Katsayının kaldırılmasının verdiği bir coşkuyla bu yazıya başlamış değilim. Ancak katsayı gibi ilkel bir uygulamanın kaldırılması bir yazıya sığacak kadar basit bir değişim değil.
Bir neslin kaybolmasına yol açan bu ilkel uygulama, sadece eğitim alanında değil, sosyal ve ekonomik alanlarda da çok ciddi yıkımlara yol açtı. Şimdilerde Suriye Devlet Başkanı Esed’ın kendi halkını katletmesi gibi, o günlerden sonra binlerce genç de Türkiye’de yaşıyor olsa bile, ruhen yok edildi.
Gerçekten acı bir dönemdi. Kimse, bu kadar net ayrımcılığa tabi tutulmasının karşılığında normal tepki vermezdi. Ancak görüldü ki, bu ilkel yarışa rağmen meslek lisesi mezunları kayda değer başarılar kazanmaya devam ettiler. Açıkçası sınavlarda en iyisini yaptıklarında bile, ilk 5 bin arasına giremediler. Böyle adaletsiz, böyle kasıtlı böyle insan ruhunu derinden yaralayan bir uygulamaydı bu katsayı.
Dünyada bunun bir örneği yoktu üstelik. Elbette bir katsayı uygulaması var, dünyada.Ama Türkiye’dekinin tersi bir uygulama. Meslek liseleri kendi branşlarını seçince artı puan başka bölümlere gidince eşit. Bizde meslek liseleri başka bölümlere giderse eksi puan. Tam bir 1940’lar kafası. Ha o yıllarda Dersim’de insan katletmişsin, ha 28 Şubat’ta öğrencileri. Zihniyet,korkular ve tepkiler hep aynı.
Neyse çok şükür bu uygulama bitti, artık klasik tabirle önümüze bakacağız. Ancak vurgun yemiş, ruhu körelmiş, heyecanı kaçmış, bedenine bitkinlik çökmüş, ideolojisini, duruşunu yitirmiş, iyice tembelleşmiş bir kitle var elimizde. Bunlar için ne yapmamız gerektiğine yeniden bakmamız gerekecek. Umalım ki, çok daha geç kalmış olamayalım.
Gerçekten çok hoş bir okuldur İmam Hatip.
Orada diğer okullarda öğrendikleriniz hepsini öğrenir, ayrıca size temel İslam bilgileri de verilir. Ayrıca sağlam arkadaşlık ilişkileri ile çok dışa dönük, medeni cesareti yüksek bireyler olarak yetişirsiniz.Sosyal yanınız güçlü olduğu kadar, muhakeme gücünüzde yüksek olur.
Burada açıktan İmam Hatip reklamı yapmama gerek yok. Katsayı uygulaması kalktıktan sonra, milli manevi değerlere saygılı, çalışkan, üretken, ana babasına saygı gösteren ve mutlaka başarılı bir evlat görmek isteyenler için nerdeyse tek adres İmam Hatip’tir.
Zaten geçen yıllarda başlayan İmam Hatip Liselerine ilgi bu günlerde zirveye ulaştı. Yeni eğitim yılına Konya’da İmam Hatip Liseleri yetmeyecek. Şimdiden yeni modern ve çağın gerekliliklerine uygun okullar inşa etmeye başlamak lazım.
Türkiye’nin en büyük gücü olan genç nüfusun iletişim araçlarıyla yanlış yollara itildiği bu günlerde, rotayı tekrar düzeltmek için bu günler iyi bir fırsat olabilir.
Bu konuda STK’lara büyük iş düşüyor, tabi bu işin başı olan TİMAV’a da bundan sonra çok daha fazla görev ve sorumluluk düşüyor.
İmam Hatipliler hem kültürel hem bilimsel hem spor alanlarında başarılı öğrenciler yetiştirdiler.
Çok sayıda önemli sporcu İmam Hatip Lisesinde öğrenci iken keşfedilmiştir. Başbakan Erdoğan’da İmam Hatip’te iyi bir futbolcuydu. Bu okullara tek taraflı bakanlara hatırlatmak ve şimdi çocuğunu göndermek isteyenlere bir uyarı olsun.
Konya İmam Hatip Lisesi ise Türkiye’nin en etkin okullarından biridir. Hemen her alanda örnektir Konya İHL. Spordaki başarıları pek konuşulmaz. Konya İHL Türkiye’de Puanlı atletizm yarışlarında 1993’te Türkiye şampiyonu olmuştur. Bunun ne olduğunu algılamanız için söyleyeyim; Konyaspor’un Süper Ligde şampiyon olması gibidir bu. Çok sayıda özel okulun içinde, en iyi100 metrekoşanda, cirit atanda, yüksek atlayanda, engelli koşanda İmam Hatipten çıkmıştı o dönem. İmam Hatip başkadır.
O dönemin sporcuları da olan İmam Hatipli arkadaşlarla düzenli oturmalar yaparız. O zamanda başımızda olan Erdem Şerbetcigil Hoca ve diğer arkadaşlar Osman Bozdemir, Mehmet Erdeğer, Ali Kamber, Ali Topal, Fatih Çetindil, Vedat Kurt, Kemal Küçükköroğlu ile günü, gündemi yorumlarız.
İmam Hatip okumak güzeldir, ancak sonrasındaki hayatta o dönemi anlatmak bam başka güzeldir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.