Ağlama duvarı

Ne zaman oturup yazmaya başlasam,
Oflanıp poflanır oldum.
Ülkede bir kez daha hukuk ayaklar altında,
Demokrasi herkes için, değil de sanki sadece bir zümreye ait.
Skandal kararlar.
Halkın seçtiği cumhurbaşkanına siyasi yasak için açılan davaya kabul,
İki kişiden birinin oy verdiği partinin kapatılma davasına kabul,
Bu ülkenin insanına bu cevaz mıdır?
Bir gün, bir İngiliz gazeteci Kudüs’e beş yıllığına görevli olarak atanır,
Ardından ertesi gün Kudüs sokaklarında dolaşmaya başlar,
Önce El Aksa ya gider
Sonrada, El Aksa ile sırt sırta olan Ağlama duvarına,
Bir Yahudi ağlama duvarı önünde dikkatini çeker,
Kendinden geçmiş adam
Yalvara yakara duvara ağlayarak dua etmektedir.
Sonra oradan ayrılır
Kudüs de ki bitmez tükenmez çatışmaları takip ederken, yolu ne zaman ağlama duvarına düşse ilk gün orada rastladığı Yahudi hep aynı yerde orada ağlayıp dua etmektedir.
Adeta kendinden geçercesine,
Sonra yıllar geçer
Görev süresi dolar,
Son kez beş yılını verdiği şehri bir kez daha dolaşmaya çıkar.
Aynı Yahudi yine orada ağlama duvarında ve ilk gördüğü günkü gibi,
Kendinden geçmiş dua ediyor.
Canı sıkılır gider adamı dürter
Bakar mısınız?
Adam döner “ne var” der,
Ne zaman görsem burada hep dua edip, ağlıyorsun.
Tanrıya ne diye dua ediyorsun,
Filistinlilerle, İsraillilerin barışmalarını ve bu topraklarda barışın daimi olması için
Peki sonuç!
Yahudi biraz içini çeker,
“Valla duvara konuşur gibiyim” der
Türkiye de işte böyle bir ülke
Onlarca yazar, binlerce aydın, aklıselim biraz itidal, biraz anlayış dedikçe,
Körün gözüne parmağını sokarcasına,
Aynı orkestra ayağa kalkıyor sıkılmadan bıkmadan aynı senfoniyi çalıyor.
Aynı hezeyan,
Aynı hukuksuzluk, aynı aymazlık hak getire.
Bu ülke insanları bir gün Martin Luter King’in gerçek olmuş rüyasıyla uyanacak,
Herkesin alabildiğince özgür olduğu,
Kimsenin kimseye karışmadığı,
Bireyin devlet tarafından korunduğu,
AB standartlarında bir demokrasiyle yöneltildiği,
Asker korkusunun olmadığı,
Hazineden geçinenlerin hesap verdiği,
Hapishanelerini sadece adi suçluların girebildiği bir sabahla,
Hem siz isteseniz de, istemeseniz de.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Taner Aydın Arşivi