Hidrokon Dünya'nın dört bir köşesinde

Hidrokon Dünyanın dört bir köşesinde
Hidrokon Genel Müdürü Memiş Kütükçü, vinç sektöründeki ekonomik sıkıntıları, ve sektörde meydana gelen gelişmeleri tüm yönleriyle Haberkonya'ya anlattı.

Hidrokon Genel Müdürü Memiş Kütükçü, vinç sektöründeki ekonomik sıkıntıları,  ve sektörde meydana gelen gelişmeleri tüm yönleriyle Haberkonya’ya anlattı.

Alınan mallar belli bir standardın üstündeyse insanları teşvik etmenin zor olduğunu ve müşteri memnuniyeti diye bir kavramın ortaya çıktığını ifade eden Hidrokon Genel Müdürü Memiş Kütükçü,  bunun sonucunda müşteri memnuniyetinin kurum memnuniyetine dönüştüğünü dile getirdi.
    
İRAN VE AZERBAYCAN İLE İLİŞKİLERİMİZ İLERİ DÜZEYDE

 Antep’e, Bakû’ ye, Beyrut’a ulaşma hızı göz önüne alındığında hız bakımından en kaliteli firmanın Hidrokon olduğunu aktaran Memiş Kütükçü;’’Japonya, Almanya ve İtalyanların bölgelere ulaşma hızları ile Hidrokon’un bölgelere ulaşma hızlarının maliyeti arasında 3 kat fark var. Azerbaycan ile ilişkimiz çok güzel. Azerbaycan makinenin teknik kısmıyla ilgileniyor. Türkiye’ den alınan ürünlerde memnuniyet alınmıyorsa, Azerbaycan ‘Türkiye bizi bu konuda memnun edebiliyorsa yerli malı kullanalım’ Azerilerin her alanda ifade ettikleri  2 devlet tek millet söylemini ticarete de yansıtıyorlar. İran ile inanılmaz bir eğilim yakaladık. İran temsilciğimiz de sektörün içinden gelen biri. Eğer bir ülkedeki temsilciniz sektörün içinde ise bu çok büyük bir avantaj. Ama sektöre para maksadı ile girildiği zaman işinizi yürütmeniz imkânsız bir hal alıyor. Sektör büyüyor. Mobil vincin altında daha bir büyük ölçekte teleskopik mobil vinçler var. Vinç sektöründe mobil vinçler ve katlanır mobil vinçlerimiz var.Mobil hareketli olan sabit olmayan demek. Bu tür vinçler yatırımlarla alakalı paralellik arz eder. Çünkü bir yerde yatırım varsa bu araçlara da ihtiyaç vardır. Çünkü insan gücünü aşan her türlü materyalin kullanılmasında bu makinelere ihtiyaç vardır. Bu tür makineler daha yüksekliğe çıkarak 60–70 metrelere kadar ulaşabilen mobil vinç makineleri var. Bu tür makinelerin iki ölçütü vardır İlki kaldıracağımız yükün ağırlığı, diğeri de o yükün vincin kurulabileceği noktaya uzak kurulması. Yani o yükü vincin kaç metre radüsten kaldırabileceği. Dolayısıyla o radüsle o yükün çarpımı makinenin kaldırma momentini verir. Bu ikisi ters orantıdır. Mesafe arttıkça yük düşer yük arttıkça da mesafenin yaklaşması gerekir. Makinelerde bunu kaldırma momenti deniyor. Momentin iki çarpanı vardır birisi yük birisi mesafe. Öyle bir yük vardır ki 300 tondur ama o yükün yaklaşma mesafesi ancak 1000 tonluk vinçle alınabilir’’ dedi.
 
DIŞ PİYASADA %50 ORANINDA YÜKSELİŞ YAKALAMAK İSTİYORUZ
Hidrokon Genel Müdürü Memiş Kütükçü, şu anda iç pazarda marka bilinirliliği acısından sektörün en çok bilinilir markası haline geldiklerinin altını çizerken, bu ivmeyi yurtdışına taşımak istediklerini, iç piyasa ile dış piyasa dengesini en azından %40 ya da % 60’a  getirmeye çalıştıklarını ifade ederken, iç piyasada % 60 oranında bir yükseliş yakaladıklarını dış piyasada ise %40 oranında bir yükseliş yakalamak istediklerini dile getirdi. Şu ana kadar en yüksek ihracat oranlarının % 30 olduğunu, çevresel faktörler göz önüne alındığında, Hidrokon’un yurt içinde değil, yurtdışında bilinilirliğinin önem kazandığı bir sürece girdiklerini söyledi.
 
