IMF'nin Türkiye planı

IMFnin Türkiye planı
'Planlı' Goldman açıklaması! İşte müthiş plan...

Yılmaz IMF’yi ters köşeye mi yatırdı?

 

Yabancı kuruluşların kritik zamanlarda yaptıkları kritik açıklamalar her daim kuşku uyandırmıştır. 1994 krizi, 1999 krizi, 2001 büyük krizi ve şimdi de 2008 küresel kriz...

 

Türkiye, bütün bu krizlerin sonrasında dışarıya daha fazla kaynak transfer eden bir sisteme yenik düşmüştür. Ve bu sistemin kurulmasında, kriz öncesi yapılan kritik açıklamalar etkin rol oynamıştır. Uluslar arası finans hareketlerine ve yatırımlara yön veren rating şirketleri ve büyük yatırım bankaları, ne zaman ne yönde açıklama yapacaklarını çok iyi kurgularlar. Uzağa gitmeye gerek yok.

 

Daha önce anlatmıştık, yine anlatalım: Küresel kriz ilk olarak ABD ekonomisini vurmuş, uluslar arası sermaye can havliyle bu ülkeden kaçmaya başlamıştı. Kan kaybını durduramayacağını anlayan ABD, çareyi IMF’de buldu. Hayır! IMF ile stand-by imzalamadı . ABD hazinesi, sıfır vergi cazibesini sunarak dünyadaki bütün dolarları kendi ülkesine, anavatanına çağırdı.

 

Tesadüfe bakınız ki, bu davetin hemen ardından IMF’den, “Kriz gelişmekte olan ülkeleri daha derinden etkileyecek!” açıklaması geldi. Böylesine kritik dönemde yapılan bu açıklama Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere gelebilecek ya da halen bu ülkelerde duran fonları ürküttü. Sonuç; Türkiye ve daha bir çok ülke bugün IMF ile pazarlık masasında terliyor!

 

DOLAR YÜKSELİR BASKISI

 

Gelelim ters köşeye... Merkez Bankası, yılın ilk toplantısında büyük bir sürprize imza attı; hem borçlanma hem de borç verme faiz oranlarında 2’şer puan indirime gitti. Merkez’in bu kararını yurt içinde alkışlamayan var mı? Sanayiciden ihracatçıya, bankalardan, sert eleştiriden çekinmeyen hükümet üyelerine kadar herkes sevindi.

 

Gelin görün ki, ABD’li bir yatırım bankası, Türkiye için kaygılandı! Normalde 2 puanlık faiz indiriminin ardından kurların yükselmesi beklenmez mi? Beklendi!

 

Ancak kurlar artmadı. ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs, beklenen gerçekleşmeyince, dedi ki, “Faiz indirimi TL üzerinde ciddi baskı yaratacaktır. 3 aylık dönemde dolar/ TL kotasyonlarının 1,85’e kadar çıkabileceğini öngörüyoruz. İki puanlık faiz indirimi riskli bir karardır. Döviz baskısı nedeniyle ileride tekrar faiz artırımı gerekebilecektir.”

 

SÜRPRİZE ÇUVAL GEÇTİ

 

Dikkat ediniz, Goldman bu açıklamayı, tam da IMF’nin Türkiye’de yeni bir stand-by anlaşması üzerinde çalıştığı dönemde yapıyor. Merkez Bankası, nikah masasına oturduğu IMF’ye, hem de evlilik dönemini ilgilendiren bir konuda sürpriz yapmış olabilir mi? Goldman’ın açıklaması; o sürprizin yapıldığını, Türkiye ekonomisini düşük kur yüksek faizle zayıflatarak ayakta tutan IMF’nin ters köşeye yatırıldığını işaret ediyor.

 

Eğer tahminimizde yanılmıyorsak IMF, vatandaşı Goldman’ın desteğiyle sürprize çuval geçiriyor. Kritik dönemde yapılan bu kritik açıklamanın anlamı budur. Küresel krizden medet umarak IMF’nin yeni dönemde daha esnek politikalara geçit vereceğini düşünenler fena halde yanılıyor.

 

Dikkatinizden kaçtı mı bilmem; IMF bir taraftan dört bir koldan gelişmekte olan ülkelere dağılmış, yeni anlaşmalar imzalama peşinde koşuyor; diğer yandan, ABD’deki merkezinden, 2009’un daha da çetin geçeceği açıklamaları yaparak, anlaşma masasındaki zavallı yerel otoritelerin pazarlık gücünü zayıflatıp süngülerini düşürüyor. Krizi fırsata çeviriyor...

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.