Lokman Koyuncuoğlu
Lokman Koyuncuoğlu

CHP'de ne olur ve Anadolu'da Yeşil-Beyaz harekatı!

Fırtına öncesi sessizliği vardı ülkede. Bir fırtına bekleniyordu ama bu kadar şiddetli ve üst üste olmasını herhalde kimse beklemiyordu. Geçen haftaki şok kaset (ortada bir kaset yok aslında, alışkanlık işte.) şok görüntüler ve sonrasında CHP liderinin istifası. Devamında, dün partinin yeni lider adayı, milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin başına aday olduğunu açıklaması.

Aslında bu hafta Türkiye’de devrim yaparak şampiyon olan Bursaspor’un başarısı, dolayısıyla Anadolu harekâtı olarak çok konuşulacaktı. Şimdi daha az konuşulacak anlamında söylüyorum. Veya devasa bütçelerle hiçbir maddi ve taraftar problemi olamayan üç büyük İstanbul takımının hazin öyküsü konuşulmalı. Özelde de, neredeye 24 saat kimsenin yüzüne bakamayacak üzüntü yaşayan taraftarlarıyla Fenerbahçe’nin.

İki olayında Türkiye açısından önemli bir değişim olabileceği düşünülebilir. Önce CHP’den başlayalım. Aslında Kılıçdaroğlu’nun İstanbul Belediye Başkanlığı sürecinde verdiği mesajlar ve genel siyasi yapısına bakıldığında Türkiye’nin normalleşmesine katkı sağlaması beklenilirdi. Eğer bu kararları “tek başına” verecek bir yapı sergileyebilse, bunu çok daha rahat söyleyebiliriz. Hem başörtü konusu hem de toplumun temel inanç yargılarına olumlu bir tavır çizdiği mesajlarında vardı. Bunları samimi olarak söylediğine inanmak istiyorum.
Bu kaygımı şunun için söylemek zorundayım. Malum Onur Öymen’in Dersim katliamı ile yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu önce bu açıklamaya sert tepki göstermiş sonrasında gelen tepkilerle Onur Öymen’le paralel bir duruş sergilemiş söylediklerini yutmuştu adeta.

İkinci ve belki daha önemli bir mesele dünkü Önder Sav’ın her şekilde Kılıçdaroğlu’nun yanında yer aldığını açıklaması. CHP Genel Sekreteri Önder Sav’ın Hacca gidecek bir partilisine “Paranı Araplara kaptırma” sözü akla gelince,  CHP’de halka genel bakış belki de çok değişmeyecek düşüncesi hemen akla geliveriyor. Kılıçdaroğlu’nun en büyük destekçisi Sav olunca bunu hatırlatmalıyız.

Öğleden sonra ise CHP’li Mustafa Özyürek’in Önder Sav’ı istifaya çağırması gerçeği var. Burada CHP’nin içerden bir kaynama gösterdiği ve Kılıçdaroğlu’nun adaylığını destekleyenlerle Baykal’ı destekleyenlerin bundan sonraki sürecinin merakla beklenmesi demek.

CHP şimdi öyle bir hale geldi ki, statüko, politbüro ve halk arasında gerçek bir seçim yapacak. Ancak şuanda ki tercih ne olursa olsun, partilerini şuandakinden daha ileri götürecek bir hava görmüyorum.

Kılıçdaroğlu çıkışı her ne kadar Bursaspor gündemini biraz geriye itse de bu konuyu futbol dışında da çok ciddi tartışmak gerekir.

Öncelikle bu başarı; inancın- sınırsız ekonomik güce, gerçek sevginin-popülariteye, azmin-keyfiyete, yerlinin-yabancıya üstün gelmesidir.
Tüm gerçek ve işin özeti de işte budur. Bu bağlamda Anadolu insanının neler yapabileceğinin tek başına bir spor gösterisi de değildir bu.
Türkiye’deki her alanda lime lime dokunan Anadolu harekatının en hoş, en anlamlı, en prestijli, en başı dik yansımasıdır Bursaspor şampiyonluğu. Şehrin şampiyonluğa top yekun inanması ve tek yürek olmalarını gıpta ile izledik. Belki de bir gün dedik içimizden…

Bunların içini sayfalar dolusu yazılarla doldurabiliriz. Ancak, Ertuğrul Sağlam’ın Düzce’de ki Baba Ocağında, annesinin telefonda Ertuğrul Sağlam’a  “ Oğlum yatsı namazından sonra senin başarın için Rabbime çok dua ettim” sözü yeterli sanırım.

Konya içinde Yeşil-Beyaz bir takımın şampiyon olması ayrı bir anlam kazandı. Bakarsınız Yeşil-Beyaz şampiyonluğu alışkanlık yapar, Konyaspor  kurtlar sofrasından çıkar. Sahi Konyaspor’un tekrar süper lige çıkması için, Başkan Bahattin Karapınar’ın Hoca babası dua ediyor mudur?

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lokman Koyuncuoğlu Arşivi