Baykal’ın mahrem görüntüleri ortalığa düştüğünde, herkesin tuzağı kimin kurduğunu tahmin ederken kullandığı bir soru vardı: Bu olay kimin işine yarayacak? Hatta Baykal istifa ederse, yerine aday olacak kişinin komplonun bir parçası olarak düşünüleceği bile dile getirildi…
Ve Baykal istifa etti, yerine Kemal Kılıçdaroğlu aday oldu. Malum medya tarafında komplo filan unutuldu, Baykal’ın gidişini bir fırsata dönüştürme gayretleri çoğaldı.
Şu an göründüğü kadarıyla Baykal’ın skandalı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önünü açtı, Önder Sav’a yeniden ikinci adam olma fırsatını verdi ve Nesrin Baytok sayesinde geri plana itilen CHP’lilerin tekrar öne çıkmasına vesile oldu.
Bu olay kimin işine yarayacak sorusu cevabını buluyor, değil mi?
Evet, Baykal gitmeliydi. Böyle bir skandala karıştıktan sonra kamuoyunun fazla önünde görünmemeliydi. Baykal gidince yerine de bir ya da birkaç aday elbette çıkacaktı. Ve partinin genel eğilimi Kemal Kılıçdaroğlu’ndan yana oldu, bu da tamam…
Bu süreçte en dikkat çekici nokta, medya gazıyla yeni bir lider ortaya çıkarma çabasıdır.
Uğur Dündar’ın ağzı kulaklarına varıyor, oy oranı veriyor, kendince Kemal Bey’i yönlendiriyor, ufkunu açıyordu!
Bazı gazetelerde manşetler atılıyor, CHP’nin yeni bir rüzgâr yakaladığı söyleniyor, Kemal Kılıçdaroğlu’nun sadece aday olmasının bile partinin oylarını beş-on puan yükselttiği yazılıyor ve hedefin %40 oy oranı olduğu ifade ediliyordu…
Diğer taraftan Kemal Bey’in halkın nezdinde daha iyi bir imaja sahip olması için mütevazi yönü öne çıkarılıyor, Gandi lakabı verilerek de (ne amaçla verildiği tam anlaşılamadı henüz) zihinlerde markalaşması sağlanıyordu…
Hatta ben onlara bir malzeme daha vereyim ve diyeyim ki, CHP’de İkinci Kemal dönemi başlıyor… Atatürk’ten sonra CHP’yi şaha kaldıracak ikinci bir Kemal…
Yahu bırakın Allah aşkına, Kemal Bey orta halli bir partinin geçici bir genel başkanı olabilir belki ama ne kadar gaz verirseniz verin, iktidara yürüyen, kitleleri peşinde sürükleyen, herkesi kucaklayan bir lider olamaz…
Olsaydı 62 yaşına kadar bir şeyler yapmış olması lazımdı. En önemli başarısı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kaybetmek...! Bunun dışında var mı bir becerisi? Hele bir CHP liderliğine geçsin, bakın millet kendisiyle ilgili neler ortaya çıkaracak? SSK’yı zarara uğratmaktan tutun da akrabalarını işe almaya kadar eski defterler tekrar açılacak… Eski soyadı olan “Karabulut” yine Kemal Bey’in peşini bırakmayacak…
Liderlik, gazla yürütülen bir beceri değildir. Liderler kendileri etrafa esin kaynağı olurlar. Yani keşfedilmeleri için özel bir çabaya gerek yoktur, zaten onlar kendilerini bir şekilde belli ederler.
Medyanın “Gandi Kemal”i, AKP iktidarı süresince adam yerine konulmayıp ezilmişlik ve yenilmişlik psikolojisi içinde yüzen bir kısım gazetecilerin tutunma dalından başka bir şey değildir.
Balon patlayınca göreceğiz Gandi’yi, mondiyi…
Önceki ve Sonraki YazılarYAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.