Lokman Koyuncuoğlu
Lokman Koyuncuoğlu

"Sulu mevzular

Küresel ısınma, çölleşme, susuzluk gibi temel tabiat olaylarına çokça konuşmaya başladığımız bu günlerde hafta sonu mutlu bir olayın içindeydik.

Konya’nın Yalıhüyük ilçesi yakınlarında Suğla Havzasında açılan pompa istasyonlarından bahsediyorum. Çumra Belediye Başkanı aynı zamanda Çumra Sulama Birliği Başkanı da olan Nasır Ersöz’ün bizi “su” ya çağrısına kayıtsız kalamazdık.
Medya yöneticisi arkadaşlarla çıktığımız yolculuk tam bir “su” serüveni oldu. Yol tercihini Akören ilçesi üzerinden yapmış olmamız o gün Konya il sınırlarında dört mevsimi aynı anda yaşamamıza sebep oldu. Akören’i henüz geçmişken bu yıl hasretle beklediğimiz müthiş bir yağmur, suya hasret topraklara iniyordu.

Yağmur inen toprak kokusunun doyumsuzluğunu tahmin edersiniz. Rakım yükselip, Akkise sınırlarına yaklaşınca, Yeşiltekke dağlarında kar fırtınası bizi bekliyordu. Kar yağışı yükseklerde hızını iyice artırmıştı ve yer altı suları iyice azalan ovaya bir nebze can veriyordu.
Yalıhüyük’e ulaştığımızda yağmur devam ediyordu, hatta açılış töreni bitinceye kadar da o bereketli yağış sürdü. İşte bizim için o hiç unutamayacağımız anlarda tam bu sırada başlamış oldu. Tören yerinin yolları asfalt olmadığı için, şiddetli yağış o alanı çamur deryasına döndürmüştü. Şehir merkezinde olsanız öyle bir çamurun yakınından geçmezsiniz. Üstelik dışarıda şemsiyenin bile kifayet etmeyeceği bir rahmet de olunca, hiç bir mazeret göstermeden kendinizi dışarı atıyorsunuz.

Akdeniz’e boşa akan suları Suğla depolamasına toplayacak pompa istasyonlarının ancak dua kısmına yetişebildik. Zaten bizim için Konya’ya edilecek en güzel dua “su” dan başka ne olabilirdi. Şunu kesinlikle itiraf etmeliyim ki, tören esnasında yaklaşık 10-15 dakikalık o sürede yediğimiz suyu şimdiye kadar hiç yememiştik. Bu, hiç önemli değildi, üstümüzün başımızın çamura dalıp kirlenmesi önemli bir şey ifade etmiyordu. Bizimkisi kesinlikle tatlı bir eğlenceydi. O mutlu anı yaşamak, değil bir kerelik çamura batıp, şiddetli yağmur yemek, saatlerce sırılsıklam olmaya değerdi. Her damla yağmur, vücudumuzu üşütüp, korunmamıza sebep olacakken, gök yarılmış gibi inen yağış ruhumuzu heyecanlandırıyor şevke gelip mutluluktan gücümüzün yettiğince bağırmak istiyorduk.

Bu yapılan açılışlara dönüş yolunda birde slogan bulduk; “50 milyon m3 su, 50 milyon m2 arazi.” Bu şu demek; Konya’nın en verimli arazilerinden 50 milyon m2 si, Toroslardan inen kar ve yağmurlarla sular altında kalıp heba olmaktan kurtulurken, o verimli araziyi mahveden 50 milyon m3 su, koca ovada başka bir bölgeye can vermek için kullanılacak. Bu çalışmayı 1.5 milyon YTL gibi büyük sayılmayacak bir bedele yaptıkları ve hassasiyetleri dolayısıyla başta Başkan Nasır Ersöz olmak üzere emeği geçen herkesi tebrik etmeliyiz.

50 milyon m3 su ise Konya şehir merkezindeki içme suyu tüketimin yaklaşık %70’i demek. Olayın önemine böylede bakabilirsiniz. Geçen hafta Konya’nın içme suyu ile ilgili ilginç bir haber daha vardı. Beyşehir Belediye Başkanı Nazif Tekinöz’ün, tam da bu konuyla ilgili açıklaması dikkat çekiciydi. Başkan Tekinöz, Beyşehir Gölünden, kanallarla Suğla Depolamasına giden suyun kayıp,kaçak ve buharlaşma ile %30’unun yok olduğunu bununda 70 milyon m3 olduğunu söyledi. Bu ise tam bir yıllık Konya içme suyu demek oluyor.
Beyşehir Belediye Başkanı ile bu konuyu ve Beyşehir Gölü’nün son durumu, neler yapılması gerekliliğini ve Beyşehir Antalya yolunun yeni halini konuştuk. Başkan Tekinöz’ün bu saydığım konularla ilgili düşüncesi ve geleceğe yönelik ufku, bir taşra belediye başkanının ötesindeydi. Bunların detaylarını yakın bir zamanda paylaşacağım sizinle.

İki ilçe belediye başkanının “su” konusundaki hassasiyetleri oldukça önemsenmeli. Bazen etrafımıza dikkat kesilip olup biteni iyi süzmeliyiz. Hayati önem taşıyan o kadar mevzular var ki... Hakkını vermeliyiz.


Mevlana Diyor ki: Tatlı yaşayan sonunda acı ölür; ten kaydında olan canını kurtaramaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lokman Koyuncuoğlu Arşivi