Aralık ayının ortası Konyalılar için farklı bir anlam taşır. Şeb-i Arus sadece Türkiye den değil dünyadan pek çok misafirin Konya’da kendine bir yer bulma sebebidir. Davetliler “Testilerine” hoşgörü, sevgi ve güzellik doldururken hoş bir seda olup ayrılırlar Selçuklu Başkenti’nden. İşin bir de medyaya yansıyan siyaset boyutu vardır. Devlet başkanları, başbakanlar, bakanlar, milletvekilleri, büyükelçiler… Önemli simalar için 17 Aralık Konya’yı buluşma noktası yapar. Protokol ve üst düzey güvenlik önlemleri kent hayatını biraz yorsa da misafir ağırlama kültürü gereği hoş görüyle bakılır yaşananlara. Bu yıl da önemli misafirleri vardı Konya’nın. Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı Sayın Haris Silajdžić en önemli misafirlerimizdendi. Konya’yı gezdi. Adına yapılan parkı açtı… Bence ziyaretindeki en önemli başlık Bosna-Hersek Fahri Konsolosluğunu açmasıydı. Evet artık kardeş Boşnakların Konyamızda bir temsilcisi var. Kim mi? Bu sorunun cevabını tahmin etmişsinizdir. Bosna savaşından beri düzenlenen bütün organizasyonlarda hep en önde görmeye alıştığımız Ercan USLU Ağabey. Bu göreve layık görülmesi O’nun sadece Konya açısından değil Boşnak Halkı açısından da ne kadar önemli olduğunu anlamamıza yetiyor. Zira halen ülkemizde İzmir ve Bursa’da fahri konsolosluğu bulunuyor Bosna-Hersek’in. Konsolosluk binası Hacı Veyiszade Camii tarafındaki fuar kapısının hemen doğusunda bulunan Konya Evi. Sayın Cumhurbaşkanı konuşmasında böyle tarihi bir mekanın seçilmesinden de çok memnun olduğunu ifade etti. Zor günler geçiren Boşnak halkı için Konyalı her zaman elinden gelenin en iyisini yapmıştı yine öyle oldu. Ercan Ağabey’in “Barış için daha çok ter dökmeliyiz” sözleri halen Bosna’da yaşanan gerginliklerinde altını çiziyordu. Konya’da Türkiye’de İslam Alemi de Boşnaklar için elini taşın altına koymalı. Özellikle bu dönemlerde ilgisini, desteğini, duasını esirgememeli. Sayın Başbakan’ın yoğun programında Mevlana Kalkınma Ajansı’nın açılışı da vardı. Tayyip Beyi takip etmenin zorluğuna programın yoğunluğu da eklenince basın mensupları engelli yarış misali çalışmak zorunda kalmıştı. Ahmet AKMAN Ağabeyin ev sahipliğinde gerçekleşen tören oldukça hoş ve anlamlıydı. Konya için ben de varım diyenlere destek verecek olan Kalkınma Ajansı’nın halkımızın geleceğine yönelik büyük projelere imza atmasını bekliyoruz. Konya programı bir gerçeğin anlaşılması açısından da önemliydi. Sayın Başbakan’ın iyi bir internet kullanıcısı olduğunu duyardık da en çok ziyaret ettiği sitelerin arasında www.chp.org.tr nin bulunduğunu bilmezdik. Türk medyası açısından da önemli bir not oldu bu “Açılım.” Umulur ki Bay Baykal’da partisinin sitesini Tayyip Bey kadar sık ziyaret etsin. Hazır siyasetten bahsetmişken Şeb-i Arus töreni öncesi yapılan konuşmalara da değinmek lazım. Deniz Baykal futboldaki “Mesafe gözetmeksizin uzaktan şut çekebilen” topçu misali bizce sert sayılabilecek bir konuşma yaptı. Hz Mevlana’nın huzurunda böylesi bir hitabı yadırgadım. Salonda bir miktar “Gaza getiriciler” olunca kardeşlik mesajı şovenist söyleme dönüştü. Umulur ki Ayin-i Şerif-i izledikten sonra yüreği yumuşamış olsun. (Bay Baykal’a yönelik hitaplarımızda umulur ki demenin önüne geçemedik lakin umduklarımıza da nail olamadık.) 17 Aralık notları böyleydi. Bir de 18 Aralık var. Sema izleyenlerin kalabalığı Filistin yolculuğunda Konya’ya da konaklayan İHH konvoyunu unutturdu. 18 Aralık sabahı Filistine yola çıkacak konvoyu ziyaret etmek üzere hareket ettim. Mehterin sesini kilometrelerce öteden duymaya başlamıştım. “Hınca hınç kalabalıktır şimdi alan, arabayı nereye parkedeyim” diye düşünürken tam tersiyle karşılaştım. İngiltere’den araçlarıyla yola çıkan İHH gönüllülerini milyonluk Konya da 200 kişi ancak uğurlayacaktı. Bilmeyenler için faaliyet detaylarını da aktarayım. İngiltere’den yola çıkan konvoy çeşitli ülkelerden katılımcılarla birlikte Filistin’e gidiyor. Hepsi Müslüman değil Hristiyan ve Yahudi katılımcılar da var. İnşa Allah Filistin’e ulaştıklarında götürdükleri bütün araçları kardeşlerimize teslim edip otobüslerle geri dönecekler. Ambulans, minibüs, arazi aracı, kamyon vs 160 civarında araçla gidiyorlar, buna “Küresel intifada” da deniyor. Konya’nın çeşitli sivil toplum örgütleri katılmış programa. Saadet Partisi bir otobüs tahsis etmiş. İl Başkanı Sayın Veli Tolu’da orada. Mikrofona çıkan İHH Genel Başkanı Sayın Bülent Yıldırım güzel bir konuşma yapıyor. Bu yürüyüşle yetinmeyeceklerini söylüyor, ikincisi gemilerle İnşa Allah… “Eğer bizi Filistin’e sokmazlar ve siz de evlerinizden kalkıp meydanları doldurup protesto etmez, bize yapılan muameleye ses çıkarmazsanız ahrette ellerim yakanızdadır” diyor. Etrafıma bakıyorum kimler var tanıdık diye? Ne Tahir Akyürek’i, ne Mustafa Çevik’i ne de milletvekillerini görüyorum... Konya’nın duyarlı insanları soğuğa aldırmamış kardeşlerine sahip çıkmaya gelmişler ama olması gerekenler yok… Buradan hatırlatayım dedim göremediklerime, ahrette Bülent Yıldırım’ı yakanıza yapışmış bulursanız sebebi ne diye düşünmeyin; siyaset mutlaka yapılır, belediyeler yönetilir, meclislerde boy gösterilir, parti teşkilatlarına patron olunur... Hiçbirisi ümmete hizmet yolunda sizleri alıkoymasın, nasıl yapalım bizim siyasi görevlerimiz var diyorsanız “One Minute” Başbakanınıza bakın lütfen…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.