Kimi yasaklar engellemeye çalıştığı davranışla çelişir. Sigara (içme) yasağı da bunlardan biri olsa gerek. Devlet, sigara içme yasağı sayesinde halkının sağlığını korumayı dolayısı ile sigaradan kaynaklanan sağlık harcamalarını azaltmayı amaçlıyor. Tam bu noktada “o halde neden hala sigara ticareti için ülkemiz en iştah açıcı piyasayı oluşturuyor?” sorusu akla geliyor.
Sitemizde şu günlerde çıkan bir habere göre 2006 yılından beri yani son beş yılda sigaraya harcanan para ile 100.000 (yazı ile yüz bin) civarında okul yaptırmak mümkün olabilecekti. Yine aynı parayla binlerce kilometre uzunluğunda otoyol, onlarca baraj, hastane yapılabilirmiş. Bu konularda istatistik bilgilerinin çarpıcı birer örnek olmaktan öteye gidemediğini düşünmüşümdür hep. Bir an durup bakmak gerekmez mi? Sigaraya harcadığınız parayı okul yapımında kullanmış olsaydık ve aynı okullarda sigaranın bunca kötülüğü ve zararları anlatıldığı halde yine de bu illetten tamamıyla kurtulabilecek miydik?
Devlet, sigaranın zararlı olduğunu ispat etmek konusunda hatırı sayılır bütçeler harcıyor. Afişler, reklam filmleri, broşürler, seminerler, konferanslar vs. yine de istenen sonuca ulaşılamıyor. Kapalı alanlarda sigara içme yasağı geldikten sonra yüzde on beş civarında bir bırakma olduğu söyleniyor. Yeter mi acaba?
Sigaradan kaynaklanan sağlık sorunları ile ilgili yapılan harcamalar ise başlı başına bir bütçe anlamına geliyor. Zaten devlet, sigarayı yasaklamakla bu sağlık harcamalarını azaltmak amacında değil mi?
Garip ve kendi içinde sarmal bir tuhaflık taşıyor konu. Sigara üretimine “dur” diyemiyorsunuz, hatta satışı en cafcaflı vitrinlerde yapılıyor. Son on yılda sigara markaları artıyor ve çeşitli türleri çıkıyor. Yabancı değil ama yerli dizi ve sinemalarda sigara kullanımını yasaklayamıyorsunuz. Hem üretip, satışı için ticaret diyorsunuz hem de zararlı içme diyorsunuz.
Avrupa ve gelişmiş ülkelerde sıkı yasaklar, açılan binlerce dava ödenen milyonlarca dolar tazminat sigara devlerinin gelişmiş ülkelerdeki iştahını kesti. Yeni hedef Türkiye. Türkiye’de açılan dava sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Yüksek miktarda bir tazminat ödenmedi. Dünyada tütün üretiminin yapıldığı ilk on ülke arasındayız. Yabancı yatırımcıya teşvik devam ediyor. TEKEL’in sigara bölümünü alan firma belli: British American Tobacco. Neden Türkiye’yi seçti? JTI ise geçen yıl 2011’e kadar 200 milyon dolarlık yatırım yapacağını açıkladı. Imperial Tobacco ise Manisa’da 73 milyon dolarlık yatırım yaptı. Görünen o ki, Türkiye tütün üretiminden çok sigara tüketimi ile bu dev şirketlerin gündeminde. Sigara içme yaşı çok erken başlıyor artık. Kadınlar ise ayrı bir hedef.
Sigarayı bıraktırma, bu zararlı alışkanlıktan vazgeçirme çabaları elbette faydasız değildir ancak yeterli olmadığı görünmektedir. Bir devlet politikası haline gelmeli mesele. Yabancı bir sigara firması Türkiye’de üretim yapmaktan mutlu olmamalı bence.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.