
Celalettin Karatay'ın Üniversitesinde okumak
Dönem buhran, iç karışıklık dönemi. Anadolu’da Moğol korkusu hakim. Selçuklu Sultanlarında taht kavgalarının zirveye çıktığı zamanlar. II. Giyaseddin Keyhüsrev öldüğünde geride çocuk yasta üç oğlu kalmıştı. İzzeddin Keykâvus, Rükneddin Kılıç, Alâeddin Keykubad. İşte Keyhüsrev’in üç oğlunun tahta çıkışlarında yaşadıkları süreç, Selçuklu tarihi açısından çok önemli bir döneme işaret eder.
O dönemin en az zararla atlatılmasında önemli bir devlet adamı göze çarpar, Celalattin Karatay.
Celalettin Karatay, Anadolu Selçuklu Şehzadelerinin taht kavgalarına son vererek 1249 - 1254 yılları arasında devleti birlikte yönetmelerini sağlayan büyük bir devlet adamıdır. Celalettin Karatay, 1. İzzettin Keykavus döneminde "Devat Emirligi" (gizli belge yazma ve koruma görevi) ve ordu komutanı olarak görev yaptı. 1. Alaaddin Keykubat döneminde "Tasithane Emiri" (legencibaşı) olarak yaklaşık 18 yıl çalıştı. Celalettin Karatay barışsever bir insandı. Onun döneminde baş gösteren taht kavgaları hep barışçı yollarla sona erdirmiştir. Devlet yönetiminde etkin rol oynayan Celalettin Karatay yönetime sorun çıkaran devlet adamlarıyla sürekli mücadele içinde yasamıştır. Anadolu Selçuklu döneminde Devletin birliğinin bozulmaması için büyük gayret göstermiş bunda da başarılı olmuştur.
Gelelim Celalattin Karatay’ın en önemli eserine, tabiî ki ismi şimdi onunla anılan Karatay Medresesi.
Karatay Medresesi’nin kitabesinde1251 yılında Sultan II. Keykavus IV. Kılıçaslan ve II. Keykubad kardeşler adına vezir Celâleddin Karatay bu medreseyi yaptırmıştır. Celâleddin Karatay medresesini tamamlayınca büyük bir toplantı yapılmasını emretmiş. Mevlana da bazen gelmiş medreseyi teftiş etmiş. Medrese Selçuklular Devrinde hadis ve tefsir ilimleri okutulmak üzere "Kapalı Medrese" tipinde Sille taşından inşa edilmiş.
Selçuklular gerçek bir medeniyet olarak eğitim-öğretime büyük önem verdi. 1251 yılında Celâleddin Karatay adına kurulan Karatay Medresesi kesintisiz 1914’e kadar altı yüz atmış üç (663) sene eğitim ve öğretim faaliyetlerine devam ettirdi.
Osmanlılar döneminde de faaliyetlerine devam eden Medrese, Cumhuriyet döneminde tabiri caizse yayına ara verdi. Eğitim-öğretim o binadan Konya’ya, Konya’dan dünyaya aslında kesintisiz devam etti. Bir sürelik ara kapanıyor, şimdi Karatay Üniversitesi tekrar eğitime başlıyor.
1251’den bu yana devam eden başka bir eğitim kurumu var mıdır dünyada? Benim bildiğim yok. Biz Konya’nın bir merkez şehir, bir medeniyet merkezi, ayrıca cazibe merkezi olduğunu söylerken havadan konuşmuyorduk. İşte size 760 yıllık bir gerçeğin gözlerinizi kamaştıracak hikayesi.
Dünya’ya medeniyetin, adaletin ne olduğunu gösteren Osmanlıyı ortaya çıkaran düşünce ikliminin merkezi olan Konya, bunu Karatay Medresesi başta olmak üzere, sahip olduğu eğitim merkezleriyle gerçekleştirdi.
İnsanlık tarihi açısından hiçte küçümsenmeyecek bir durumdur bu. Sadece biz, bu evrensel gerçeği geç fark ettiğimizi itiraf edebiliriz.
KTO Karatay Üniversitesi mi? Tabi O şimdiki gerçek.
Celalattin Karatay’ın kurduğu, Mevlana’nın ders verip, teftiş ettiği 760 yıllık bir üniversite Konya'ya neler kazandırmaz ki?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.