RUSYA, ROMANYA, POLONYA, AZERBAYCAN, MISIR’A MARKAMIZI TANITTIK

Son yıllarda Türkiye’de yaşanılan dönüşümün marka bilinilirliğini olumlu yönde etkilediğini, yakın coğrafyada, özellikle sınır komşularında sempati ile karşı karşıya olduklarını, markaya çok ciddi bir ilginin oluştuğunu aktaran Hidrokon Genel Müdürü Memiş Kütükçü, komşu ülkelerin büyük çoğunda ticari tekeli yaydıklarını, Suriye ile başlayan ihracat bağlantılarının devamında İran, Azerbaycan, Rusya, Romanya, Polonya, Mısır, Suudi Arabistan ile ilişkilerin gelişerek markamızı tanıtmayı başardıklarını dile getirdi.

HEDEFİMİZDE BREZİLYA, ARJANTİN ÇİN VE HİNDİSTAN VAR

Şimdi ise gelişmekte olan ekonomi devlerini hedef aldıklarını vurgulayan Kütükçü, ilk ilişkilerinin Güney Afrika ile başarıya ulaştığını hedeflerinde Brezilya, Arjantin’in olduğunu Yatırım malı üreterek, yatırım malının en çok gelişmekte olan ülkelerde ilgi gördüğünü ve  bir yatırımcının olmazsa olmazlarından bir tanesinin de marka olduğu, bunun için Hidrokom’u daha geniş coğrafyaya tanıtmak açısından Uzakdoğu ülkelerinden Hindistan ve Çin’i hedef aldıklarını ve bu konuyla ilgili çalışmalar yürüttüklerini kaydetti.

Yakın coğrafyada ve komşu ülkelerde yaşanan ve Türkiye’nin de bölge liderliği ile tamamlanan sürecin dışında tamamen ekonomik şartlarla marka ve ürün özelliklerinin belirleyici olduğu bir pazarda ilgi görüyor olmanın kendilerini cesaretlendirdiğini ve kendilerine olan güvenlerinin arttığını söyleyerek, bu ülkelerde tek belirleyici etkenin markanın kalitesi olduğunun altının çizilmesi gereken bir unsur olduğunu kaydetti.
 
İKİ ÖNEMLİ AR-GE PROJEMİZ VAR

İki önemli AR-GE projelerinin olduğunu ifade eden  Hidrokon Genel Müdürü Memiş  Kütükçü;’’İlk olarak şu ana kadar Türkiye’de yapılmamış olan komple yürüyüş aracıyla birlikte teleskopik mobil vinç projesini başlattık. Uluslar arası standartlara uygun 100 tonluk aracıyla birlikte bir vinç projesi. Şu anda çalışılan ürünün 2012’de ilk portatifi tamamlanacak olan makine ile birlikte Hidrokon yeni ürün sekmen tine girmiş olacak. İkinci projemiz de insan kaldırma platformları. Bu konuda 16 metre ile 45 metre aralığında ilk üretime başladık. Daha önce hiç üretilmeyen en üst lig olan 70 metre yüksekliğinde insan kaldırma platformu yapmaya karar verdik. 70 metre platformları Dünyada yaygınlaşmakta olan rüzgâr enerjisi grubundaki rüzgar tribünlerinin bakım ve onarımında kullanılan, personel çıkarabilecek olan insan kaldırma platformları. 70 metrelik insan kaldırma platformlarının maksimum taşıyabileceği  ağırlık 500 kg. Daha küçük ölçeklilerde 350 kg. daha küçük ölçeklilerde ise 250 kg. taşıma kapasitesi var. Bunların haricinde binaların dış cephe temizliğinden tutun her türlü endüstriyel tesislerde 33 metreden yükseğe insan kaldırılmasına ihtiyaç varsa bu tür cihazların kullanılması kanuni zorunluluktur. Ülkemizde bu kanuni zorunluluk algılaması hem kullanıcılar açısından hem işletmeci açısından yeni algılanır hale geldi. Ülkemizde vinç ürününün denetimleri de ciddi olarak yapılmamaktadır’’ dedi.

