
Mustafa Çevik'in rövanş atağı
Ak Parti İl başkanlığı seçim süreci her geçen gün daha ilginç bir hal alıyor.
Mevcut yönetim tahmin dahilinde olan ikinci ismi aday gösterdi.
Sayın Dügen'in adaylığı tartışılırken Faruk Ağabey aday değilim dedi ve ekledi;
bir şartım var Mustafa Çevik'i destekliyerek çekiliyorum.
Mustafa Çevik tanıdık bir sima. Daha önce İl Başkanlığı görevini yürütmüştü.
Neden hala aynı görevde değil? Unutanlar için hatırlatalım: Sayın Çevik İl Başkanlığına devam ederken milletvekili olmak için genel merkezi hiç’e sayarak görevinden istifa etmiş ve aday adayı olmuştu. Sıralama malum; Sayın Çevik 14.sıradan
seçilemedi. O zamanda söylemiştik şimdi de tekrarlıyoruz İl Başkanı nasıl olur da sıralamanın
en sonlarında yer alır? Genel Merkez böyle takdir etmişti. Tabi bundan Sayın Çevik'in çıkarması gereken dersler de vardı. Şimdilerde çok duyulan ise; "Sayın Çevik sıralamadaki genel merkez tavrının rovanşını yani intikamını Konya İl Başkanı olarak almaya çalışacak..." demek ders çıkarmamış, Ne diyelim; hayırlısı olsun.
Siyaset herkesin konuştuğu ama sınırlı sayıda insanın bildiği bir sanattır. Kahvedeki lakırtılar
çok tatlıdır da iş icraata geldi mi "Lafla peynir gemisi yürümez!" İdeallerin, hedeflerin hayata geçirilmesi işidir politika’da Kişisel hedefler işin içine girdimi siyasetin kalitesi düşer, toplum tarafından verilen değeri yerle bir olur. Kimin işidir siyaset? Elbette birikimi olanların. Günümüz Türkiyesinde birikim "Nakit para" olarak algılanıyor, ben onu kastetmiyorum. Duruşu, mücadelesi, tavrı olan insanları kastediyorum.
Faruk Dügen Ağabeyin birikimli bir İl Başkanı olduğunu düşünenlerdenim. Her ne kadar
aday olmasını istemesem de. Sayın Dügen bilinen tabiriyle çaplı bir politikacıdır. Unutmadan ekibindeki bazı isimler için aynı ifadeyi kullanamayacağım.
Mustafa Çevik için görüşümüz merak ediliyor olabilir. Sayın Çevik'in politik duruşu ve siyasi
tavrı hakkında şahsen net bilgi sahibi değilim. Biliyorsunuz milletvekili seçimlerinden başarısızlıkla ayrılınca fazla sesi soluğu da çıkmadı. Ak Partiden ayrıldı diyenler oldu, "Milletvekili olmak için İl Başkanı oldu, seçilemeyince partiyi bıraktı" lakırtıları uzun süre dilden dile dolaştı.
Ben bunları hiç bir zaman dillendirmedim köşemde de yazmadım ancak ihtimal dışı kanaatler olduğunu da sanmıyorum. Bu yüzden Sayın Çevik ile ilgili bir kanaat belirtemeyeceğim.
Delegenin işi de zor görünüyor; Sayın Çevik geçen seferki gibi yapıp il başkanlığını milletvekilliğine sıçrama taşı olarak değerlendirir mi? Diye düşünüyor. Her ne kadar aksini söyleyese de
Geçen dönemki uygulaması hafızamızdan silinmiyor.
Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan Konya için
Sayın Selçuk Öztürk'ü aday göstermişti. Ak Parti'yi diğer siyasi partilerle karıştırmayın; Genel Başkan aynı zamanda partinin en ön cephedeki neferi, stratejik kararlardaki beyni, duruşuyla Ak Parti'ye yöneltilen her türlü saldırın müdafii durumundadır. Seçim meydanlarının en kıymetli hatibi gariban sofralarının edepli misafiridir. Genel Başkan'ın kararları ve işaret ettikleri
fotografın tamamını gören birinin görüşleri olarak değerlendirilmelidir. Konya ölçeğinde sığ
siyasi kavga ve hesaplaşmaların ötesinde bir bakış açısıdır Tayyip Bey'in durduğu nokta.
Sayın Çevik'i bilemem; ama Selçuk Öztürk'ün partiye heyecan getireceği açıktır.
Gerek ekonomi gerekse sanayi bilgisi, iletişim kabiliyeti, dinamik tavrı ile Sayın Başbakan'ın
Konya hedeflerine ulaşmada en büyük yardımcısı olacaktır. Belki de her türlü çaba ve çalışmaya rağmen.Tayyip Bey'in ısrarla Selçuk Beyin ismi ürezinde durmasının altında bu gerçek yatmaktadır.
Siyaset, demokrasi seçim işidir. Mustafa Çevik veya Selçuk Öztürk; ikisinden biri
bayrağı devralacak yoluna devam edecektir. Önemli olan bayrağı kimin devraldığı değil
dikeceği yeni burçların yüksekliğidir. Biliyorum herkes benim kadar düşüncesini net olarak ifade etmiyor ancak ben ikinci kez Mustafa Çevik'e delege tarafından teveccüh gösterileceğine inanmıyorum.
Siyaset ben işi değil takım oyunudur. İl başkanlığı görevini milletvekili olabilmek için tercih ettiği düşünülen Sayın Çevik'in delegenin tercihine mazhar olamayacağını düşünüyorum.
Elbette bunlar şahsi mülahazalarımdır, takdir delegelerin kanaatleriyle şekillenecek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.