MATEM
Manisa Soma'daki facia nedeniyle 3 günlük yas ilan edildi. Milli yas dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Köşkü ve Başbakanlık Merkez Bina, İçişleri Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı başta olmak üzere tüm kurumlarda ve dış temsilciliklerde bayraklar yarıya indirildi.
Manisa'nın Soma ilçesi Eynez köyü Karanlıkdere mevkiindeki Soma Kömür İşletmeleri'ne ait linyit madeninde önceki gün 150 metre derinlikteki elektrik trafosunda meydana gelen patlama, bir anda bütün ülkenin canını yaktı. Patlama sonrası çıkan yangın nedeniyle oluşan yoğun duman, maden ocağının içinde bulunan çok sayıda işçinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Olay esnasında yaklaşık 450 işçinin bulunduğu galerilerden dün gün boyunca cansız bedenler çıkarıldı. Faciada son bilanço ise şu şekilde oluştu: 274 ölü, 80 yaralı. Çevre hastanelere kaldırılan yaralı işçilerden bir kısmı taburcu edilirken, halen kömür madeninde olduğu tahmin edilen 120 işçiyi çıkarmak için ekipler aralıksız uğraş veriyor. Madenin tahliye borularından ise duman çıkmaya devam ediyor.
KİMLİK TESPİTİ SÜRÜYOR
Yapılan otopsi incelemelerinde işçilerin büyük çoğunluğunun 'karbonmonoksit zehirlenmesi'nden ötürü hayatını kaybettiği anlaşıldı. Maden girişine yakın olan işçiler kurtarılırken, 150 metrede patlayan trafo, daha derindeki galerilerde bulunan işçilerin yukarı çıkmasını engelleyince faciayı büyüttü. Vardiya değişimi sırasında meydana gelen olay sırasında içeride toplam 450 işçinin bulunduğu tahmin ediliyor. Ülkenin her yanını yasa boğan felaketle birlikte acılı aileler bir yandan maden ocağı girişinde yakınlarından haber beklerken, diğer yandan da cesetlerin götürüldüğü Kırkağaç'taki soğuk hava deposunda cenazeleri teşhis etmeye çalıştı. Değişik illerden yaklaşık 80 cenaze aracı ile soğutucu özelliği bulunan 4 TIR ilçede hazır bekletilirken, ölen 245 işçiden 124'ünün kimlik tespitinin tamamlandığı öğrenildi.
BÜYÜK FACİA ATLATILDI
Soma'daki kazada, sadece 15 dakika ile daha da büyük bir facianın atlatıldığı ortaya çıktı. Gündüz vardiyasında çalışanlar içerideyken akşam çalışacak olan ekipten oluşan 'Paşa Vardiyası', kaza olmasaydı 15 dakika sonra maden ocağına girip çalışacaktı. Patlama 15 dakika sonra olsaydı, içeride toplam 1500 işçi bulunacaktı. Akşam vardiyası işçilerinin büyük kısmının kaza sırasında içeride olmayışı daha büyük bir faciayı önlemiş oldu.
HAVA İÇERİ GİREMEDİ
İlk izlenimlere göre patlama, temiz hava girişinin yakınında meydana geldiği için temiz hava içeri giremedi. İçeride oluşan kirli hava yaklaşık 3 dakikada insanı bayıltabilecek güce sahip. Patlamada meydana çıkan gazdan etkilenen madencilerin, birbirine maskelerini verip yardım etmek isterken de baygınlık geçirdiği öğrenildi. Madenden kurtulanların ise tünel çıkışına yaklaşık 300 metre yakında olanlardan oluştuğu belirtildi. Bir sonraki vardiyanın müfettişleri yaklaşık 300 metre içeri girip patlamayı fark edince geri dönüp dışarı çıktı.
Pompalar trafoyu patlattı
Maden faciasının nedenine ilişkin önemli bir ayrıntı ortaya çıktı. Son günlerdeki aşırı yağışların ocak galerilerinde su birikintisine neden olduğu, bu suların tahliyesi için ek pompalar bağlandığı, pompaların çalıştırılmasının da trafoya ağır bir yük bindirdiği öğrenildi. İddiaya göre, ağır enerji yüküyle ısınan trafo, işçiler içerideyken patladı.
