Konyaya şok gerek

Geçtiğimiz hafta, içinde bulunduğumuz üç toplantıda gördüm ki Konya artık eski Konya olmayacak, Tıpkı Türkiye’nin eski Türkiye olmayacağı gibi.

Bu toplantılardan ilkinin ev sahibi KTO Karatay Üniversitesi’nin Konya’nın problemlerine hemhal rektörü Mehmet Babaoğlu idi. Çoğunluğu Konya’nın sosyal ve kültürel işlerini sırtlayan 40 kadar Konya sevdalısıyla yapılan istişarede Karatay Üniversitesi’nin Konya’ya katacakları başta olmak üzere Konya’nın sosyal yönüne nasıl katkı yaparız tartışıldı.

Rektör Mehmet Hoca, bu programları şehrin farklı dinamikleriyle de yapmayı düşünüyor. Maksat Konya’nın sosyal hayatına üniversite olarak nasıl katkı sağlayacağını belirlemek. “İstişarede hayat vardır.” Mehmet Hoca, Üniversitesini şehirle paylaşarak zaten önemli bir başlangıca imza attı.Bundan sonrası kolay gelir.

Bu dönem daha paylaşımcı bir Konya’nın işaretleri de bir bir belirmeye başladı. “Konya 2023 için ortak akılda buluşuyor” söylemiyle Konya’nın ekonomik hayatında faaliyet gösteren tüm oda ve STK’ları Konya Sanayi Odasında bir araya geldi.

Durum belli. Bu şehirde , un, yağ ve şeker var ama helva yapmak bir türlü becerilemiyor. Şöyle söyleyelim o zaman, bu şehirde müteşebbis ruhu gelişmiş işadamı, yeteri kadar sermaye ve şehir potansiyeli var ama Konya bir türlü kendinden beklenen çıkışı, patlamayı, hareketi gerçekleştiremiyor.

Aslında biraz sessiz sedasız oldu gibi görünüyor ancak bu birlikte yapılan istişare toplantısı Konya’nın son yıllarda gördüğü en gerçekçi toplantılardan biriydi. Açıkçası herkes eteğindeki taşı döktü. Resmi görüş ile kendi kanaati kimsenin çelişmedi. Tabi bu toplantıya biraz hazırlıksız gelenler vardı, klasik Konya problemlerine boğanlar oldu. Fakat sonuçta herkes şunu düşündü; “Evet ya gerçekleri tüm çıplaklığı ile paylaşmak en doğrusuymuş”

KSO Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil ev sahibi de olduğu için kısa bir değerlendirme ile Konya’nın bu işi becerecek potansiyeline atıf yaptı. KTO Başkanı Selçuk Öztürk öteden beri üzerinde durduğu İstanbul merkezli Türkiye’den Anadolu’da da merkezler olması gerekliliğine bir kez daha dikkat çekti. Üstelik bu gerekçesini Başkan Öztürk sağlam rakamlarla ortaya koydu.

Ticaret Borsası Başkanı Muhammet Kaleli ise her zamanki sempatisiyle başladı konuşmasına sonunda ise “şok” vardı. Bence de Başkan Kaleli’nin şok talebini Konya önemsemeli. Japonya’daki çocukların atom bombası atılan Hiroşima’ya ilk eğitim yıllarında götürülüp, ya çalışacaksın ya da başınıza gelip biri atom bombası atıp tüm sevdiklerinizi yok edecek” söylemiyle Japonya’nın bu günlere geldiği örneklemesi gerçekten güzeldi.

Türkiye için Çanakkale Savaşı güzel bir “şok” operasyonu tabi. Ancak Konya’ya özel nasıl bir “şok” bulacağız da çocuklarımız ya çalışacaklar ya da çalışacaklar. Bu konuda Başkan Kaleli önerilere açık. En basitinden Konya ile aynı yüzölçümüne sahip Hollanda’nın tarımsal üretimi ile Konya’nın üretimi çok iyi çalışılıp, biz neden Hollanda’dan 20 kat gerideyiz” sorusunu şehirde yaşayan herkese sormak gerekebilir.Kısmi bir şok olacağı kesin.

O günün en şok tespitleri ise MÜSİAD Başkanı Aslan Korkmaz’dan geldi. Konya’nın 2023 hedef birlikteliğinin bile olmadığına dikkat çekti Başkan Korkmaz. Mesela MÜSİAD’ın 2023 ihracat hedefi 10 milyar iken KTO’nun 16 milyar dolar. Burada bir ortak hedef belirlemek gerekir tesbiti çok isabetli. Öte taraftan hep konuşan bir şehir olmaktan, iş yapan, konuştuklarını icraata geçiren bir şehir olmaya geçmek gerekir çıkışı da önemliydi.

ANSİFED Başkanı Vedat Yöndem, istişarenin hayat olduğunu söyledi evet istişare de hayat vardı. Konya bunu bir kez daha keşfetti.

Tahir Büyükhelvacıgil o gün bu toplantıya ev sahipliği yaparken bir önceki günde Hayrettin Karaman Hoca’nın Konya ziyaretinde ev sahipliği yaptı. 60-70 kadar kişiyle Hoca’nın yaptığı sohbet öncesi bir konuşma geçti aramızda Hayrettin Hoca’yla.

“Hocam Maşallah Konya sizi ne genç gösteriyor” diye bir latife yaptım. Hoca güzel bir cevap verdi; “Konya mı Hanım mı bizi genç tutuyor bilmem ama yaşlanmaya vakit yok!” Dedi.

Gerçektende bugünlerde değeri çok daha iyi anlaşılan Hayrettin Hocamıza hayırlı bereketli ömürler dileyelim.