buna uşaklık diyoruz. Kimileride vatanseverlik adına yapıyor buna da gaflet ve delalet içinde olan insanlar olarak görüyoruz.

Anlamadıkları şu bu memlekette sadece inançları için örtünen, laik, Atatürk’ün, kurduğu Cumhuriyet’e sevdalı inançlı gençlerin yetiştiği. Ben devletime, milletime , askerimize güveniyorum. Bu pirince çok taş karıştı bu taşları teker teker ayıklayacaktır. Pirinci heder etmeden. Söz pirinç’ten açılmışken. ABD Dış İşleri Başkanı Rice’ın ziyareti nereden icap etti? Yoksa biz suni gündemlerle uğraşırken, asıl gündemimi gözden kaçırıyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nadide Ülkü Altıparmak Arşivi