Lokman Koyuncuoğlu
Lokman Koyuncuoğlu

Konyaspor'un şampiyonluk hikayesi...

Geçen yıldan başlamıştı bu yılın hikayesi, bir soyut komploya kurban edilmişti Konyaspor. Almak isteyenler için her musibette bir ders vardır. Hayra yolup Bank Asya’ya merhaba demişti şehir iç çekerek.
Mücadelenin çok yorucu olacağı belliydi o ligde, belki de onun için Konyaspor’un sene başı dağınıklığında ümit var olanların sayısı çokta değildi.
 
Yıl boyunca çeşitli yol kazalarına rağmen, Konyaspor yükselme grubu maçları oynadı ve kesinlikle bileğinin hakkıyla ve söke söke tekrar süper lige çıkmaya hak kazandı. Açıkçası Türk futbol kamuoyunun ikinci bir İzmir takımını istedikleri açıktı, içimizdeki Altaylılarda cabasıydı. Yine de her şeye rağmen adalet güzel bir duygudur ve mutlaka tecelli eder.

Pazar günü İstanbul’a gidemedik ancak yüreği Konyaspor’la çarpan seçkin bir kitleyle beraber izledik Altay maçını. İlk yarıda ki dağınıklığı görmezseniz süper lig kıvamında bir takımı ve taktik anlamında her şeyi hesaplayan bir Ziya Doğan gerçeğini hemen fark edersiniz.

 
Bu yükselme grubu maçlarında, diğer maçlardan farklı bir Konyaspor varsa, bu kesinlikle Ziya Doğan’ın takıma verdiği mücadele ve taktik ruhudur. Çok başarılı Adanaspor ve Karşıyaka maçlarından sonra,  mağluo başladığı Altay maçında da mücadele ruhu ve ince taktik hesabıyla Ziya Doğan faktörü kesinlikle bu şampiyonluğun önemli mimarisidir.
 
Yoksa, kalecisi sıkıntıya bulaşmış, forveti kaza geçirip felç olmuş, şehrin ve taraftarın inancı yitmiş, moralmen çökmüş bir takımın, hele büyük medyada hiç destekçisi olmayan Konyaspor’un bu başarısı gerçek bir Anadolu harekatıdır. Tıpkı başka bir yeşil-beyaz devrim yapan Bursaspor’un başarısında ki Ertuğrul Sağlam’ın gösterdiği görkemli bir duruş gibidir.
 
Altay karşısında geriye düştüğü maçta, müthiş bir mücadele örneği gösteren futbolcularda çok önemli bir iş becerdiler. Özellikle kaleci Haluk, sorumluluğunu saha içi ve dışında yerine getiren kaptan Ömer, çelik müdafalarıyla Volkan, Görkem, Ufukhan. Orta sahada nefeslerinin sonuna kadar mücadele eden, Zafer Demir, Uğur, Kaue, Abdülvahit, Mehmet Ayaz, Ramazan Kahya, Mehmet Şen. Gol yollarında rakiplerini ürküten, Eser, Erdal ve diğer futbolcular. Gerçekten tebriği ve takdiri sonuna kadar hak ediyorlar. Çünkü O’nlar kötü bir kazaya uğrayan dostları Poljcak için de oynadılar.
 
Sanırım 86. dakikada Altay’ın beraberlik golünden sonraki dakikalar, tüm Konya için azap içinde geçmiştir. Gerçekten de yüreklerin dayanmayacağı anlardı. Bir kaza golünün bedelini hiç kimse düşünmek bile istemez. Herhalde her mutlu işte biraz acı çekmek oluyor. Konyaspor’un bu yıl acısı da, o son 6-7 dakikaydı işte.
 
Maç sonunu TV’lerden izliyoruz. Konya protokolünün hemen hepsi orada. Özellikle Konya Valisi ve B.Şehir Belediye başkanının bir haftadır İstanbul’da takıma verdiği desteği çok önemsemek lazım. Onların takıma inancı, teknik heyet ve futbolcuların inancını güçlendirmiştir.
 
Şampiyonluk kupasını Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu’nun vermesi ise müthiş bir jest. Sempatik yüzüyle Davutoğlu, Konyaspor’a hayırlı olsun derken, Altay’a da gelecek yıl için başarı diliyor şimdiden. Ve Konya’da Zafer Alanı, Kültür Park. Coşku sabaha kadar sürüp gidiyor. Konya’nın böyle bir mutluluğa ne çok ihtiyacı varmış demek ki.
 
Konya potansiyel olarak zaten olması gereken yere tekrar dönmüş oldu. Dün takımın karşılama programı var. Herkes havaalanı ve stada koşuyor, bu mutluluğa ortak olmak için. Kendime ve oğluma yeşil-beyaz forma alayım diyorum, ancak hiçbir yerde yeşil-beyaz forma satan yok.
 
Bu başarılar en çok bir hafta, on gün içinde unutulur, bu süre zarfında ne kadar kitleye ulaşırsanız hem şehrin takımına gönül verenler çoğalır, hem kulüp kasasına ciddi katkı sağlanır. Konyaspor bu ayrıntıyı yine atlamış görünüyor.

Konyaspor Kulüp Başkanı Bahattin Karapınar, Ziya Doğan’ı ikna edip takımın başına getirerek şehre büyük bir mutluluk yaşattı. Bu başarıda takdir edilecek en güzel iş buydu. Şimdi Konya vizyonuna yakışan bir yönetim kurulu ile Süper Ligin tozunu atacak bir takım kurma zamanı. Bahattin Karapınar’dan beklenen şimdi bu. Nitelikli bir yönetim yetenekli bir takım.

 
Nasıl olsa Başkan Karapınar’ın babası Muammer Hoca, Konyaspor zorda kalınca bol bol dua ediyor hatta hatim bile iniyormuş. Başkan Bahattin Karapınar’a da, zaten bundan sonra işin en kolay kısmı kalıyor.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lokman Koyuncuoğlu Arşivi