BU PAKET CHP'YE DE LAZIM OLACAK!

Bugün bir yerde, Sayın Baykal “Ak Parti yapıyor, biz de mahkemeye götürüp iptal ettiriyoruz. Bugüne kadar çıkardıkları kanunların yarısı mahkemelerden geri dönmüştür” anlamında birtakım sözler sarf etti. Sonra da her zamanki gibi yine burnundan soluyarak buyurdu ki: “Bunların derdi üç maddedir. Anayasa mahkemesinin yapısının değiştirilmesi, HSYK’nın yapısının değiştirilmesi ve parti kapatmanın kendi partilerinin üyelerinin de bulunduğu meclisin iznine tabi kılınması…” Çok vahim olmakla birlikte, bürokratik kurumlarda köşe başlarını tutmuş birtakım adamların partisinin doğal birer üyesi gibi davranarak boyuna yetiştirdikleri şikayetleri öncelikle dikkate aldıkları göz önüne getirildiği vakit, Sayın Baykal’ın yerleşik sisteme denize düşen adamın can korkusuyla yılana sarılması gibi yapışıp kaldığı gerçeğini anlamak hiç zor değildir. Şayet anayasa değişiklik paketi mecliste kabul edilir de yasalaşırsa, ertesi sabahın köründe Anayasa Mahkemesi’nin yolunu tutacaklar. Macliste yeterli desteği alamaz da referandumda kabul edilirse, yine aynı şeyi yapacaklar ve olasılıkla yasalar don lastiği gibi oraya buraya çekilerek 367’ye benzer bir katakülle daha icat edilecek. Şimdi pusuda bekliyorlar…

Deniz Baykal’ın kendisi ise, halktan ümidini kesmiş bir adamdır. İktidar olmak için, halktan asla vize alamayacağından emindir. Nitekim kırk yıldır siyaset yaptığı halde, başbakanlık konutuna ancak konuk olarak gidebilmiştir. Geriye, mahkemelere sığınmaktan başka çare kalmamıştır. Dolayısıyla mahkemelerdeki aritmetik değişmediği sürece, ruh hali de değişmeyecektir. Kendisine oy verenler de duruma iyiden iyiye alışmış olmalı ki, kırk senedir girdiği her seçimden en fazla ana muhalefet partisi olarak çıkmasına hiç ses çıkarmıyorlar. Kötü bir alışkanlık; ama sonuçta bir alışkanlık olduğu için, tüm benzerleri gibi değişmesi kolay olmayacaktır.

Türk solunun, “zamanın koşullarına göre renk değiştirmek”ten başka ilkesi yoktur. Bugüne dek hep böyle davranmışlardır. Hiç şüpheniz olmasın ki, örneğin on yıl sonra bu iki kurumda iktidar partisine yakın üyeler çoğunluk haline gelirse, mevcut pakette sözü geçen o üç yasa maddesi bir tek harfi bile değiştirilmeden meclise bizzat Cumhuriyet Halk Partisi tarafından getirilecektir. Hem de ivedilikle… Fotoğrafa, bir de tersinden bakalım: Eğer Ak Parti bu kanun değişikliklerini yapmayı başarırsa, olasılıkla bundan on yıl sonra Deniz Baykal ve ekibi oturup “İyi ki o kanunların çıkmasını engelleyememişiz. O gün bunu başarabilmiş olsaydık, bugün perişan olmuştuk!” diyeceklerdir.

“Mahkeme, kadıya mülk değildir.” derler. Bir gün bu yasa paketi, CHP’ye daha çok lazım olacaktır.