KÜRT, TÜRK EL ELE

Her gün bir veya birkaç insanımız hayatını kaybediyor.
PKK terör örgütü artık hedef seçmiyor.
Artık terör örgütü hedef değiştirdi.
Bütün Türk ve Kürt halkı, şu anda PKK’nın hedefi durumunda.
Tamamen sivil halka yönelen terör örgütü ne yapmak istiyor?
Bir gün polis karakolu taranıyor, diğer bir gün düğüne giden bir arabada dört kadın öldürülüyor, bir diğer gün Ankara’nın göbeğinde işyeri önüne park etmiş bir araçta bombalar patlıyor.
Maalesef,  iş yerinde çalışan üç kişi feci şekilde hayatlarını kaybediyor,
Bir diğer gün ise polis okulu taranıyor.

Yapılan bu saldırılarda Terör,  canına kıydığı kişilerin Irkına, inancına bakmıyor.

Yaşanan bu son olayların Kürt halkı adına yapılan bir hak arama yolu olmadığını hepimiz biliyoruz.

Peki,  nedir bu yaşadığımız acılar?

Kan kusan bu lanet terörü besleyen sebepler ne?

Kürt halkının oyunu alan BDP’nin bu oyunda rolü var mı?

BDP’liler Kürt halkından oy alıyor, fakat meclise girmiyorlar, aynı zamanda  Kürt halkının temsilcisi olduklarını söylüyorlar ama,  PKK’nın eylemleri söz konusu olunca muhatap Abdullah Öcalan diyorlar.

BDP kongrelerinde Abdullah Öcalan lehine sloganlar atılıyor.

BDP, PKK örgütüne terör örgütü demiyor. Terör kurbanı olan Askerimize ise şehit diyemiyor. Ölen PKK mensuplarına ise taziye ziyaretlerine gidiyor.

Açıkça PKK’nın siyasi kolu gibi hareket ediyorlar.

Terör örgütü tarafından öldürülen Kürt vatandaşlarını sessizce seyrediyorlar.

Kimin kime hizmet ettiğini herkes biliyor.

Ama son olaylarda PKK’nın bir taşeron olarak kullanıldığı kesin.

Yapılan bu saldırıların kaynağını, Türk Hükümetinin son günlerde Ortadoğu’daki yükselişi ve İsrail ile Güney Kıbrıs arasında tırmanan gerilimin içe yansıması olarak görüyorum.

Türk Devletini zayıf düşürebilmek için bütün düşmanlar bir araya toplanıyor.

Bu oyuna millet olarak gelmemeliyiz.

Kürtlerle Türklerin aynı okullarda eğitim gördüğünü, Yan yana esnaflık yaptığını, Duvar duvara komşu olduğunu, ve yüzyıllardır akrabalık bağlarının yaşandığını hepimiz biliyoruz.

Bu güne kadar Kürt halkına verilmemiş bazı hakların olduğu da doğrudur.

Fakat Kürt, Türk demeden,  çoluk çocuk seçmeden,  kurşun sıkanların amacının Kürt halkının refahını düşünmediğini de hepimiz biliyoruz.

Oturduğu yerden özerklik ilan edenler, İstanbul da yaşayan Kürtlerin, yarın işini gücünü bırakıp doğu bölgelerine taşınacağını mı sanıyorlar?

Hayır.

Bu vatanın her karışı Türkiye vatandaşı olan tüm halkların ortak yaşama alanıdır.

Bu yaşam alanına müdahale edenlere karşı Kürt, Türk ortak hareket etmek zorundayız.

Bu gün bir millet olarak hepimiz, terör karşısında el ele vermez isek, Yarın hiçbir konuda ortak bir payda da buluşamayız.

Yan yana,  duvar duvara yaşadığımız Kürt vatandaşlarımıza ciddi görev düşüyor.

Onların da, eli kanlı katillere arka çıkanlara net tavırlarını göstermelerinin zamanı geldi.

Bu gün Türk anası ağlar, yarın Kürt anası.

İkisi de bizim anamız.

Analar ağlamasın istiyorsak Türk, Kürt el ele vermek zorundayız.

Yarın çok geç olabilir..

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Demirayak Arşivi