Tahran'la krizin müthiş perde arkası
Yayınlanma:
İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi dün Türkiyeye karşı sorumsuzca ve bilinçsizce açıklama yapanların uyarıldığını duyurdu.
Kürecik’e kurulacak füze kalkanı radarı nedeniyle önceki akşam Türkiye ile İran arasında yaşanan kısa süreli kriz, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun İranlı mevkidaşı Ali Ekber Salihi’ye gönderdiği gazete küpürünün ardından İran’ın geri adım atmasıyla sona erdi. İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi dün “Türkiye’ye karşı sorumsuzca ve bilinçsizce açıklama yapanların uyarıldığını” duyurdu.
Telefonda uyardı
Ankara ile Tahran arasındaki gerginlik, İran Meclisi Dış Politika ve Ulusal Güvenlik Komisyonu Başkanvekili Hüseyin İbrahimi’nin, Şark gazetesine verdiği demeçte, “Eğer ülkemize saldırı olursa, Kürecik’teki füze kalkanını vururuz” sözleri üzerine yaşandı. Davutoğlu önceki akşam Salihi’yi telefonda arayarak, açıklamadan duyulan rahatsızlığı şöyle aktardı:
“Kürecik’te kesinlikle füze ve füze rampa sistemi olmayacağını, sadece savunma amaçlı radar yerleştirileceğini defalarca açıkladık. Bu izahata rağmen İran’dan gelen tepkilere anlam veremiyoruz.”
Salihi de yapılan açıklamaların tamamen kişisel görüş olduğunu, dini lider Ayetullah Ali Hamaney, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve kendisinin Türkiye’ye yönelik bir tutum içinde olmadığını yineledi. Salihi, Türkiye’nin rahatsızlığını İbrahimi’ye aktaracığını da ifade etti.
“Dememiş” telefonu
Telefon görüşmesinden bir süre sonra bu kez Salihi, Davutoğlu’nu geri arayarak, “İbrahimi ile görüştüm. Kendisi hiçbir şekilde füze kalkanıyla ilgili Türkiye aleyhine bir açıklamasının olmadığını söyledi” dedi.
Gazeteyi gönderdi
Davutoğlu, bunun üzerine İbrahimi’nin açıklamasının yer aldığı Şark Gazetesi’ni İran Dışişleri Bakanlığı’na ileterek, “O zaman bu sözler nereden çıktı? Eğer bu yönde bir beyanatı yoksa gazeteye bir yalanlama göndersin veya kendisi böyle bir şey söylemediğini açıklasın” dedi.
Uyardık açıklaması
Salihi, Davutoğlu’nun gönderdiği gazeteyi gördükten sonra dün Tahran’da A.A’ya şu açıklamayı yaptı:
“İran’ın uluslararası konular ve dış politikadaki resmi tutumu, Rehber (Dini lider Ayetullah Ali Hamaney), Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı tarafından beyan edilir. Bunların dışındaki açıklamalar kişi ya da kişilerin şahsi görüşleri olarak kabul edilir. Bu yüzden bilinçsiz açıklama ve görüşler İran’ın dış politikası açısından geçersizdir. Sorumsuzca ve bilinçsizce açıklama yapanlara gereken uyarıda bulunduk.”...
Ankara ile Tahran arasındaki gerginlik, İran Meclisi Dış Politika ve Ulusal Güvenlik Komisyonu Başkanvekili Hüseyin İbrahimi’nin, Şark gazetesine verdiği demeçte, “Eğer ülkemize saldırı olursa, Kürecik’teki füze kalkanını vururuz” sözleri üzerine yaşandı. Davutoğlu önceki akşam Salihi’yi telefonda arayarak, açıklamadan duyulan rahatsızlığı şöyle aktardı:
“Kürecik’te kesinlikle füze ve füze rampa sistemi olmayacağını, sadece savunma amaçlı radar yerleştirileceğini defalarca açıkladık. Bu izahata rağmen İran’dan gelen tepkilere anlam veremiyoruz.”
Salihi de yapılan açıklamaların tamamen kişisel görüş olduğunu, dini lider Ayetullah Ali Hamaney, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ve kendisinin Türkiye’ye yönelik bir tutum içinde olmadığını yineledi. Salihi, Türkiye’nin rahatsızlığını İbrahimi’ye aktaracığını da ifade etti.
“Dememiş” telefonu
Telefon görüşmesinden bir süre sonra bu kez Salihi, Davutoğlu’nu geri arayarak, “İbrahimi ile görüştüm. Kendisi hiçbir şekilde füze kalkanıyla ilgili Türkiye aleyhine bir açıklamasının olmadığını söyledi” dedi.
Gazeteyi gönderdi
Davutoğlu, bunun üzerine İbrahimi’nin açıklamasının yer aldığı Şark Gazetesi’ni İran Dışişleri Bakanlığı’na ileterek, “O zaman bu sözler nereden çıktı? Eğer bu yönde bir beyanatı yoksa gazeteye bir yalanlama göndersin veya kendisi böyle bir şey söylemediğini açıklasın” dedi.
Uyardık açıklaması
Salihi, Davutoğlu’nun gönderdiği gazeteyi gördükten sonra dün Tahran’da A.A’ya şu açıklamayı yaptı:
“İran’ın uluslararası konular ve dış politikadaki resmi tutumu, Rehber (Dini lider Ayetullah Ali Hamaney), Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı tarafından beyan edilir. Bunların dışındaki açıklamalar kişi ya da kişilerin şahsi görüşleri olarak kabul edilir. Bu yüzden bilinçsiz açıklama ve görüşler İran’ın dış politikası açısından geçersizdir. Sorumsuzca ve bilinçsizce açıklama yapanlara gereken uyarıda bulunduk.”...
Dünya
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.