Yüreğim Çapraz Sorguda

İçli şarkılar dinlediğimden beri ve şiir okuduğumdan beri yüreğim çapraz sorguda.
Bir çocuk varsa köprü altında, ısınmak için kâğıt parçaları yakıyor ve bir kuru ekmek bir de kuru soğan varsa sofrasında ve ben hiçbir şey yapamamışsam alırlar elbet sorguya.

 

Irgat tarlada, işçi fabrikada çalışır da, işi bitince daha teri kurumadan yevmiyesini alamazsa, çok çalışan ama parayı az alanın makbul olduğu bir anlayış varsa ve ben de bunu biliyorsam, bildiğim için bile sorguya çekilmem mi?

 

Talebenin biri, soğuk odasında sessiz ve durgun anlamaya çalışırken okuduklarını, açılıktan, yalnızlıktan bir şey girmiyorsa kafasına, benim dahlim yok mudur bunda? Yok, yok fakir edebiyatı filan yapmıyorum. Bunları aynen yaşadığım için de söylemiyorum. Ama varlığını bildiğim bir şeyi nasıl görmezden gelirim.

 

Fakirlik kader, zenginlik de öyle… Peki, cimrilik, ya tamah, şükürsüzlük, sadakadan uzak durmak da mı? Fakirliğinden utanmalı mı insan yoksa fakirliğine bir anlam mı vermeli? Hangisi olmalıyım, sadaka verecek kadar zengin miyim, yaşamımı alacak kadar zengin olanın fakiri miyim? Yüreğine sor öyleyse, oysa yüreğim sorguda.

 

Konuştuğum dil ne kadar benim ve aslında dil ne kadar önemli. Söylediklerim karşımdakinin anladığı kadarla sınırlı kalıyor. Olsun, ben kendimi lisanımla ifade ediyorsam ve benliğimi dilde buluyorsam, sahip çıkmalı değil miyim sözüme?
Birileri taciz etti inancımı, göz dikti en kutsal değerlerime. Varlığım ne kadar set olur, ne kadar dayanır yüreğim? Yüreğim sorgudan hiç çıkmazsa peki…

 

Bir dünya kurdu uzaklarda birileri. Bu dünyadan pay almamı öğütlüyor. Harca diyor, harcayabileceğin ne varsa; vefanı, aşkını, şiirini, muhabbetini, kazandığın ne varsa hepsini. Tüketebildiğin kadar benimlesin diyor. Ben bunu görmüyorsam, görüp de ses edemiyorsam, yüreğim nasıl çıkar sorgudan?
 
Savaşı olmayan bir tek gün gördü mü dünya? Ne için ve neden savaşmayı göze alır insan? Bir parça toprak ise sebep ve altından çıkacak ne varsa işte. Zenginlikleri paylaşamamak ise belki neden. Hiçlik için ölüyorsa insanlar ve silahı satan bundan memnun oluyorsa ve hatta bir parmağı varsa kıvılcım da elbet sorgulanır yüreğim. Oysa bana mücahedeyi öğretti inandıklarım. Ben mücadeleme savaş demedim, kendime de savaşçı. Ben inanmayanla savaşmayı göze aldığım için adım farklı oldu. Eğer benimki de gördüğüm dünya içinse yüreğim sorguda elbet.
 
Vereceğim cevaplar kimi tatmin eder bilmem, beni yaratan tatmin olmadıktan sonra. Yüreğimi çapraz sorguya alanların kim olduğu, nereli oldukları ve bu gücü nereden aldıkları ise bir muamma. Oysa beni bu büyük muamma korkutmuyor ki. Bunları da bir sorgulayan olur elbet. Yaratanın da sorguya çektiği zaman olacak elbet. Rabbim yardım et…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hakan Bahçeci Arşivi