Lokman Koyuncuoğlu
Lokman Koyuncuoğlu

Bedelli askerlik nasıl olmalı?

 

        Her Türk gencinin rüyasında yatar, bedelli askerlik yapmak. Cümleye böyle girdim ama maksadım ne etnik bir tartışma başlatmak ne sınıfsal bir kavga çıkarmak.
        Evet gerçekten askerlik, yapması gereken herkesin özellikle o kişi, üniversite mezunuysa bir şekilde önüne gelir. Bedeli askerliği beklemek ve hayatını ona göre şekillendirmek.

Kamuoyu uzun süredir bunu tartışıyor. Artıları, eksileri durduğunuz yer, baktığınız açıya göre hep değişiyor. Bedelli askerlik konusunda hem içerde hem dışarıda bulunan birisiyim. Kanaatlerimin objektif olduğuna bu anlamda güvenebilirsiniz.

Bedelli askerlikte, konunun içindeyim, çünkü birkaç ay farkla 1999 yılında bu imkandan faydalanamadım.Neredeyse 10 yıl bedelli bekleyip, her türlü yasal yolları öğrenen ve o sırada çekilen her türlü sıkıntıdan haberdar olan birisiyim. Bunları yaşayan bilir…

Çok net kanaatim, imkanlar elveriyorsa, bedelli askerlik herkes için olmalı.

İmkanlar elveriyorsa kritik cümle. Türkiye’nin profesyonel orduya geçiş sürecinde asker ihtiyacının nasıl karşılanacağı gibi sorulara cevap bulmak bunun başında geliyor.

Burada tartışma iki noktada odaklanıyor. Yaş sınırı ne olmalı ile parası olmayanlar ne yapmalı.
Türkiye’de normal şartlarda üniversiteyi bitiren bir gencin tecil hakkıyla birlikte askere zorunlu çağrılma yaşı 25-26’yı buluyor. Hal böyle olunca bugünlerde tartışılan ve karara bağlanacak alt sınırda böylece ortaya çıkmış oluyor. Genel kanaat bedelli için 30 yaş üstü olacağı yönünde. Haklılık gerekçesi; TSK’nın yeni yapılanma sürecine kadar asker ihtiyacı olarak açıklanabilir.

Alınacak bedel konusu ise pek kimsenin itiraz etmeyeceği 10 bin Avro olacak gibi görünüyor. Bu rakamın altında olacağını beklememek lazım, bu rakamın üstünü ise 35 yaş üstünde olanlardan talep edileceği konuşuluyor.

Bence tersi olmalı. Örneğin 25-30 yaş aralığından 15 bin, 30-35 yaş aralığından 10 bin Avro, 35 yaş üstünden ise 7 bin Avro uygulanabilir.
Yaş gruplarına göre başka çözümlerde bulunabilir. Bu konuda yetkili merciler çalışıyor, aslında bu imkandan faydalananlar bir defalık ödeme yerine uzun süreli sosyal ve ekonomik sorumlulukta alabilir.Bu konuda çözüm gerçekten çok…

Burada önemli olan toplumun büyük çoğunluğu tarafından rıza gösterilecek bir düzenleme yapılması. Sanırım bakanlar kuruluda buna odaklandı. Deprem bölgesine yapılacak yardımların yoğun olması, bedelliden gelecek paranın bir kısmının belki buraya yönlendirilmesi, bu işe tepki gösteren kitleleri biraz daha sakinleştirecek gibi görünüyor.

2008 yılında askerlik yapan birisi olarak, askerliğin hayatı tanımada insana önemli tecrübeler kazandırdığını da söylemeliyim.
Hele benim gibi, Ak Parti kapatılma sürecinde, aynı zamanda generallerin ilk kez içeri alındığı dönemde kışlada görevde olduğumu düşündüğünüzde, tecrübeleriniz bir kat daha artıyor! Olup bitenin hesabını vermek size kalabiliyor.

Orada edinilen arkadaşlıkların gerçekten çok değerli. En son bayramda görüştüğüm arkadaşlarımınla.

Vergi Uzmanı olanı, çok önemli bilgiler verdi, Türkiye’deki vergi toplama veya toplayamama konusunun temelinin ne olduğunu anlattı mesela.  Bir cemaatin yurt görevlisi olan ise Kurban toplayamamaktan şikayetçi.Belki bildiğiniz ama direk muhatabınızdan öğreneceğiniz önemli bilgiler. Sağlam dostlarınız bu kişiler…

 Hayatının farklı bir rengidir aslında askerlik. Yaşanması kayıp sayılmaz. Bu cümlelerimi yaşı gereği askerliği bedelli olarak yapamayacaklar bir teselli olarak alabilirler!
Bedelli askerlik konusunda en garip hadise ise Yeni Şafak’ın ilk dönem yazarlarından şimdilerde Antalya’da olan İdris Özyol’un yaşadığıdır.

Sen, bedellinin ilk taksitini tamamla, 28 gün askerliğini yap. Sonra kalan taksiti geciktirince, tekrar askere çağrıl, yaka paça yeniden kışlaya dön.Git bir de 18 ay tekrar askerlik yap. Şimdi bedelli yapacak olanlar, böyle bir hataya düşmezler umarım. Çünkü en acısı bu olur.

Her ne şekilde olursa olsun ülke ekonomisine 2 ila 4 milyar Avroluk bir getirisi olacak bu konuda, esneklik taşımak şart. 10 yıl bekleyip, bedelli yapamayan biri olarak söylüyorum. İmkanı olan fırsatı kaçırmasın, olmayan da zorlasın!

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lokman Koyuncuoğlu Arşivi