Hükümet Neden Kararlı Değil

Ben bir gazeteciyim, muhafazakar bir insanım ve bu çerçevede olayları değerlendirmeye çalışıyorum, olayın özü bu. Lise yıllarımda Cemil Meriç'i ve Edward Said'i okumaya başladığımda vermiştim bu kararı, neticede olayları politize olmadan değerlendirmeye çalışıyorum. Şimdide yapmaya çalışacağım şey budur.

Açık bir şekilde ifade edeyim, başbakan'ın terör karşısında duruşu beni bir vatandaş olarak incitmektedir. Çok açık ifade edeyim hükümetin sergilediği duruşunun terörü şımarttığını düşünüyorum. İsrail'lilere kartal kesilen Başbakan bizim askerlerimiz için şahin bile olmayı istemiyor.Evet bunu demek istemezdim ama ne yazık ki başbakan bizim bütün beklentilerimizi yerle bir ediyor. Bir Kandil dağını Türkiye yerle bir edemiyor, NATO diyor, başka şeyler diyor ağzında laf geveliyor. Türkiye'nin terör karşısındaki kararlılığını göstermesi gereken bir zamanda olayı siyasi çekişmelere döküyor, MHP ile polomiğe giriyor, "idam tekrar getirilmeyecek" diye açıklama yapılıyor ama terörün nasıl durdurulacağını hiç açıklanmıyor. Şehit veriyoruz, bakın Konya'dan iki şehit daha var ama terör başı hiçbirşey olmamış gibi yoluna devam ediyor. Kimse onun avukatlarıyla görüşmesini engellemiyor. Neymiş uluslararası hukuka aykırı bir iş yapılamazmış, yahu bizim insanımız şehit düşüyor, ne kanunu...

Bizden basit siyasi taraftarlar olarak olayları yorumlamız, MHP, CHP gibi partilere karşı başbakanı savunmamız ve yürütülen politikanın doğru olduğunu insanlara anlatmamız isteniyor. Ama biz öyle olamayız, biz Ak Parti taraftarı değiliz ki, biz gazeteciyiz ve şunu net bir şekilde görüyoruz; hükümet terör konusunda aciz bir görüntü sergiliyor. Kararlı davranamıyor.

Çok açık ifade edeyim ben bu konuda başbakanın tarvırlarını çok aldatıcı buluyorum. Biz başbakandan OHAL'i kimin getirdiğini bize açıklamasını istemiyoruz, OHAL'i tekrar getirmesini de, elbette terör ile Kürt ayrılmalı, Küert kardeşlerimizin yıllarca madur edildiği konularda maduriyetleri giderilmelidir ve açılım politikaları da devam etmelidir ama terörde engellenmelidir. Bunlar birbilerinin alternatifi değildir, terörle kavga ederken Güneydoğu ve Doğu Anadoludaki vatandaşlarımıza zarar verilmesin ama terörle kararlı bir şekilde savaşılsın. Askerimize moral verilsin, dağlardaki askerlerimize kararlılık mesajı verilsin, onların yanında olduğumuz askerlerimize ifade eidlsin ve Kandil dağıtılsın, Türk Ordusu biran önce oraya girsin ve o teröristleri öldürsün. Biz bunu istiyoruz...

Çıkıyor hükümet kanadından birisi "profesyonel orduya geçilmesi için biz karar bekliyoruz, 500 bin asker alabiliriz" diyor. Yani şimdi profesyonel asker alırsak ve sınıra konuşlandırırsak ve profesyonel askerleri şehit verirsek biz kendi insanımızı şehit vermiş olmayacak mıyız? Biz Kıbrıs çıkartmasını profesyonel askerle mi yaptık. Konuşuyorlar ama boş konuşuyorlar, biz Kıbrıs çıkartmasını profesyonel askerlerle yapmadık. Elbette profesyonel askerliğe geçilmelidir ama önce teröre karşı kararlı bir duruş sergilenmelidir. İşte toplantılar yapıldı hepsi boş. Başbakan "kimde ne öneri varsa getirsin" diyor, yahu şimdi önerme vakti değil şimdi kararlılık vakti. Şu terörü bir bitirin, yılanın başını ezin, terör pes etsin silah bıraksın ondan sonra yine kalınan noktadan devam edilir. Kimse Türkiye Cumhuriyetini aciz gösteremez. Kandili Türk Ordusu yerlebir edecek güce sahiptir. Yapmayın, Türkiye'ye haksızlık etmeyin, önce kararlı olun, ondan sonra bizden de yanınızda olmamızı isteyin. Üzgünüm konu vatan ise bizim için diğer her konu teferruattır, biz Anadolu insanıyız ve Vatan bütünlüğü bizim için herşeyin önünde gelir. Ya devlat başa, ya kuzgun leşe, demiş bizim atalarımız. Şimdi devletin baş olduğunu, kararlı olduğunu dosta düşmana gösterme vaktidir. Bizim yaptığımız savaş tamtamları falan çalmak değildir, bizim yaptığımız vatanın bütünlüğünün herşeyin önünde geldiğini, yani malumun ilanıdır.

Hükümet çok açık ifade edeyim bu haliyle sadece seçmene selam gönderiyor ve kararlı görünmüyor, siyasi polomiklerle konuyu soğutmaya çalışıyor ve askeri bir operasyon yapılmasını istemiyor. ABD, NATO gibi odaklara bizim güvenliğimizi, istihbaratımızı ihale ediyor ve bizi utandırıyor, devletin kararlılığını gösteremiyor. Ne yazık ki Tansu Çiller kadar bile kararlı bir duruş sergilenemiyor ve olanda insanımıza oluyor, her gün bir iki askerimiz şehit düşüyor.

Biz hükümetin bu politikasını tasvip etmiyoruz ve yanlış olduğunu ifade ediyoruz. Daha başka ne söyleyelim bilemiyorum... Ha bunları yazdık diye Ak Partililer bizede kızacaklarsa valla biz bundan gocunmayız ama bilsinlerki biz basit taraftar gibi her yapılana doğru diyecek değiliz. Ankara'da hiç etkili olmayan Konya Milletvekillerinin bu konulardaki görüşlerini de şahsen ben merak etmiyorum, ben Başbakanın bu konuda ne tavır sergileyecek, operasyon yapılacak mı yapılmayacak mı, Kandil dağıtılacak mı dağıtılmayacak mı? Onu merak ediyorum...

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hamdi Bağcı Arşivi