
Lokman Koyuncuoğlu
Konya'ya "Kral" isteriz!
Yayınlanma:
Dün sabah TV’lerde erken saatlerde başlayan, ekonomi değerlendirme programlarından birinde bir yazarının söylediklerini duyunca irkildim. Olay kısaca şu; bugün Türkiye’ye gelecek Hollanda Kraliçesi, Ankara ve İstanbul ziyaretleriyle beraber Kayseri’ye de gidecek.
Benim şaşırdığım konu, Kraliçe Beatrix’in Kayseri’ye gitmesi değil. İlk şaşkınlığım bir Hollanda kraliçesinin ilk kez Türkiye’yi ziyaret etmesi, ikincisi de o ekonomi yazarının söylediğine göre; Kayseri bu ziyarete Hollanda büyükelçiliği tarafından uzun süredir hazırlanıyormuş. Öyle ki o yazar, son birkaç ay içinde iki kez Kayseri’ye gitmiş ve her ikisinde de Hollanda Büyükelçisini orada görmüş.
Hollanda Büyükelçisi Marcel Kurpershoek’in geçen mayıs ayında Konya’yı ziyaret ettiğini de hemen söylemeliyim. Ziyaretin devamı gelmediğine göre Konya’dan çok ümit var olmamışlar anlaşılan. Zira gazetelerdeki haberlere bakacak olursak Kraliçe eli boş gelecek de değilmiş. Ne diyelim “Komşuda pişer bize de düşer”
İşte o haber; “Türk mutfağına hayranlığı ile bilinen Kraliçe Beatrix, Kayseri'ye sadece mantı yemek için gitmeyecek. 4.7 milyar dolar kişisel servetiyle dünyanın en zengin kişileri arasında yer alan Kraliçe Beatrix, Türk ve dünya sanayisinde söz sahibi haline gelen Kayseri'nin iş adamlarıyla da bir araya gelecek. Hollanda Kraliyet Uçağı KBX ile Kayseri'ye inecek olan Kraliçe, Organize Sanayi Bölgesi'nde bir araya geleceği yerel iş adamlarıyla yaklaşık bir saatlik görüşme yapacak. Kraliçe'nin Türkiye'nin Ankara ve İstanbul dışında gelişen yüzünü de görmek istediği belirtiliyor”
Kraliçe’nin Kayseri’ye gitmesi ülkemiz açısından ve bundan sonraki sermaye hareketleri açısından önemli olabilir. Hem bu günlerde fark ettiniz mi bilmiyorum, yükselen bir Kayseri ve Konya trendi var. Özellikle ekonomi ve sporda.
Pazar akşamı spor programlarında ortak kanaat, üç büyüklerin berbat futbolu yanında Konyaspor ve Kayserispor’un “Sağlam” hocalarıyla milyon dolarlık yabancı teknik adamlara çok iyi dersler verdiği yönündeydi. Zaten puan cetvelinde de iki takım 4. ve 5. sıraya yükselmeleriyle bu işin rastlantı olmadığını gösteriyorlar. Geçen yıl Kayserispor Avrupa’ya adım atmıştı, bu yıl sıra da Konyaspor var demek ki.
Anadolu’da pek çok konuda ciddi bir yükseliş var, bu yükselişe de kah Kayseri kah Konya, bazen Gaziantep öncülük yapıyor.
Bu gelişmeler ışığında bir “Anadolu işbirliği” bekleyebiliriz. Konya’nın özellikle Kayseri ile “rakip” değil de iyi bir “refik” ilişkisi içinde olması gerekir. Hoş, bundan sonra siyasete de direk yön verecek bir yapılanmaya doğru giden Kayseri’nin refiki olmak iki tarafından işine gelir.
Medya, makine teknolojisi ve farklı sektörler organizasyonunda Konya, diğer Anadolu kentlerinin önünde. Kayseri ise finans ve finans bulma konusunda oldukça becerikli görünüyor. Hollanda Kraliçesi’nin Kayseri’de 1 Milyar dolarlık iş bağlantısı yapması sürpriz olmaz. İş birliği de tam burada gerekiyor. Doğru kaynakları doğru yatırımlarda kullanmak ve kazancı paylaşmak.
Henüz çok erken olmakla birlikte, Konya; büyük işletmelerinin finans problemini çözme konusunda önemli bir girişim içinde. Belli bir büyüklüğe ulaştıktan sonra finans problemi yaşayan işletmeler için “Yerel Borsa” projesi. Şimdilerde sadece konuşulsa da, yakın bir zamanda daha somut noktalar belirebilir.
Bu işin altyapısı için uzun bir zaman gerekiyor ancak, Anadolu şirketleri dünya ile rekabet etmek için hep “Kraliçe” bekleyecek değiller. Onlar kendi iç dinamikleri ile sahip oldukları değerleri bazen “Sultan” yüreği, bazen “Emir” cesareti bazen de “Padişah” feraseti ile gösterirler. Çoğu zaman Kral’a bile dönüp bakmazlar.
