Lokman Koyuncuoğlu
Lokman Koyuncuoğlu

Seçilmiş şehir yetim kaldı!

    1977 yılının Haziran ayı. Çocukluğumun geçtiği Konya’nın kenar mahallerinde seçim aracının dağıttığı küçük parti afişleri. Kırmızı zemin üzerine bir anahtar resmi. O kağıdı kapmak için diğer çocuklarla verdiğim mücadele.

Geçmişi sorgulayınca 4 yaşımdaki bu olaya kadar inebildim. Necmeddin Erbakan Hoca  ve davasıyla ilk tanışıklığım o küçük kağıttı. Sonrasını bu günlerde çok dinliyorsunuz. Şimdilerde herkes bir boyutunu anlatıyor yazıyor. O kadar çok konu var ki her biri başlı başına bir ömür içerir.

Türkiye’deki İslamcılığı parlamentoya kanalize etmekten, 28 Şubat sürecine, İslam Ülkeleri arasındaki D8 projesinden Milli Sanayi projesine,  emperyalistlere karşı bir duruş geliştirmekten İslam Ortak Pazarına kadar pek çok hayati konu… Evet hepsi Erbakan Hoca’nın ortaya koyduğu, dirayetli bir  duruşla ve hiç başını eğmeden kitlelere aktardığı birer dünya projeleriydi.

Gerçekten her biri için neler neler konuşuldu ve konuşulacak. İşte böyle üretken ve mağlubiyeti kabul etmeyen biriydi Hoca.

Konya açısından ise çok başka bir yeri vardı Erbakan Hoca’nın. 90’lı yıllarda yaptığı Konya mitinglerinde hep hatırlattığı bir cümlesi vardı.  Konya'nın 'beldeyi muhayyere' yani Allah tarafından Hz. Muhammed'e (SAV) Medine ve Şam ile birlikte sunulan üç şehirden birisi olduğu. Erbakan Hoca, "Efendimiz ise, fakirleri çok olduğu için Medine'yi seçti. Ama 'sana şehir olarak hangisini istersin' sualinin içinde Konya'nın sayılmış olması, hepimiz için en büyük şereftir" derdi.

Mutlu olurdu Konyalılar bu sözü duydukça.

Konya O’nu Başbakan yaptı ancak Başbakanlığın tadının yaşatmadılar Hoca’ya. Çok gördüler yapacağı işleri başaracağı hizmetleri.

Erbakan Hoca için hiç unutulmayacak konu ise Türkiye’nin bugünkü kazanımlarıdır.

1989 yılında Halil Ürün’ün Konya Belediye Başkanı olması ile başlayan Anadolu insanının devlette temsil ve halkın adil haklara sahip olma süreci kar topu gibi büyüyerek bugünlere gelindi. Evet Türkiye’nin normalleşme sürecinin önemli aktörlerinden biridir Erbakan Hoca. Kendisinden Allah razı olsun, Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.

 

 

        BU İŞTE BİR SAKATLIK!  VAR

    Uzun süredir öğretmen arkadaşlarla halı sahada top oynuyorduk. Ta ki geçen perşembeye kadar. Maçın ortasında ayak tabanımın koptuğunu hissettim. Ertesi sabah soluğu Büyükşehir Hastanesinde aldım.
    Hastanenin ortopedi uzmanı doktor Nureddin Demirel durumuma baktı, üç dört soru sordu ve hemen teşhisi koydu. “Senin aşil tendonun kopmuş. Ancak emin olmak istersen ultrason, MR çektir,cerrahi müdahale yapacağız” dedi.

Yapacak çok fazla bir şey yoktu aslında. Kötü bir şey olduğu ilk andan itibaren belliydi. Fazla beklemekte anlamsızdı. Doktor Nureddin Demirel’in teşhisi, radyolog doktor Ayşe Ayyıldızın tesbiti ve Genel Müdür Cem Ali Aksoy’un teşviki ile 3-4 saat içinde ameliyat masasına yattık.

Doktor Ahmet Solak ve ekibinin başarılı lokal anestezi uygulaması ile belden aşağısı uyuşturuldu. Nureddin Hoca ve ekibinin de becerikli ellerinde bizim kopan tendon dikildi ve bacak alçıya alındı.

Büyükşehir Hastanesinde yüksek moral desteği ile bu ameliyatı gerçekleştiren tüm ekibe teşekkür ediyorum. Benim için en ufak bir rahatsızlık yaşanmadan gerçekleşen bir operasyon oldu.

Bugünlerde alçıda geçen ikinci hafta. Sanırım en az bir bu kadar daha sahalardan! uzak kalacağım.

Bu sürede Hastanede odamda geçmiş olsun ziyaretinde bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile evime ziyarete gelen Konya Milletvekilleri Sami Güçlü ve Hasan Angı başta olmak üzere, bu acı gibi görünen günleri ziyaret ve telefonları ile mutluluğa dönüştüren herkese şükranlarımı sunarım. Allah bu tür acıları hiç kimseye yaşatmasın, Allah daha büyüklerinden esirgesin.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lokman Koyuncuoğlu Arşivi