İhanet şebekesine zehir zemberek sözler!
İşte Kapusuz'un basın açıklaması:
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bugüne kadar karşılaşmadığı bir dinleme, izleme ve ihanet şebekesiyle karşı karşıyadır.
Devletin en mahrem görüşmelerini sinsice ve haince kaydedip sosyal medya aracılığıyla yayan bu çete, ulusal güvenliğimiz için açık bir tehdittir.
Suriye meselesinin görüşüldüğü üst düzey bir toplantıyı casusluk faaliyeti yaparak dinleyenlerin bazı dış güçlere hizmet ettiği artık açıkça ortaya çıkmıştır.
Türkiye'nin milli çıkarlarını zedelemek ve Türkiye'yi dünyada zor durumda bırakmak için dış güçlerin emrinde ajanlık faaliyeti yürütenler bu milletin düşmanlarıdır.
Aylardır belirttiğimiz gibi bu ihanet şebekesinin hedefi Türkiye Cumhuriyeti Devletidir, onun istikrarıdır ve geleceğidir.
Bu ihanet çetesinin, devletin en gizli toplantılarını dinleyecek teknik alt yapıyı hangi dışgüçlerden temin ettiği ve kimlerin emriyle bu yasadışı işleri yaptığı elbet ortaya çıkacaktır.
Aylardır yasadışı dinlemelerle süren bu casusluk faaliyetlerini görmezden gelip Hükümet'e hukuk ve demokrasi dersi vermeye kalkanlar bu ihanet sürecini nasıl izah edecekler?
Medya'da paralel çetenin güdümünde yayın yapanlar ve onların yandaş basın mensupları, bu üst düzey görüşmeyi alçakça dinleyenleri savunmaya devam mı edecekler?
Üzülerek ifade etmek isterim ki Ana Muhalefet Partisinin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bu casusluk faaliyeti neticesinde elde edilen verileri bugünkü Hatay mitinginde kullanarak bu ihaneti meşrulaştırmaya çalışmıştır.
Kılıçdaroğlu, ulusal güvenliğimizi günlük çıkarlarına feda ederek birkez daha paralel çetenin avukatlığını yapmıştır.
Unutulmasın ki bu ajanlık faaliyetini tasvip etmek, meşrulaştırmak ve bundan istifade etmek vatana ihanettir.
Eminiz ki sağduyulu CHP'liler de Kılıçdaroğlu'nun bu hain dinleme çetesiyle yaptığı işbirliğinden rahatsızlık duymaktadır.
Gün, birlik olma günüdür. Gün, devlete, millete ve onun bekasına sahip çıkma günüdür. Bu mücadele siyaset üstü bir mücadeledir. Devletin varlık mücadelesidir.
Muhalefetinden medyasına, İş dünyasından Sivil Toplum Kuruluşlarına kadar tüm kesimlerin ülkemizin
Milletçe bu hainlere ve casuslara artık "Dur" demeli ve dış güçlerin maşası haline gelmiş bu çeteyle mücadele etmeliyiz.
Unutulmasın ki Türkiye bir hukuk devletidir. Vatana ihanet edenler eninde sonunda hukuk önünde hesap verecektir.
Ama bunun da öncesinde 30 Mart seçimleri bulunmaktadır. Milletimiz 30 Martta sandığa gidecek ve bu illegal çetelere, vatan hainlerine karşı kendi iradesine sahip çıkıp "Buradayım" diyecektir.
Son olarak şunu ifade etmek isterim ki;
Bu dinleme ihanetini yapanları, aracılık edenleri, sahiplenenleri ve buna çanak tutanları şiddetle kınıyor, 30 Martta milletimizin en
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.