Mevlana Diyor ki:
Terazinin mala tamahı olsaydı, tarttığını nasıl doğru tartardı?
Benim şaşırdığım konu, Kraliçe Beatrix’in Kayseri’ye gitmesi değil. İlk şaşkınlığım bir Hollanda kraliçesinin ilk kez Türkiye’yi ziyaret etmesi, ikincisi de o ekonomi yazarının söylediğine göre; Kayseri bu ziyarete Hollanda büyükelçiliği tarafından uzun süredir hazırlanıyormuş. Öyle ki o yazar, son birkaç ay içinde iki kez Kayseri’ye gitmiş ve her ikisinde de Hollanda Büyükelçisini orada görmüş.
Hollanda Büyükelçisi Marcel Kurpershoek’in geçen mayıs ayında Konya’yı ziyaret ettiğini de hemen söylemeliyim. Ziyaretin devamı gelmediğine göre Konya’dan çok ümit var olmamışlar anlaşılan. Zira gazetelerdeki haberlere bakacak olursak Kraliçe eli boş gelecek de değilmiş. Ne diyelim “Komşuda pişer bize de düşer”
İşte o haber; “Türk mutfağına hayranlığı ile bilinen Kraliçe Beatrix, Kayseri'ye sadece mantı yemek için gitmeyecek. 4.7 milyar dolar kişisel servetiyle dünyanın en zengin kişileri arasında yer alan Kraliçe Beatrix, Türk ve dünya sanayisinde söz sahibi haline gelen Kayseri'nin iş adamlarıyla da bir araya gelecek. Hollanda Kraliyet Uçağı KBX ile Kayseri'ye inecek olan Kraliçe, Organize Sanayi Bölgesi'nde bir araya geleceği yerel iş adamlarıyla yaklaşık bir saatlik görüşme yapacak. Kraliçe'nin Türkiye'nin Ankara ve İstanbul dışında gelişen yüzünü de görmek istediği belirtiliyor”
Kraliçe’nin Kayseri’ye gitmesi ülkemiz açısından ve bundan sonraki sermaye hareketleri açısından önemli olabilir. Hem bu günlerde fark ettiniz mi bilmiyorum, yükselen bir Kayseri ve Konya trendi var. Özellikle ekonomi ve sporda.
Pazar akşamı spor programlarında ortak kanaat, üç büyüklerin berbat futbolu yanında Konyaspor ve Kayserispor’un “Sağlam” hocalarıyla milyon dolarlık yabancı teknik adamlara çok iyi dersler verdiği yönündeydi. Zaten puan cetvelinde de iki takım 4. ve 5. sıraya yükselmeleriyle bu işin rastlantı olmadığını gösteriyorlar. Geçen yıl Kayserispor Avrupa’ya adım atmıştı, bu yıl sıra da Konyaspor var demek ki.
Anadolu’da pek çok konuda ciddi bir yükseliş var, bu yükselişe de kah Kayseri kah Konya, bazen Gaziantep öncülük yapıyor.
Bu gelişmeler ışığında bir “Anadolu işbirliği” bekleyebiliriz. Konya’nın özellikle Kayseri ile “rakip” değil de iyi bir “refik” ilişkisi içinde olması gerekir. Hoş, bundan sonra siyasete de direk yön verecek bir yapılanmaya doğru giden Kayseri’nin refiki olmak iki tarafından işine gelir.
Medya, makine teknolojisi ve farklı sektörler organizasyonunda Konya, diğer Anadolu kentlerinin önünde. Kayseri ise finans ve finans bulma konusunda oldukça becerikli görünüyor. Hollanda Kraliçesi’nin Kayseri’de 1 Milyar dolarlık iş bağlantısı yapması sürpriz olmaz. İş birliği de tam burada gerekiyor. Doğru kaynakları doğru yatırımlarda kullanmak ve kazancı paylaşmak.
Henüz çok erken olmakla birlikte, Konya; büyük işletmelerinin finans problemini çözme konusunda önemli bir girişim içinde. Belli bir büyüklüğe ulaştıktan sonra finans problemi yaşayan işletmeler için “Yerel Borsa” projesi. Şimdilerde sadece konuşulsa da, yakın bir zamanda daha somut noktalar belirebilir.
Bu işin altyapısı için uzun bir zaman gerekiyor ancak, Anadolu şirketleri dünya ile rekabet etmek için hep “Kraliçe” bekleyecek değiller. Onlar kendi iç dinamikleri ile sahip oldukları değerleri bazen “Sultan” yüreği, bazen “Emir” cesareti bazen de “Padişah” feraseti ile gösterirler. Çoğu zaman Kral’a bile dönüp bakmazlar.
Mevlana Diyor ki:
Terazinin mala tamahı olsaydı, tarttığını nasıl doğru tartardı?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.