
Şimdi tam gaz zamanı!
Yılın ilk aylarında STK’lar genel kurullarını yaparlar. Hafta sonu da Türkiye Yazarlar Birliği’nin genel kurulu vardı. Heyecanlı bir genel kurul değildi; ancak duygusal anlar önemliydi.
Aslında Cuma gününden başlamak gerek STK işine. Referans ekonomi yazarı ve vergi uzmanı Veysi Seviğ, geleneksel Cuma toplantıları için MÜSİAD salonunda gece yarılarına kadar etkileyici bir konuşma yapmıştı.
Açıkçası konuşmanın ilk bölümü olan ekonomik beklentiler kısmını dinleyebildim. Ancak ikinci kısmındaki Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda daha net ortaya çıkacak olan büyük gücü çerçevesinde söyledikleri ile İsrail gerginliği ve İslam dünyası liderliği dinleyenler üzerinde çok daha fazla etki bırakmış.
Ekonomistler ısrarla Türkiye’nin önümüzdeki yılların süper gücü olacağını söylüyor, buna sosyal bilimciler ve gazetecilerde eklenirse sanırım bu inanç işi tamamlanacak.
Cuma gecesinin ikinci adresi Cibali Karakoluydu. Karakolluk bir işimiz yoktu çok şükür. Fenni Fırın’ın önünden Köprübaşı Karakolu’na doğru giderken solda Karatay Belediyesinin Köprübaşı Misafirhanesinin halk dilindeki adıdır, Cibali Karakolu. Altınekin ilçesi kaymakam, belediye başkanları ve dernek yöneticilerin katıldığı istişare toplantısında ilçesin sorunları genel hatlarıyla konuşuldu.
Altınekin’in yeni kaymakamı, Mithat Can Kutluca’nın, önceki kaymakam Adem Kaya gibi, Altınekin’e yaptıkları ile yılın kaymakamı seçileceğine inanıyorum.
Bu, Altınekin’e ne yapsan görünüyor ya da burası çok bakir bir bölge, o kadar yapacak şey var ki tezini doğrulasa da, çalışkan devlet adamı her yerde çalışkandır. Konya’da kişi başına milli gelir sıralamasında başlarda bulunan Altınekin’in bu parayı doğru kullanma problemi, bu dönem iyice yoluna konulacak gibi.
Gecenin konuklarından biri olan Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli’nin Konya’ya örnek olması gereken hijyenik arabaşı çorbası, açıkçası etkileyiciydi. Başkan Hançerli’ye yukarıda bahsi geçen Fenni Fırın klasiğini, o bölgede bir yere sembolik olarakta olsa yaptırıp yaşatmasını beklediğimizi buradan söyleyelim. O gece Başkan Hançerli kendisinin ne kadar süre daha başkanlık yapacağını da söyledi. Gece ile ilgili bir de gelişmeyi aktarayım, bölgenin efsane eczacısı olan Erol Poçan, bu sıralar işler kötü olunca dernek başkanlığına talipmiş! Bu konuya Başkan Veli Tekelioğlu ne der artık bilemem.
Cumartesi günü ise Türkiye Yazarlar Birliği’nin olağan genel kurulu vardı. Tam 8 yıldır TYB Konya şubesine kendi çabasıyla bir kimlik kazandırmaya çalışan Ahmet Köseoğlu, işini en iyi şekilde tamamlayıp, görevini yeni başkan Bekir Şahin’e devretti.
Gerçekten de Konya’da kültür sanat programlarını bir yıl önceden planlayıp, yıl boyu Konya’ya bu anlamda bir dinamizm kazandıran, yeni okumalarla, genç yazarların keşfedilmesine sebep olan, kendi odaları dışına çıkmayan akademisyenleri şehrin gerçek sahipleriyle buluşmalarına vesile olan Ahmet Köseoğlu, geride çok hoş bir sada bırakarak Niğde yollarını tutmuş oldu.
TYB Konya Şubesine katkılarından dolayı KOSKİ Genel Müdürü Ahmet Sorgun ve Mehmet Hançerli’ye şükran ödülü verilmesi de dikkatlerden kaçmadı. Konya Gazetecileri’ni unutmayan Köseoğlu katkı sağlayan kurumlara ödüllerini verirken, Konya Gazeteciler Cemiyeti de Ahmet Köseoğlu’nu unutmamıştı.
İşte özetle Konya’da Sivil toplum faaliyetleri böyle. Birde Konyaspor maçını hatırlatmalıyım.
Aslında Konyaspor herkesin ortak buluşma alanı. Ligin ikinci yarısı başladı ve Konyaspor şimdi her zamankinden fazla desteğe ihtiyacı var.
İlk maç olan Gaziantep Belediye maçının kaybedilmesini bir iş kazası olarak kabul edebiliriz belki; ancak Konyaspor’un mücadele gücü, hısı ve kondisyonun çok gerilediğini ve hızla düzeltilmesi zaruretini de mutlaka söylemeliyiz. Sanırım Konya, Konyaspor’a destek olmanın gerekliliğini anladı. Hele futbolda yayıncı kuruluşun ödeyeceği rakam ortadayken, kaçan balık büyük olmasın!!!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.