Mustafa Özel MÜSİAD'daydı

MÜSİAD Konya Şubesinin gelenekselleşmiş Cuma akşamı toplantılarında bu hafta İktisatçı, Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Mustafa Özel vardı. Öncelikle MÜSİAD Konya Şubesinin değerli yönetim kurulu üyelerini ve üyelerini bu Cuma Toplantılarını hiç aksatmadan yıllardır sürdürdükleri için kutluyorum. Zira gündemdeki önemli konularla ilgili birçok kafa karışıklığı bu toplantılarla giderilmektedir.

Mustafa Özel Cuma Toplantısındaki konuşmasında liderlik konusunu anlattı. Haberle ilgili detay zaten haberkonya.com’da  (http://www.haberkonya.com/haber/9764/Mustafa_Ozelden_liderlik_sirlari.html) ayrıntılı bir şekilde yer alıyordu, onun için ben ayrıntıya girmeyeceğim sadece gözlemlerimi paylaşmaya çalışacağım.

Öncelikle Sayın Mustafa Özel’in Dış İşleri Bakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu Beyefendi ile ilgili söylediklerini önemsiyorum. Ben daha önce Sayın Davutoğlu’nun eserlerini okumuş ve yakından takip etmiştim. Türkiye için gerçekten bulunmaz bir değerdir, aslında güzel olan devletimizin bu değerler tarafından yönetiliyor olmasıdır.

Sayın Özel’de Ahmet Davutoğlu Beyefendiyi karanlıkta görebilen bir bilge olarak ifade etti. Anlıyoruz ki Sayın Davutoğlu bizlerin kavrayamayacağı kadar büyük düşünüyor ve çevresindeki insanları da doğruya yönlendiriyor, bir nevi yol göstericilik yapıyor. Mustafa Özel Bey İstanbul Şehir Üniversitesinin de Sayın Ahmet Davutoğlu’nun önderliğinde geleceğin liderlerini yetiştirmek üzere kurulduğunu anlattı. Bu sene öğrenci kabul edeceklermiş. Konyalılardan 5 tane öğrenci istiyor ve İstanbul Şehir Üniversitesinde eğitimin öğretimin insan merkezli, insanı yetiştirme merkezli olduğunu, geleceğimizi şekillendirecek büyük düşünen bilge insanların buralarda yetişeceğini anlattı.

Liderliğinin temelde farklı düşünme, hayal etme ve hayal ettiğini uygulayabilme kabiliyeti ile oluştuğunu Mustafa Özel’den dinlemek benim için ufuk açıcı oldu. Sonra Mustafa Özel sonraki aşamaya geçti, oluşturulmuş organizasyonların bu sefer bir kişinin zekâsıyla yürütülemeyecek kadar büyük hale geldiğinde liderin ne yapması gerektiğini ve üçüncü aşamada ise rekabet ettiği aynı türden organizasyonlarla baş edebilme yöntemlerini anlattı. Mustafa Özel’in “sizinle rekabet eden firmaların nasıl bir strateji takip ettiklerinden daha çok sizin için ne düşündüklerini bilmeniz önemlidir” şeklindeki ifadesi aslında büyük olmanın sırrının nerede olduğunu çok güzel anlatır mahiyetteydi.

Türkiye değişiyor, Türkiye gelişiyor, dönüşüyor, tekrar yeşeriyor bu topraklar, fide veriyor fidan oluyor, bu ivmeyi iyi anlamamız ve ona göre pozisyon almamız çok önemli. Dünyadaki ekonomik kiriz ile ilgili toplantı esnasında bir katılımcının sorusuna Sayın Özel krizin devam edeceğini düşündüğünü belirtti. Doğrusu Ben Sayın Mustafa Özel’in bu konuda haklı olduğunu, krizin daha da büyüyerek devam edeceğini düşünüyorum ama bu kriz bizim krizimiz değil bunu çok iyi algılamamız ve reel sektörden taviz vermemiz gerekiyor. Temelde önemli olan üretmek, çok parası olanlar değil, üretenler ve ürettiklerine Pazar bulanlar ayakta kalacak; daha da önemlisi galiba önümüzdeki 50 yılı şekillendirecekler. Üretim, üretim, üretim işte yapmamız gereken bu. Üretemezsek tükeneceğiz ama üretirsek dünyayı şekillendireceğiz.

Sakin, sabırlı ve akıllı olmalıyız, beklemeyi bilmeliyiz, ısrarcı olmalıyız. Zannediyorum dünyada Türkiye bugün olduğundan çok daha büyük görevler üstlenecek, insan gücümüzü yok etmek yerine değerlendirmeyi bilmemiz gerekiyor. Konya’da Türkiye’de önemli görevler üstleniyor, üstlenecek, öyle anlaşılıyor. Dünyadaki etkili havza Türkiye’ye doğru kayarken Türkiye’deki etkili havzada Konya’ya doğru kayacak.

Bugün Konyalılara büyük görevler düşmektedir, sanayicisine, eğitimcisine, akademisyenine büyük görevler düşüyor. Bir kere artık mantığımızı değiştirip büyük bir kent olarak hareket etme vaktimiz geldi, köylülükle bu işleri götüremeyiz, hırslar, az olsun benim olsunlar, şahsi husumetlerle insan harcamalar, insanın kıymetini bilmeyip sıkıntıların yaşanmasına vesile olanlar geleceklerine ihanet etmektedirler, aynı zamanda da atalarına ihanet etmektedirler. Bu fasih döngüyü aşabilirsek bugün aslında hiç farkında olmadan büyük yarınımızı inşa etmiş olacağız. Şimdi Türkiye bir bölgesel güç ama eğer bizler sanayide, ticarette, finansta, sanatta, üniversitede köylülükler kurtulup evrenselleşebilirsek bilesiniz ki Türkiye bir bölgesel güçten öteye geçecek ve süper güç haline dönüşecektir. Ben sıkıntılıda olsa sürecin olumlu işlediğini düşünüyorum.