KABİNLER DE VARDI
Trafonun başka türlü patlama ihtimalinin olmadığına dikkat çeken uzmanlar, 'Bölgede son günlede aşırı yağışlardan dolayı madendeki galerilerde su birikintisi oluşmuştu. Bunun dışarı pompalanması gerekiyordu. Ek bazı pombalar konulunca patlayan trafoya aşırı yük bindiğini tahmin ediyoruz' değerlendirmesi yaptı.
Madencilikte iş güvenliğinin en önemli unsurlarından biri de galeride olası kazalarda işçilerin korunmasını sağlamaya yönelik sığınma kabinleri. Bu kabinlerin madende bulunduğuna işaret eden yetkililer, odacıklarda işçiler için oksijen tüpleri, içebilecekleri su gibi temel ihtiyaç malzemelerinin stoklandığını kaydetti.
Acil durumlarda kullanılmak üzere hazırlanan odalardan 300-500 kadar işçinin hayatta kalabilecek şekilde faydalanabileceği belirtildi. Ancak ocaktaki işçilerden çoğunun bu odalara hangi nedenlerle ulaşmayı başaramadığı henüz netleşmedi.
Kömür tozları şokla tutuştu
Zonguldak'ta 3 Mart 1992'de 263 işçinin öldüğü grizu patlamasında kurtarma çalışmalarına katılan maden yüksek mühendisi Şerafettin Üstünkol son faciaya ilişkin ilginç bir iddia ortaya attı. Maden ocaklarında trafoların beton tahkimat içinde oda şeklinde 'cep' denilen yerlerde olduğunu söyleyen Üstünkol, 'Buradaki yangın direkt trafodan değil de trafonun patlamasıyla oluşan şok sonucu kömür tozlarının tutuşmasının ardından çıkmış olabilir' dedi. 'Tutuşma, ocaktaki yangının yayılmasına sebep olmuş olabilir' diyen Üstünkol şu bilgileri verdi:
KENDİLİĞİNDEN YANAR
'Kömürün yangına çok müsait olduğunu biliyoruz. Çok kolay tutuşabilir bir özelliği var. Bir de kendiliğinden yanma özelliği var. Yani ısı üreten bir reaksiyon var orada. Kömürün yapısı karbondur. Isı ürettiği için bu reaksiyon eğer orada hava verilip de o ısı dağıtılmazsa, soğutulmazsa zaman içinde kömür kendiliğinden bile tutuşabilir. Kendi kendine ısınıp tutuşuyor ve yangın çıkarabiliyor. Olaylar öyle başlamış olabilir ve en tehlikelisi de budur zaten. Yangın sonucu açığa çıkan karmonmonoksit gazı çok zehirleyicidir. Havada 10 binde bir olduğunda tehlike başlıyor. Binde bire geldiği zaman çok kısa sürede zehirleyip öldürebiliyor. Havadaki gaz miktarı arttıkça öldürme süresi de kısalıyor.'
Ocakta yangın hala sürüyor
Türkiye'yi yasa boğan yangının meydana geldiği maden 3 girişli bir ocak. Maden asansörle dikine inilen bir maden değil. Yatay ve en derin noktası 400 metre olan bir maden. Üretilen kömür bantlar yoluyla yukarı çıkarılıyor. Patlayan trafo ise 150 metre derinlikte bulunuyor. Patlama olduğunda yangını görerek ilk çıkanlar ana hatta bulunan bulunan işçiler. Bu hattaki işçiler hızla madeni terk ediyor. En çok ölümlerin olduğu bölüm ise yüzeyden 100-150 metre derinlikteki galeri. Madende hala ulaşılamayan galeri de burası. İçeride de hala yangın devam ettiği için kurtarma ekipleri bu galeriye sürekli taze hava veriyor. Ancak madende kömürün içten içe yandığı ve bu durumun zehirli gazın tahliyesini güçleştirdiği kaydediliyor.
Yeraltına müdahale çok zor
Soma İtfaiye Müdürü Kemal Korkmaz, maden ocağındaki yangına müdahale etmenin çok zor olduğunu söyleyerek, duman nedeniyle ölümlerin artmasında 'gecikme'ye dikkat çekti. Korkmaz, 'İlk olarak yangına müdahale etmek yerine, insanların kurtarılması düşünüldü. Söndürme çalışması sonradan başladı. Yangın söndürme işlemi ise su ile külün karıştırılmasıyla elde edilen ve çamur haline gelen bir madde ile yapılıyor' diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.