
Ermeni Tasarısı Geçti, Fırsatı Değerlendirelim!
Her yıl Türkiye’nin korkulu rüyası haline gelen ve bir palavrayı oylama yönetimi ile “soykırım”a dönüştüren “Ermeni tasarısı” bir kata külle yapılarak ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nden geçirildi. Ermeni lobileri tasarıyı kabul ettirdik diye seviniyorlar, Türkiye ise “dost ve müttefik” bir ülkeden gol yemenin acısını yaşıyor. “Oylama ile tarih yazmak” günümüz insanının saçma düşüncelerinden birisidir. Yapılan iş “sigara sağlığa zarlı değildir” düşüncesini oylamaya tabi tutup, “ ’evet’ diyenler ‘hayır’ diyenleri geçti “ diye sigaranın zararlı olmadığına karar vermek gibi bir şey… Saçmalığa bakın ki, geçen sene de tasarı oylandı, ondan önce de, o zamanlar kabul edilmeyen tarihi gerçek, bu seneki oylama ile nasıl değişime uğruyor… Eğer matematik ve oylama neticesinde tarihi bir olayı “soykırım” olarak kabul edeceksek, şimdiye kadar birçok oylama yapıldı (tam sayısını bilmiyorum ama diyelim ki on kez oylanmış olsun) ve bu tarihi olayın bir soykırım olduğu kabul edilmedi. Son oylamada ise “soykırım” olarak kabul edildi. Daha önceki oylamaları nasıl yok sayacağız? On kere red, bir kere kabul denirse bir olaya, hangisi kabul edilmeli? On mu büyük, bir mi? İşte saçmalıklar dizisi böyle… Şimdi Ermeni lobilerinin güdümüne giren 23 ABD’li “Evet” dedi diye, Türkler Ermenilere soy kırım yapmış mı oluyor? Koskoca ABD’nin düştüğü duruma bakın, lobilerin oyuncağı haline gelmişler… TBMM’deki bir komisyon da bir oylama ile ABD’yi terörist devlet ilan etse veya Ermenilerin Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında Doğu Anadolu’da yaptığı katliamları nedeniyle Ermenistan’dan toprak talebinde bulunsa ne olacak? Türkiye her yıl yaşadığı bir kâbustan kurtuldu ama Ermeni lobileri “tasarıyı geçirdik, her şey tamam” demeyecekler, arkasından başka bir planı devreye koyacaklardır. Bunları uzun vadede tazminat ve toprak talepleri bile izleyebilir… Tabii ki Ermeni lobileri, ABD ya da herhangi bir dış mihrak istedi diye biz onların dediklerine uyacak değiliz. Bu noktada Türkiye sadece olan biteni seyreden ve olduktan sonra tepki veren bir ülke konumundan, inisiyatifi elinde tutan, diğerlerini tepki ve tavır almaya itecek yeni yaklaşımlarla proaktif bir politika izlemelidir. Bu tasarı vesilesi ile ABD ile görülemeyen bazı hesaplar gündeme getirilmeli, ABD’nin ülkemiz üzerindeki olumsuzlukları bu olay bahane edilerek ortadan kaldırılmalıdır. Örneğin İncirlik üssü ya da Afganistan’daki askerlerimiz gibi çetrefilli konuların Türkiye’nin menfaatleri çerçevesinde çözümü için bir fırsat ele geçmiştir. Yine Ermenistan’la ilişkiler açısından Türkiye’nin eline “siz öyle yaparsanız, işte bizim de yapacaklarımız” şeklinde karşı atağa geçecek bir koz geçtiğini de düşünebiliriz. Kısa vadede yapılacak iş ise, Türkiye’nin birlik ve bütünlük içerisinde ABD’ye ve Ermeni lobilerine karşı kararlı, büyük devlete yakışan ve onların basit oyunlarını aşan bir yaklaşımla cevap vermesidir. Haydi Türkiye’m, göster kendini!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.