Lokman Koyuncuoğlu
Lokman Koyuncuoğlu

Başkanlar neyi üfleyebilir

Bir şehrin kendine göre problemleri her zaman olabilir ancak, o şehir bir büyük şehirse artık o yerin adının hep sorunluymuş gibi aktarılması çok yakışık almaz.
Buraya nerden mi geldim, hafta sonu Sun TV ‘de gazeteci arkadaşlarla katıldığımız Mevlüt Uluçamlıbel’in sunduğu “Güncel” programından.
Amacımız Konya’da ve Türkiye’de olup biten olayları değerlendirmekti. Ancak birden bire hep sorunlu! bir şehir olan Konya’yı konuşmaya dalıverdik. Nerdeyse yarım saat içinde onlarca kez Konya ve sorun kelimelerini telaffuz edince, tabii bir refleks göstermek zorunda kaldım.
Sadece o program değil, genel hatlarıyla bir sorunlu şehir profili çiziyoruz Konya için, bunu değiştirmeliyiz.
Gerçektende inancım o yöndedir ki, Konya gibi bir büyük şehir tek taraflı bir sorunlar yumağı haline sokulmamalıdır. Konya tarihi boyunca etrafındaki şehirler başta olmak üzere tüm dünyaya ışık olmuş yol göstermiştir. Elbette çözülmesi gereken problemler vardır; bu her zaman olmuş, bundan sonra da olacaktır. Bu kadim şehri hep sorunlu anmak, bir insanı sürekli hasta ya da özürlü göstermek gibi bir şeydir. Özetle Konya sorunları olan bir şehir olabilir ancak “sorunlu” bir şehir değildir.
Tamda bu bağlamda Konya’ya sosyo-ekonomik olarak yakın Antalya’yı örnekleyebiliriz. Bu günlerde Antalya, başlamak üzere olan turizm mevsimine hazırlanıyor. Amaçları bu yıl 7 milyon turiste ulaşmak. Hep birlikte bunun çabası içindeler; Belediyeler, Odalar ve diğer turizm organizatörleri. Cumhuriyet tarihinin rekorunu bu yıl kırabilirler. Başkan Menderes Türel, pazar sabahı Kanal D de “Şeffaf Oda” programındaydı. Ben şimdiye kadar bu kanalda akşamki “Sağır” olan odayı izliyordum.(Uzak geçmiş ve yakın gelecek içeren ilginç senaryosu ile bu dizi, maç tekrarından sıkılanlara tavsiye olunur) Başkan Antalya’nın gülümseyen yüzünü aktarırken, örnekleme ihtiyacı duydum. Demek ki sorunlar var ama hayat sorunlardan ibaret değil. En azından biz bu yıl “güzel görüp, güzel düşünmeliyiz”.
O programda Başkan Türel’in bir de piyano resitali vardı. İlgili olduğum bir müzik aleti değil piyano; ama Konya başkanlardan birinin de bir müzik aleti çalması hoş olmaz mıydı? Menderes Türel’e öykünmem bundan. 2007 Mevlana yılı anısına belediye başkanlarımızdan biri “ney” üflemeyi öğrense diyorum.
Ney üfler mi bilmiyorum ama Selçuklu Belediye Başkanı Adem Esen’i tebrik etmem gerekiyor. Sadece O’nu değil, Selçuklu Kaymakamı Şükrü Görücü’yü de. Dün Selçuklu Belediyesi ve Konya Engelliler Derneği, Engellilere Çorap Atölyesi açtı. Tebrik sebebim bu atölyenin açılışı değil. Selçukluda şimdiye kadar yapılan hemen her programda Başkan Esen ile Kaymakam Görücü’nün hep birlikte bulunuyor olması. Müthiş bir ikili görüntü veriyor Başkan ve Kaymakam. Bu görüntülere alışık olmadığımız için etkilenmiş olabiliriz. Ancak Ramazan ayında Başkan ve Kaymakamın eşleri de birlikte fakir evlere yardım paketleri ulaştırmıştı. Demek ki top yekun bir hareket var Selçuklu’da.
Bunun adına ne dersek diyelim; fakat Başkan Adem Esen’le Kaymakan Şükrü Görücü’nün bu ikili organizasyonu diğer yöneticilere de örnek olmalı.

Mevlana Diyor ki;

Kanaatten kimse ölmemiş, hırsla da hiç kimse padişah olmamıştır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lokman Koyuncuoğlu Arşivi