
Mert Aslan
DÜŞLERİMİ TERK ETTİM
Yayınlanma:
Kendisinden başka “yar” olmayan Yüce Sultan, kendisini pek az düşünen kullarını adım adım izler ve onları kendisine yakınlaştırmak için pek çok mizansen yazar. Kul ise, yazılan mizansenlerin içindeki rolünü çoğu kez farkında bile olmadan oynar.
Sevgisinde oldukça kıskanç olan Büyük Sevgili, sevgisini başka kişiler veya nesnelerle paylaşmak istemediği kullarını yalnızlaştırırmış… Tıpkı bir annenin yaptığı bir hatadan ötürü öfkeye kapılıp çocuğunu kapı dışarı ettikten sonra komşularına onu kendi evlerine de almamaları için tembihte bulunması gibi… Çocuk hava karardığında barınmak ve karnını doyurmak için komşularının kapılarını bir bir çalmaya başlar, ancak hiçbir kapı açılmaz, nihayet dönüp dolaşıp annesinin kapısını çalarmış… Yine dayanamayıp çocuğunu istediği için kapının arkasında küt küt atan yüreğini avucuna almış bekleyen şefkatli anne kapıyı açar ve onu özlemle bağrına basarmış…
Bir de bakarsınız ki, pek sevdiğiniz dünya size el sallamaktadır. Çevrenizdeki herkes sizden bir şekilde uzaklaşmış, sahip olduklarınızın tadı kaçmıştır. Artık sevdikleriniz sizin için bir neşe değil, büyük bir sıkıntı kaynağıdır. Onları, iç geçirerek uzaktan izlemeye başlarsınız. Sesleri, ötelerden boğuk boğuk gelir.
Belki kalbinizi tekrar ona vermeyi akıl ettiğiniz gün, elinizden aldıklarının hepsini size iade edecektir; ama bu kez ummaktadır ki, bir daha başkalarını kendisinden daha çok sevmeyesiniz…
“Sanırım böyle oldu…” diyor bir dost ve devam ediyor: “Kırık dökük düşlerim vardı. Onları da terk ettim… Bu durum, sevdiğim bir şiirin bazı mısralarını andırıyor ve kendi kendime şöyle diyorum: ‘Şimdi, birçok yerini atlayarak yaşadığım hayatın, başından başlayabilirim…’”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.