İşte firmaların alması gereken tedbirler!
Yayınlanma:
Konya Ticaret Odası (KTO) tarafından organize edilen toplantıda ekonomik kriz, krize karşı ortaya konulması gereken reçete ve krizde firmaların alması gereken tedbirler masaya yatırıldı.
Konya Ticaret Odası (KTO) tarafından organize edilen toplantıda ekonomik kriz, krize karşı ortaya konulması gereken reçete ve krizde firmaların alması gereken tedbirler masaya yatırıldı.
Konya Ticaret Odası, Antalya'da organize ettiği toplantıyla ekonomik krizi masaya yatırdı. KTO Meclis Üyeleri ile Meslek Komitesi Üyeleri'nin katıldığı toplantıda konuşan KTO Başkanı TOBB Başkan Yardımcısı Hüseyin Üzülmez, bu dönemde herkesin gergin, şartların ise sürekli değişken olduğuna dikkati çekerek, "Risklerin analiz edilmekte zorlanıldığı dönemden geçiyoruz. Krizi, fırsat yada tehlike olarak algılamak bize bağlı. Krizlerin sadece tehlike boyutunu görüp bunu tartışırsak sağlıklı önlemler alamayız. Kriz kavramının bileşenlerini iyi bilmeliyiz. Yüksek cari açık, enflasyon, faiz, işsizlik ve düşük büyüme krizin bizlere yansıyan olumsuz göstergeleridir. Yüksek girdi maliyetleri, kur istikrarsızlığı, ürün çeşitliliğindeki kısırlık, şirketlerimizdeki kurumsal ve yapısal sorunlar, verimlilikteki yavaşlama rekabeti zorlaştırabilir. Bu süreçte uzun vadeli hedefler sektirilmeden kısa vadeli kriz yönetimi unsurlarının ön plana çıkarılması özel sektör açısından faydalı olur. Hükümet kanadında ekonominin daha iyi yönetilmesi, siyasi ve mali disiplin, özel kesimde ise; risk idaresi, şirket yönetiminde kalitenin artırılması, yeni döneme ilişkin strateji çalışmalarının izlenmesi faydalı olur” dedi. Geniş kapsamlı bir paketin devreye sokulması ve bu paketin kısa vadede talebi uyandırıcı, uzun vadede rekabet gücünü artırıcı araçlar içermesi gerektiğinin altını çizen KTO Başkanı Üzülmez, “Paket, talep artışı, istihdamın ve yatırımın korunması, nakit sorununun çözümü ve firma boyutunda önlemleri içermelidir" dedi. Firmalara da bu ortamda tanıtım bütçelerini kısmamaları, aksine ağırlık vermelerini tavsiye eden Üzülmez, şirket evliliklerinin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Üzülmez, kriz döneminde ekonomideki muhtemel risklerle ilgili olarak da, “Düşük büyüme dönemi sandığımızdan uzun sürebilir. İhracat pazarları daha da durağanlaşabilir. İşsizlik artabilir, istihdam daralabilir. Bozulan gelir dağılımı dengesi artar, yabancı sermaye girişleri azalabilir. Kur riskinin yanında, finansmanda vade ve maliyet riski doğabilir” uyarısında bulundu.
ŞİRKETLERE KRİZİN YÖNETİLMESİYLE İLGİLİ ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Şirketlerde krizin yönetilmesiyle ilgili çözüm önerilerini de sıralayan Üzülmez, “Her işletmenin içinde bulunduğu ortam ve sorun çözmedeki yetkinliği farklıdır. İlk öncelik var olanın korunmasıdır. Giderler gelirleri aşmamalıdır. Gelirler düşeceği için giderlerin özellikle sabit olanları minimize edilmelidir. Şirket yöneticileri strese dayanıklı olmalı, uzun vadeli, saydam, açık, güven verici ve en önemlisi işlerin kontrolde olduğunu hissettirmeli ve paniği yatıştırıcı şekilde krizi yönetmelidir. Kriz dönemlerinde aynı sektörde zincirin halkalarında birlik oluşturmak faydalıdır. Her ne kadar krizin acı tarafı olsa da, aynı zamanda yararlı tarafları da bulunur. Krizler, şirketlerin yatırım stratejilerini revize etmeleri açısından bulunmaz bir fırsat sunar. Bir işyerinin ayakta durması verimliliğe bağlıdır. Yüksek verimlilik alanını bir fırsat olarak görüyorsanız hemen harekete geçin. Kriz ötesini gören planlama yeteneğine kavuşmaya çalışın. Kriz yönetiminin özünde, önlemleri çevrenin ve çalışanların size olan güvenini kaybetmeden, koordinasyonu ve hızı yüksek şekilde, işi yönettiğinizi gösterme ve riskleri iyi hesaplama yatmaktadır. Eğer bir kriz döneminde, fırsatları değerlendirmek, tehlikeleri de en düşük maliyetle atlatmak istiyorsak, panik yapmadan, sakin düşünerek, tehlikeleri doğru tanımlayarak fırsatları da öngörmeye gerekli önemi vermeliyiz” şeklinde konuştu.