ELLE TUĞLA İNDİREN İNSAN ARTIK GÖRMEYECEĞİZ

Türkiye’de Hidrokon’un yıllık üretiminin yaklaşık Türkiye pazarının 4’de biri civarında olduğuna dikkat çeken Kütükçü, eğer bir araç bir yük taşıyacaksa artık bu taşama işinin insan marifeti ile değil makine ile yapılması gerektiğini vurguladı. Türkiye’de tuğla, briket, beton parkelerin artık el ve insan marifeti ile yüklemeye konulmayacağını, makinelerin kaldırılması gerektiğini, böylelikle sektördeki gelişmişliğin de ortaya konulacağının altını çizdi.

KDV FİYATI 3 AY GECİKMELİ OLARAK UYGULANDI

Vinç sektörünün 3 temel sorunu olduğunu dile getiren Hidrokon Genel Müdürü Memiş Kütükçü;’’ Yatırımcılar yüksek maliyetli makinelere bel bağlamak istemediklerinden kendi hizmet üretimleriyle karşılamak isterler. Dolayısıyla bütün Dünyada bu tür makineler genelde finansal kiralama yöntemiyle alınır, satılır. Biz de 31 Aralık 2007’ye kadar bu sektörde finansal kiralama yöntemi en yaygın satın alma yöntemi idi. Ne zaman ki Bakan Kemal Unakıtan KDV’leri aslına çıkararak, ertesi gün yayınlandığında zarara uğramaya başladık. Ülkemizde krizi en yoğun yaşayan sektörlerden birisi de vinç sektörüdür. Nedeni yatırım malı üretiliyor olması. Türkiye çok güçlü krizden geçti. Krize karşı Hükümet krizi önleyici tedbirler aldı. Bu tedbirler çerçevesinde bazı makinelerin KDV’leri %8 oranında geçici bir dönem için düşürüldü. İlk bu karar alındığında vinçler bu kararın dışında tutuldu. 3 ay gecikmeli olarak bizim ürünlerimizde uygulamaya alındı. Burada çifte standart var. Bizim itirazımız onlara uygulanan bu teşvikin aynı oranda neden bize uygulanmadığı. Bu uygulama tüm yatırım üreticilerine uygulanmalı. Bunların yatırımında KDV teşviki alıcı açısından çok ciddi bir avantaj oluşturuyor. Maliye’nin bu konuda gayri resmi olarak sektör büyüklüğümüzün bu denli teşvik uygulamasına yeterli olmadığı görüşünde idi. Biz o mantığı şiddetle reddediyoruz. Sektörler teşvik edilirse büyür. Hidrokon olarak yaptığımız yatırımların teşvik edilmesini talep ediyoruz’’ dedi.

VİNÇ SEKTÖRÜNÜ DENETLEYEN MEKANİZMA YOK

Önemli sorunlardan birisinin de Türkiye’de sanayici, üretici ve girişimcilerin sektörlere çok hızlı giriş, çıkış yaptığını, bu konu sanayi toplumu üzerinde engel yarattığını, sektörden bilinçsizce, kontrolsüzce yapılan giriş ve çıkışları denetleyen bir mekanizmanın olmadığını kaydederken, vinç sektöründe iki çırak ve bir ustanın ‘ben de vinç yapıyorum’ dediği zaman bu konuda de firmanın yeterliliğini, firmanın teknik kapasitesini, kabiliyetini, yüksek risk içeren bir ürün olup olmadığına karar verecek yetkili bir merciinin olmadığından yakındı.

Bir ara ‘vinç üretiyorum’ diyen 40’ın üzerinde firma varlığından bahseden Kütükçü, bu firmaların sadece sektöre değil Konya’ya da zarar verdiğini ifade ederken, firmanın zarar edince vinçlerin merdiven altı vinçlere dönüştüğünü ve Konya’ya en kötü zararı verdiklerini dile getirdi. 

