Lokman Koyuncuoğlu
Lokman Koyuncuoğlu

Para pul işlerinde son durum


Geldi geliyor derken, küresel mali krizle aniden tanışıverdik. Aniden diyorum, aslına bakarsanız uzmanlar bu krizi beklediklerini, hissedilmesinin zamanla olacağını söylüyorlar.

Bu krizin ne olduğuna, Türkiye bu krizin neresinde olduğuna bakmak gerçekçi çözümler için ilk doğru adım gibi görünüyor. O zaman öyle bakalım. Tüm dünyayı etkileyen küresel kriz tabiri elbette doğru. Çünkü kriz de aslında bunun için ortaya çıkıyor. Bu krizin temeli, reel ticaretin reel olmayan ticaret hacmini taşıyamamasından kaynaklandığını biliyoruz. Hal böyle olunca, tüm dünyanın bir birini etkilemesi de kaçınılmaz oluyor.

Son bir aydır şiddeti artarak devam eden bu kriz için Türkiye ne yapmalı? Herkes bu sorunun cevabını arıyor. Bu konuda MÜSİAD Konya şubesi iki haftadır uzman ekonomistlerle bu soruya cevap aradı. Geçen hafta Yaşar Erdinç, bu hafta da bizim İbrahim Kahveci hem sanayiciler hem de küçük tasarruf sahipleri için önemli ipuçları verdiler. Bu konuşmalarda öne çıkan değerlendirmeleri paylaşayım sizinle.

*Bu krizde ABD’nin tüketimi ortalama %15 daralacak. Dünyanın en büyük tüketicisinin az tüketmesi dolaylı olarak diğer ülkeleri de etkileyecek. (Haliyle kasım ayında seçilecek olan başkan ABD’de ekonomiden başını kaldıramayacak)

*Kriz ABD’yi etkileyecek. Tamam. Ancak krizden daha çok etkilenecek olanlar Avrupa ülkeleri ve ABD doları taşıyan ülkeler. Onların krizden etkilenmesi, ABD’den daha büyük olacak. Özellikle bu dönemde Çin’i ciddi bir kaos bekliyor.

* Türkiye’de krizin etkileri gerçekten derin olmayacak. Herkesin tahmin ettiği, artık Türkiye’de bankacılık siteminin oturmuş olması önemli bir etken. Dahası yabancı sermayenin Türkiye’yi terk edip daha güvenli bir liman bulması bu süreçte mümkün görünmüyor.

*Burada merkez bankasının faizleri yüksek tutarak dövizin çok daha yukarda olmasını engellemesi olumlu gibi görünse de, enflasyon hedefi bir süreliğine rafa kaldırılarak faizler mutlaka düşürülmeli. Çünkü Türkiye üretici bir ülke. Merkez bankası sadece enflasyon hedefinden sorumlu olmamalı, aynı zamanda büyümeden de sorumlu olmalı. Zira Türkiye genç nüfusu çok olan bir ülke. Her yıl belli bir büyüme hedefini tutturmak zorundaki işsizlik sosyal patlamalara yol açmasın.

*Tüm krizlerin tek sermayesi; beşeri sermayedir. Yetişmiş insan gücünüz varsa, krizleri nasıl savacağınızı da krizde nasıl büyüyeceğinizi de çok iyi becerirsiniz. Nitelikli işgücünden yoksunsanız zaten hep kriz içindesiniz demektir. Türkiye özellikle 28 Şubat sürecinde meslek liselerini kapatarak, bugün çok büyük çıkış yapacak Türk sanayicisine büyük bir darbe indirmiştir. Kaçan balık ne kadar büyük tasavvur edin.

*Dönem “Alın teri” dönemidir. Paradan para kazanmanın nasıl bir fiyasko olduğu görülmüştür. Tam da inanç olarak üretmenin kutsiyetini bilenlerin dönemi başlayacaktır. Bunu çok iyi değerlendirmek gerekir.

* Türkiye bu krizden, kaliteli üretim yapan işçileri, yeni pazar bulan (özellikle Afrika, orta Asya ve Ortadoğu) girişimcileri ve ürün geliştirecek yeni nesil beyinleriyle çok rahat çıkıp, ekstra bir kazanç elde edebilir, etmelidir.

* Her şeye rağmen, borçluları sık boğaz etmeden, işçi çıkarmadan bu işi aşacağız. Yapılacak bireysel bir hatanın telafisi çok büyük olabilir.
* Her türlü yatırımcı için en ideali sepet yöntemi; %30 döviz, % 20 Altın ve %50 TL’de kalmak gerekir.

* Krizi aşmanın en iyi yollarından biri de güvenilir ortaklıklar. Güçleri birleştirmek bugün değilse ne zaman olacak

Genel hatlarıyla kriz için yapılan önemli tespitler bunlar. Konya için özel kriz değerlendirmesini sektörleri ele alarak gelecek haftalarda yapalım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lokman Koyuncuoğlu Arşivi