Amerikalı conilerin öldürülen Taliban teröristlerine (?) nasıl bir muamele yaptığına şahit olduk geçen günlerde. Ekrana gelen görüntüyü ve gazetelerin ana sayfasından verilen fotoğrafları görünce insanlığımdan utandım bile diyemiyorum. Çünkü ülkemiz içinde bu söylemi bana tekrarlatacak o kadar çok isim oldu ki.
Demokrasi rambolarının ölüye dahi gösterdiği tutumu görünce, Afganistan’da hala canlı kalabilenler için üzüldüm. Daha önce de ülkede çekilen, insan avı adı altında benzer bir görüntü izlemiştim. O videoda, kenara çekilip gizlenen askerler, köşeden aracıyla çıkan yada yürüyerek gelen insanları vurmaya çalışıyordu. Ateş edip öldürdükten sonra, farklı bir böğürmeyle sevincini kutlayan askerin yerini arkadaşı alıyordu.
Youtube düşen ve ekranlarda da yayınlanan bu görüntüden sonra, birçok tepki gelmiş, soruşturma lafları havada uçuşmuştu.
Aynı bildik konuşmalar, cesedin üzerine idrarını yapan ve bunları utanmadan çeken askerler içinde söylendi.
Daha birkaç gün önce olan bu hadiseyi, şimdi kaç kişi konuşuyor?. Yakında unutulup gider. Tıpkı geçmiş örneklerinde olduğu gibi…
Bu iğrençlik üzerine, kalkıp A. B. D. Büyükelçiliği önüne çelenk bırakıp, yürüyüşler yapılmasını beklemiyordum ama ne biliyim hani az da olsa sivil toplum kuruluşları açıklama yapar, siyasiler iktidarıyla- muhalefetiyle bir söz söylerdi. Köşe yazarları birkaç kelam ederdi.
Olmadı…
Üzerine işenen üstelik ölmüş olan MÜSLÜMAN birkaç kişi, kimseyi ırgalamadı.
Bu görüntülerin Irak versiyonunu, tecavüzler eşliğinde 11 Eylül sonrası demokrasi dağıtmak için ülkeye gelen, A.B. D.’nin işgalinde görmüştük.
Zulmün her türlüsü üzüntüyle izleniyordu.
Bu hararetli günlerde, gönlüde yüzü gibi temiz ve saf olan bir ablamız vardı. Bir Müslüman’ın canı yansa oturup ağlardı. Hatırlarımda ,hanımların toplandığı sohbetlerde şöyle bir dua ederdi.
“Yarabbi biliyorum günahım çoktur. Bilerek ya da bilmeyerek işlediğim tüm günahlarımdan sana sığınırım. Sen kullarını affedersin. Irak’ta bile bunca zulmü gösteren, Dünya’nın türlü yerlerinde Müslüman kanı döken kullarını dahi, doğru yolu bulduklarında affedecek olansın. Dilerim ki gönlünde azda olsa kullarına karşı vicdan taşıyan günahkâr kullarını da affedersin. Sen bizi vicdanı eksik bırakma”
Allah’ın rahmetine karşılık kullarının bu denli vicdansız oluşuna şaşıran ablamız, böyle bir duayla affedilmeyi umuyordu. Muhakkak ki inanç icabı, Müslümanlarda çok olması gereken vicdan duygusu, insan olan her kulda bir parça olmalıydı.
Ettiği dua kanımca türlü problemlerin ve yaşanan tüm haksızlıkların çözüm anahtarıydı.
Zulmü ve vicdansızlığın bu denli çok yaşandığı yaşlı dünyada, her şeyin çözümü bir parça merhamette gizliydi.
Özünde başkalarına karşı gönlü yumuşak bir insan, vicdan sahibi her kul haksızlığa karşı durabilirdi. Fakat gönlü merhamete, iyiliğe ve üzülme duygularına kapalı bir kişi nerde yaşarsa yaşasın, hangi inanca mensup olursa olsun vicdansızlığı makul görüp, yanlışı destekleyebilirdi.
Dikkat ederseniz, Arap Dünya’sındaki özellikle petrol zengini birçok ülke, Filistin konusunda duyarsızdır.
Hadi diğerleri bir yana, Suudi Arabistan’ın yani peygamber şehrini başkent olan bir ülkenin, yazık ki İsrail zulmü konusundaki tavrı malumunuzdur.
Bu sözde Müslüman insanlara karşı, Filistin halkının dramını dur demek isteyen, ABD'li barış eylemcisi Rachel Corrie, İsrail tankları altında ezilmiştir.
Her gün peygamber kabrine gidip, yalnızca kendi günahları için affedilmeyi isteyene ve yalnızca kendi kurtuluşu için dua eden bencil kullara inat, Rachel Corrie daha yürekli, daha vicdanlı çıkmıştır.
Örnekleri çoğaltmak mümkün.
Görüldüğü üzere vicdan sahibi olmak özünde insanın tabiatında olan bir mizaç.
Tüm bu duyarsızlıklara bakıp ta , insanoğlunun belki en önemli ihtiyaç duyduğu duyguyu , dualarının sonuna ekleyen ablamızın sözlerine amin demek gerekmez mi?.
Umut ederim ki bağışlayan ve esirgeyen adıyla her sözde andığımız yüce yaradan, tüm kullarına bir parça merhamet ve en önemlisi vicdan nasip eder. İyilikte, güzellikte, tam bir teslimiyetle inanmakta, bunun ardından gelecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.