Hidrokon vinç olarak en önemli sorunlarından birisi de 2004 yılında Türkiye’nin AB’ye uygun üretim için bir milat başlattığını ama aradan tam 7 yıl geçmesine rağmen daha vinç sektöründe piyasa denetim gözetimi uygulamasının başlamadığını ifade eden Hidrokon Genel Müdürü Memiş Kütükçü;’’Halbuki Sanayi Bakanlığı’nın Sanayi İl Müdürlükleri vasıtasıyla bu tür sektörlerde piyasa denetim ve gözetim yapma sorumluluğu var. Çok ciddi bir mecrubiyet. Bakanlık sanayicilerimizin esnek geçiş yapması, yumuşak geçiş yapması büyük oranda mağduriyetlerin oluşmaması adına bu denetimleri sürekli erteledi. Ancak bu sektöre denetimleri ertelemek çok büyük zarar vermiştir. Asansör piyasasında bu denetim ciddi bir şekilde uygulandı. Çünkü onun da işlevi insan kaldırmak. Biz de çok ciddi tonajda yükler kaldırıyoruz. Biz de insan kaldırma platformları ile insan kaldırıyoruz. 40 metrelere insan kaldırıyoruz. Vinç sektöründeki en önemli sıkıntılardan bir tanesi de Türkiye’de trafik kanunu en son 13.10.1983’de çıkarıldı. Türkiye’de vinç sektörünün başlangıç tarihi yaklaşık 20 yıldır. Dolayısıyla trafik de dolaşan bu makinelerin ölçütleri ve nasıl dolaşması gerektiğine dair bir boşluk yok. Bu konuda Sanayi Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı bu konu ilgili çalışmalar yürütmelidir. Çünkü bunların içinde bir grup var ki, kamyonlara monte ediliyor, kendi üstünde yük de taşıyor buna özel amaçlı vinçli kamyon deniyor. Ancak bu tür vinçlerin biraz daha kapasitelerini geçtiğiniz zaman bu büyüklüğe çıkan vinçler daha profesyonel hale geliyor. Bunlar kamyonlara monte edildiği zaman kamyonlar bunların sadece kendisini taşıyabiliyor. Bunun dışında başka bir fonksiyonu yok’’ dedi.

AĞIRLIĞIN 32 TONU GEÇERSE TRAFİKTE KARAYOLLARINDAN İZİN ALINACAK

Karayolların kamyonlara kullandırdığı azami ağırlığın 32 ton olduğunu ama bu araçlara verilen 2 türlü donenin var olduğunu ifade ederken bunlardan birinin azami yüklü ağırlık, birisinin de katar ağırlığı  (Azami yüklü ağırlık: Benim aracı yolda bu kadar yük taşır diyor) olduğunu aktaran Kütükçü;’’Katar ağırlığı ise arkaya bir römork taktığınız takdirde azami ağırlık ve römork ağırlığı ile birlikte aracın ne kadar kapasitesinin olduğunu öğreniyoruz. Çünkü biz değişken ağırlık yüklemiyoruz arabaların üzerine .Standart bir yük  var. O yükü taşıyan bir makine var. Buna bölünmez yük deniyor. Sanayi Bakanlığı bize bu konuda bir yetki verdi‘Araçların azami yüklü ağırlığı ile katar ağırlığı değerlerinden hangisi düşük ise aracınıza düşük olan rakama kadar yükleme yapabilirsiniz’ Şimdi biz buna göre yük yüklüyoruz araçlara. Ama Karayolları diyor ki, senin ağırlığın 32 tonu geçerse her trafiğe çıkışında izin alınması gerekir. Çünkü 32 tonu geçen araçlar izne tabi olarak trafiğe çıkabilirler. Bölünmez yük kavramı ile ilgili bir araç kanununun Karayolları tarafından çıkarılması lazım. Yasal boşluğun doldurulması gerekir’’ dedi.
 
 
 RAMAZAN DÜŞÜNCELİ/ HABERKONYA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.