Şirketlerde krizin yönetilmesiyle ilgili çözüm önerilerini de sıralayan Üzülmez, “Her işletmenin içinde bulunduğu ortam ve sorun çözmedeki yetkinliği farklıdır. İlk öncelik var olanın korunmasıdır. Giderler gelirleri aşmamalıdır. Gelirler düşeceği için giderlerin özellikle sabit olanları minimize edilmelidir. Şirket yöneticileri strese dayanıklı olmalı, uzun vadeli, saydam, açık, güven verici ve en önemlisi işlerin kontrolde olduğunu hissettirmeli ve paniği yatıştırıcı şekilde krizi yönetmelidir. Kriz dönemlerinde aynı sektörde zincirin halkalarında birlik oluşturmak faydalıdır. Her ne kadar krizin acı tarafı olsa da, aynı zamanda yararlı tarafları da bulunur. Krizler, şirketlerin yatırım stratejilerini revize etmeleri açısından bulunmaz bir fırsat sunar. Bir işyerinin ayakta durması verimliliğe bağlıdır. Yüksek verimlilik alanını bir fırsat olarak görüyorsanız hemen harekete geçin. Kriz ötesini gören planlama yeteneğine kavuşmaya çalışın. Kriz yönetiminin özünde, önlemleri çevrenin ve çalışanların size olan güvenini kaybetmeden, koordinasyonu ve hızı yüksek şekilde, işi yönettiğinizi gösterme ve riskleri iyi hesaplama yatmaktadır. Eğer bir kriz döneminde, fırsatları değerlendirmek, tehlikeleri de en düşük maliyetle atlatmak istiyorsak, panik yapmadan, sakin düşünerek, tehlikeleri doğru tanımlayarak fırsatları da öngörmeye gerekli önemi vermeliyiz” şeklinde konuştu.
FİRMALAR KRİZ SONRASINA KENDİLERİNİ ŞİMDİDEN HAZIRLAMALI
Toplantıda, TOBB-ETÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ramazan Aktaş ise, ABD'de başlayan ve dünyayı etkileyen kriz hakkında bilgi verdi. Firmaların bu dönemde yatırımlarını ötelemesini tavsiye eden Aktaş, “Mümkün mertebe yatırım ötelenmeli yada öz sermayeyle yapılmalıdır. Kısa vadeli borçlanmalardan kaçınılmalı, para kazanmaktan ziyade, para kaybetmeme esas alınmalıdır. Tasarrufa önem verilmeli, işçi çıkarma en son çare olmalıdır. Rakiplerin kriz nedeniyle işten çıkardığı kaliteli, kalifiye elemanlar kriz sonu düşünülerek istihdam edilmelidir. Her önüne gelene satış yapılmamalı, müşteri istihbaratına önem verimledir. Bu dönemde stoklu çalışılmamalıdır. Kriz, likit olanı için fırsattır. Çıkabilecek fırsatlar iyi değerlendirilmelidir. Bankalarla ilişkilere dikkat edilmeli, bankalara güven verilmeli, bankalardan gelecek görevlilere kapılar açık tutulmalı geleceğe yönelik hedefler paylaşılmalıdır” diye konuştu. Prof. Dr. Aktaş ayrıca firmaların kriz sonrasına kendilerini şimdiden hazırlamalarını tavsiye ederek, inovasyona önem verilmelisini, işçi eğitimine kaynak aktarılmasını önerdi. Aktaş, kriz sonrasında daha kurallı bir dünya ekonomisine geçileceğini sözlerine ekledi.
Toplantıda, TOBB-ETÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ramazan Aktaş ise, ABD'de başlayan ve dünyayı etkileyen kriz hakkında bilgi verdi. Firmaların bu dönemde yatırımlarını ötelemesini tavsiye eden Aktaş, “Mümkün mertebe yatırım ötelenmeli yada öz sermayeyle yapılmalıdır. Kısa vadeli borçlanmalardan kaçınılmalı, para kazanmaktan ziyade, para kaybetmeme esas alınmalıdır. Tasarrufa önem verilmeli, işçi çıkarma en son çare olmalıdır. Rakiplerin kriz nedeniyle işten çıkardığı kaliteli, kalifiye elemanlar kriz sonu düşünülerek istihdam edilmelidir. Her önüne gelene satış yapılmamalı, müşteri istihbaratına önem verimledir. Bu dönemde stoklu çalışılmamalıdır. Kriz, likit olanı için fırsattır. Çıkabilecek fırsatlar iyi değerlendirilmelidir. Bankalarla ilişkilere dikkat edilmeli, bankalara güven verilmeli, bankalardan gelecek görevlilere kapılar açık tutulmalı geleceğe yönelik hedefler paylaşılmalıdır” diye konuştu. Prof. Dr. Aktaş ayrıca firmaların kriz sonrasına kendilerini şimdiden hazırlamalarını tavsiye ederek, inovasyona önem verilmelisini, işçi eğitimine kaynak aktarılmasını önerdi. Aktaş, kriz sonrasında daha kurallı bir dünya ekonomisine geçileceğini sözlerine ekledi.
Toplantılarda ayrıca TOBB-ETÜ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mithat Çelikpaşa da, Türk Dış Politikası hakkında konferans verdi. Son olarak KOSGEB Sinerji Odağı Uzmanı Erkan Yılmaz, KOSGEB Destekleri hakkında sunum yaparak, kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı.
Ekonomi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.