Nice insanlar vardır,doğar yaşar ve ölürler..Bazılarıda vardırki;doğar yaşar ama ölmezler..Eserleriyle,değerleriyle,şahsiyetleriyle gönlümüzde ilelebet yaşarlar...Milli Şairimiz M.AErsoy'un aramızdan ayrılışının 75. yılındayız... Bu Yıl'ın M.A.Ersoy yılı ilan edilmesi,bizlerede iki satır karalamayı farz kıldı...
Birçoğumuza O'nu ne görmek nede duymak nasip olmadığı halde,O'na bütün ruhumuzla sahip çıkmak....O'nu kendimizden biriymiş gibi görmek.. Merhum Mehmet Akif'in ne denli doğru bir hayat yaşadığının göstergesidir...Birçok medeniyetlere ev sahipliği yapmış ülkemizin,yakın ve uzak tarihi gönüllerimizde yaşattığımız nadide şahsiyetlerle doludur..
Hayatı,fikirleri,eserleri ve örnek alınacak şahsiyeti birkaç satırla sınırlamak elbette mümkün değil,lakin dilimizin döndüğü aklımızın erdiğince Mehmet Akif'i anlıyarak tanımlamaya gayret ediceğim..Mehmet Akif Ersoyu topluma bu kadar mal eden,O'nun toplumla hem hâl olması ve toplumun içerisinden geliyor olması idi, yaşadığı yer, okuduğu çevre,yoksul kimsesiz insanlarla
doluydu..Onların hayatını,yaşadıklarını yoksulluklarını kısa hikayeciklerle defalarca kaleme almıştı.(Hasta-Küfe-Meyhane-Bayram-Hasbihal-Selma-Seyfi Baba. vb)
Her dönemde olduğu gibi M.A.Ersoy'da çok kereler haksızlığa uğrayanlardandı...Bazı mısraları yanlış anlaşılarak medeniyet düşmanı ilân edilmişti..Oysaki O kendine medeniyetsiz diyenlerin hepsinden daha medeni idi..''Doğrudan Kur'an'dan alıp İlhâmı/Asrın idrâkine söyletmeliyiz islâmı.''Diyerek medeniyetin en büyüğünü vurguluyordu..Mehmet Akif toplumcu ve idealist bir insandı..Buyüzdende;tembelliğe,sebatsızlığa,güvensizliğe,batıl inanç ve hurafelere tahammülü yoktu..Zirâ 'O' toplumu bunlardan kurtaracak bir neslin hayalini kurmaktaydı..Bu nesil Asım'ın nesliydi...Bir diğer tahammülsüzlüğü ise..Milli ve manevi değerlerine sırt çevirip; Avrupanın her türlü ahlaksızlığını baş tacı edenlerdi..Bunu mısralarında şöyle dile getiriyordu:
Zulmü alkışlayamam,zalimi asla sevemem..Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem...
Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam.Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Osmanlı'dan gelen böylesine güçlü bir medeniyetin ve İslamiyetin bölük pörçük perişan halleri..Batı karşısında geri kalmışlıkları...Milli şarimizi derinden yaralıyordu, bunun için kurtuluş reçeteleri arıyordu...İslamiyeti ve bu büyük medeniyeti yeniden güçlü bir seda'ya ulaştıracak yollar bulmaya çabalıyordu..Ve milletin birlik ver beraberlikle herşeyin üstesinden gelebileceğine kanaat getirip şöyle sesleniyordu:
Girmedikçe bir millete tefrika,düşman giremez.Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.!
Tefrika(Ayrılık)Müslümanları dünde bugünde perişan eden hastalık.!
Mehmet Akif batıya yapmış olduğu gezilerde...Batı ile doğu arasındaki farkı görünce oldukça üzülmüştür..Herşeyin eğitimden geçtiğini birkez daha vurgulamıştır..Bir Avrupa gezisinden döndüğünde şöyle demişti:'İşleri dinimiz gibi..İşimiz dinleri gibi.Başka söze gerek varmıki..?
O Avrupalı'da gördüğü olumlu davranışları kendi milletinde görememenin hüsranı içindeydi...
Mehmet Akif milletini seven biriydi..Kurtuluş savaşında milli kuvvetlerin yanında
yer almakla kalmamış,konuşma ve vaazlarıyla halkı cephelere koşturmuş,milli mücadelenin görünmez kahramanlarındandı..Ve hayalini kurduğu Asım'ın neslini Çanakkalede kahramanlık destanı yazdıran yiğitlerin ardından dizelere dökmüştü..
Asım'ın nesli diyordum ya! Nesilmiş gerçek..İşte çiğnetmedi namusunu yine çiğnetmeyecek..Şûheda gövdesi bir baksana dağlar taşlar..O rûkû olmasa,dünyada eğilmez başlar...
İşte Asım'ın nesli bir hilâl uğruna ne güneşler batırmıştı..Bu topraklar için yine bu topraklar için şehit düşmüştü..Mehmet Akif'in muştusu gerçek olmuştu..
Mehmet Akif,bütün milli değerlerimiz gibi,hakettiği değeri Maalesef görememiştir..
Şairin ömrünün son on yılının yoksullukla geçtiğini. "Milli Şair'in birçok arkadaşından utana sıkıla borç para istediğini. Hatta Hilvan'dan Kahire'ye gidecek yol parasını bile bulamadığını.. Oğullarının ekonomik yetersizlik yüzünden okuyamadığını ve ömrünü bir kamyon kasasında tamamladığını çoğumuz bilmeyiz...Mehmet Akif'le ilgili arama yaptığınızda...Milli Şair ve Burdur milletvekili olarak kayıtlarda geçer..Bugün emekli milletvekillerinin maaşlarındaki kıyak artışlar..Mehmet Akif Ersoy gibi Allah bu millete birdaha İstiklal marşını yazdırmasın diyen vatanını ve milletini bukadar düşünen,milletinin selametini ve istiklalini ihtiyacı olduğu halde yüklü bir paraya değişmeyen böylesi bir Şahsiyet için ne yazsak az gelir hatırasına...
Her ne kadar “Rahmetle anılmak,ebediyyet budur amma../Sessiz yaşadım..Beni kim nereden bilecek” desede...Biz diyoruzki Ruh'un Şâd olsun...Yattığın yer cennet bahçesi..Ebedi mekanın cennet olsun...!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.