SN. BAŞBAKANA TEM'DE HAYATÎ BİR ÖNERİ!

 

Terör sorununun çözümü konusunda her kafadan bir ses çıkıyor. Bu normal ve anlaşılabilir bir durum elbette. Burada devletin dikkate alması gerekenleri seçmesi kolay olmasa da, dikkate almaması gerekenleri görmesi pek zor değildir. Zerre kadar dikkate alınmaması gerekenler, geleneksel sol kesimdeki gazeteci ve yazarların yazdıklarıdır. Çünkü onların terörün sonlandırılması ile ilgili herhangi bir kaygı ve dertleri olmadığı gibi, konuya ilişkin söyledikleri de üfürükten teyyareden türkülerden öte anlamlar içermiyor.

 

Bir şeye kafa yormak için, onu dert etmek gerekir. Onların böyle bir derdi yok. Dahası, terörün devam etmesiyle hükümetin köşeye sıkışması arasındaki paralelliğin sürmesi hükümetten kurtulmak için oldukça işe yarar bir kaos anlamına geliyor. Bu yüzden, aralarından birilerinin terör örgütü ile duygusal ve eylemsel bir yakınlaşmaya doğru kaydığını çıplak gözle görmesek de, aptal olmadığımız için en azından tahmin edebiliriz.

 

Daha önceki pek çok yazımda terörle mücadele konusundaki görüş ve önerilerimi paylaştım. Hükümetin son yıllarda daha önce hiç olmadığı kadar ciddî, kapsamlı ve etkin bir mücadele yürüttüğünü biliyoruz; fakat şimdi tam da zamanı olduğunu düşündüğüm başka bir öneride bulunmak istiyorum. Umarım ki, bir yerde, bir şekilde hedefini bulur da gereği yapılır.

 

Şöyle: Artık terör örgütünün halk desteğinin kesilmesi ve çocukları kaçırmasının önüne yüksek bir toplumsal muhalefet barikatının çekilmesi için kitle iletişim araçlarından biraz daha farklı bir biçimde yararlanma bağlamında, üzerinde çok fazla düşünülmüş, çok iyi tasarlanmış, anne babaların bilinçaltına derin bir darbe indirecek türden vurucu “kamu spotları” hazırlanmalı ve hem yazılı hem görsel medyada sık sık yayınlanmalıdır. Ana tema, anne babaların çocuklarını terör örgütünden korumak için daha bilinçli, duyarlı ve cesur olmaya, onlara her zamankinden daha sıkı sarılmaya teşvik edilip yönlendirilmesi, böylelikle zaman içinde terör örgütünün yaşamak için kullandığı en önemli besin kaynağı olan “insan kaçakçılığı” politikasının önüne toplumsal bir bariyer çekmektir. Bu suretle, terörün arkasındaki halk desteğinin kesilmesi konusunda daha hızlı mesafe alınacağı kesindir.

İlgili kamu spotlarının içeriği ne ya da nasıl olabilir? Kuşkusuz, işin bu boyutu uzman bir ekibin işi olacaktır. Konuyla ilgili olarak katkı sunabilecek akademik alanlardan ya da meslek gruplarından, örneğin siyasetçi, psikolog, sosyolog ve reklamcılardan teşkil edilecek yetkili bir kurul, biraz beyin fırtınası yaparak çok etkileyici spotlar hazırlayabilir.

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mert Aslan Arşivi