
Türkiye Rusya Artık Müttefiktir.
Dostlar biz gazetecilerinde bildiğiniz gibi kişisel sorunları olur. Bazen hayat istediğimiz gibi gitmez, bazen bizde derin imtihanlardan geçeriz ama bizim elimizde öyle bir kurt vardır ki yazmazsak o kurt bizi yer bitirir. İşte şimdide Putin ile Berlusconi’yi Ankara’da görünce ben aynen ünlü öykücümüz Sait Faik Abasıyanık Rahmetlinin ifadesi ile “yazmazsam çıldıracaktım” noktasına geldim ve bu yazıyı yazıyorum. Evet, dostlar yaşananları görüyor musunuz? Türkiye nereye uçuyor görüyor musunuz? Türkiye dünyanın en önemli ülkelerinden birisi olmaktadır. Bunu biz Türkiye vatandaşları herkesten önce anlamalıyız. Anlamalı ve ona göre hareket etmeliyiz. Bunu anlayabiliyor musunuz? Bu resme hepimiz çok iyi bakmalıyız, bu resmi çok iyi algılamalıyız, bu resmin derinliğini çok iyi okumalıyız. Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığının ne kadar doğru bir tespit olduğu bu fotoğrafla çok iyi bir şekilde netleşmiştir. Geçtiğimiz Perşembe günü Ankara’da Türkiye ile Rusya tam 20 alanda işbirliği anlaşması imzaladılar. Bu anlaşmalar Gaz, petrol ve nükleer enerji olmak üzere 3 başlıkta oluşturuldu. Bu anlaşmaların bazılarının başlıkları şöyle:
- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti arasında Nükleer Kazaların Erken Bildirimi ve Nükleer Tesisler Hakkında Bilgi Değişimi Anlaşması,
- Türkiye Cumhuriyeti Türk Standartları Enstitüsü ile Rusya Federasyonu Federal Teknik Regülasyon ve Metroloji Servisi Arasında Standardizasyon ve Uygunluk Değerlendirmesi Alanlarında İşbirliğine İlişkin Memorandum,
- Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile Rusya Federal Uzay Ajansı (ROSCOSMOS) Arasında Dış Uzayın Keşfi ve Barışçı Amaçlarla Kullanımı Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı,
- Eğitim, Bilim, Kültür, Gençlik ve Spor Alanlarında İşbirliği Programı (Kültürel Değişim Programı-KDP)
- Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Rusya Federasyonu Federal Bitki Karantina ve Veterinerlik Servisi Arasında İthal ve İhraç Edilen Su Ürünlerinin Gıda Güvenliği Konusunda İşbirliğine İlişkin Memorandum,
- Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Müsteşarlığı ile Rusya Federasyonu Federal Gümrük Servisi Arasında Gümrük İşlemlerine İlişkin Mutabakat Zaptı,
- Türkiye Sermaye Piyasası Kurulu ile Rusya Federal Finansal Piyasalar Otoritesi Arasında Bilgi Alışverişi Hakkında Mutabakat.
Burası da çok önemli; bu imza törenini izlemek üzere İtalya Başbakanı Sayın Berlusconi' de Türkiye’ye gelmiştir. Bu tarihi organizasyon ile Türkiye nasıl uluslar arası bir başarıya imza attığını zaten ilerde hepimiz çok iyi anlayacağız. Önemli olan bugün anlamaktır.
Asıl önemli olan Sayın Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun da ifade ettiği gibi ülkemiz bunları yaparken bir iş birliğini bir diğer işbirliğine alternatif olarak geliştirmemekte hepsini dünya barışı için görüp bütün işbirliklerini kazan kazan mantığı ile kendi mezralarında algılayarak ayrı ayrı yaklaşımla geliştirmektedir. ABD ile ilişkileri devam etmektedir. AB ile işbirliği devam etmektedir. ABD ve AB ile müttefikliğimizde hiçbir yara almadan devam etmektedir. Ama bununla birlikte Rusya ile de ilişkilerimiz gelişmekte ve Rusya ile de müttefik bir ülke konumuna gelmekteyiz. Çok derin ve önemli stratejik oyunları ülkemiz başarı ile yürütmektedir.
Bu tarihi başarıyı anlamayacak insanların aramızda çokça olduğunu biliyorum. İdeolojik jakobenlikleri ne yazık ki ülkemizin ne noktaya geldiğini bazılarımızın görmesine engel olacaktır. Onlar hala ülkemizde rejim değiştiriliyor, safsatası ile kandırılmaya devam edileceklerdir. Ama ben Sayın Ahmet Davutoğlu’nun dehasıyla oluşan ülkemizin yeni enternasyonal işlevinin ülkemizdeki ekseri çoğunluk tarafından iyi algılandığını düşünüyorum. Bunun böyle olması da gerekiyor. Bugün ülkemizin Nabucco projesiyle Asya ile Avrupa arasında nasıl bir stratejik noktaya oturduğu ve daha sonrada bu güney kuzey boru hattı ile Rusya’nın stratejik ortağı haline geldiğini kavramamız bize bazı sorumluluklar yükleyecektir. Türkiye artık nükleer bir güç haline gelecektir. Burada çok önemli bir nokta İran nükleer enerjiye ulaşırken bütün dünya karşı çıkarken ülkemizin nükleer enerjiye geçme isteği hiç kimseden tepki almamaktadır. Bu Türkiye’nin aynı zamanda bütün dünya ile nasıl barışık ve güven veren bir politikayı da oluşturduğunu göstermektedir. Bunlar tarihi başarılardır.
Dostlar konu önemli ve üzerinde çok fazla yazı yazılabilir; ama bence en önemlisi bu gelişmelerin ne anlama geldiğinin bizler tarafından algılanmasıdır. Bakın bu hepimize ciddi sorumluluk yüklemektedir, hepimiz daha fazla çalışmaya ve birbirimizi sevmeye zorlamaktadır. Ülkemizde birlik ve dirliğin ne kadar önemli olduğunu bize göstermektedir. Siyasi ya da ideolojik kaygılarla cahillik edip bir birimize saldırmamızın, kin tutmamızın ne kadar tehlikeli olduğunu göstermektedir. Hele hele ülkemizin bu büyük atılımlarını algılayamayıp makam, para, şehvet gibi bayağı dürtülerle ülkemizin bu gelişmelerine engel olacak hırs ve kavga içerinde yer almak biliniz ki büyük yanlıştır ve bu olayların içerisinde yer alanlar büyük suç işlemektedirler.
Evet, beni yazmaya iten şey bu, başbakanımızı anlamak ve ülkemizin büyük dönüşümünde bu büyük mücadelelerinde onlara destek olmak… İşte yapmamız gereken şey bu…
Umarım ülkemiz bu büyük yürüyüşünü sağlıklı bir şekilde devam ettirebilir. Duamız bu noktadır ve bu oyundan galip çıkmak Viyana’yı fethetmekten daha önemlidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.