Seçim sonrası Başbakan Erdoğan’ın yaptığı Balkon konuşmasında öne çıkan ve Türkiye’nin yeni dönemiyle ilgili en içten söylemiydi; “Bugün hesaplaşma değil helalleşme günüdür” sözü. Devamında herkese hakkını helal ettiği cümlesiyle, meydanda olanın meydanda kalacağına işaret etti. Bir büyük lidere yakışanı yaptı bu konuşmalarıyla Başbakan Erdoğan.
Türkiye’nin 4-5 aydır odaklandığı, dünyanın sonucu çokça merak ettiği, bölgedeki komşu halkların ise AK Parti iktidarının devam etmesi için dua ettikleri seçim sonuçlandı. 12 Haziran sonuçlarından Türkiye iç siyaseti ve dünya için çok fazla çıkarılacak ders var.
İlk olarak Türkiye hiç olmadığı kadar normalleşme süreci yaşıyor. Bunun adına demokrasi de diyebilirsiniz özgürlüklere saygı da. Medya manipülasyonu dönemi bitmişti, bu seçimde bir kez daha netleşti. Millet kendisine dayatılana değil, saygı gördüğü, güven duyduğu, muhatap alındığı partileri tercih ediyor.
Cumhuriyet tarihinin en yoğun katılımlı seçimi, bu seçimdi. Millet kendi değerini çok iyi biliyor, bir oyun ne ifade ettiğini, boşa gidecek bir oyun vicdani rahatsızlığını taşıyacağını bu seçimde çok net gösterdi. Özellikle kendilerinden daha büyük oy oranı beklenen, SP, HAS ve BBP’nin bu seçimde varlık gösterememelerinin açıklaması aslında bu; Herkes oyunun değerini iyi biliyor, her ne şekilde olursa tek bir oy bile olsun etkisiz kalmasını istemiyor.
Tabi işin başında Başbakan Erdoğan’ın müthiş kişisel çabası ve yoğun tempolu çalışması başarının temeli. Cumhuriyet tarihinde 3 kez üst üste oyunu artırarak iktidar olmakta ancak usta birinin zaferi olabilirdi öylede oldu bu sonuç “Usta’nın Zaferi” oldu.
Başbakan Erdoğan’ın Balkon konuşmasında üzerinde durduğu önemli bir konuda “Bu seçimle İstanbul kadar, Kudüs, Gazze, Şam da kazandı” cümlesiydi. Türkiye’nin bu çok önemli dönemde bölgesel olarak fonksiyonu zaten yüksekti, şimdi başta Suriye olmak üzere tüm bölge haklılarının gözünün içine baktığı, sıkıntılarında yanlarında olacağını bildikleri bir pozisyonda olacak Başbakan Erdoğan.
Bölgesel gelişmelerin takibi ve çözümünde bu dönemde de en etkin isim tabiki Ahmet Davutoğlu olacak. Henüz açıklanmasa da kabinede yer alacak isimlerin gözü kapalı başında Dışişleri Bakanı olarak Ahmet Davutoğlu geliyor.
Davutoğlu’nun seçim döneminde yaptığı çalışmalar artık dünya gündeminde. 40 günde Hollanda ölçeğinde bir bölgeyi tarayan Konya sınırları içinde 10 bin km.den fazla yol yapan Bakan Davutoğlu Konya’da seçim rekoru kırılmasında büyük emek sarf etti.
Ahmet Davutoğlu konuşmalarında “Eğer bir işten ben sorumlu değilsem müdahil olmam, ancak bir iş bana verilmişse de bunun en iyisini yaparım” ifadelerini haklı çıkardı. Konya’da müthiş tempolu çalışmasının sonucunda %70 gibi bir büyükşehirde alınması mümkün olamayacak bir oy oranına ulaştırdı Konya’yı.
Bundan sonra bakanlığının ilgi alanlarında yapacağı çalışmalarla adaletin ne olduğunu tüm dünyaya tekrar gösterecektir. Siyasi olarak ise Konya’dan milletvekili seçilmesinin karşılığını Konya mutlaka görecektir, diğer vekillerin ve Konya siyasetinin lideri de artık Bakan Davutoğlu’dur.
Başbakan Erdoğan, hesaplaşma günü değil helalleşme günü derken Türkiye için umut dolu yeni bir dönemin işaretlerini de verdi. Çünkü yeni anayasayı yapacak bu meclisin işi oldukça çok.
Ayrıca Türkiye’de yeni anayasa yapıldıktan sonra sıra bölgedeki düzensizliğe gelecek. Ancak orada helalleşme çok kolay olmayacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.