Galatasaray "es"ti geçti
Yayınlanma:
Arena'daki 'rahmetle anma'larda bu bu hafta sıra Jupp Derwall'deydi. Alman hocayı sadece Sarı-Kırmızılıların değil bütün memleket futbolunun anması gerekiyor; her statta ve her fırsatta...
Terim, dün akşam da Engin Baytar’a oynadı. Maça ‘sorunlu
çocuk’la başlayan Terim’in oyun şablonu, açıklarının çizgiden ziyade içeriye dönük pozisyon almalarıyla 3-5-2’yi andırmıyor değildi. Buna karşın Kazım’a da Quaresma rolünü biçmişti ki bu oyuncu sık sık kanat değiştirmekte beis görmedi... Maça Aslan’ın eski gözağrısı Skibbe’nin takımı daha etkili başladı.
çocuk’la başlayan Terim’in oyun şablonu, açıklarının çizgiden ziyade içeriye dönük pozisyon almalarıyla 3-5-2’yi andırmıyor değildi. Buna karşın Kazım’a da Quaresma rolünü biçmişti ki bu oyuncu sık sık kanat değiştirmekte beis görmedi... Maça Aslan’ın eski gözağrısı Skibbe’nin takımı daha etkili başladı.
Öyle ki 7’de önce Mehmet Yıldız, akabinde de Kamara, altıpasta tek pozisyonda iki gol vuruşu harcadı. 10’da yine Kamara’nın, 30 metre elini kolunu sallayarak sürdüğü topu auta gitse de Terim’in kabul edeceği bir durum değildi bu. 23’te bir duran top Aslan’ın ağzına tadını buldurdu. Selçuk’un kestiği ortayı esasen İvesa almalıydı. O almayınca da Zan’a kafayla topu filelerle buluşturmak düştü: 1-0. Golle birlikte Galatasaray’ın iştahı kabardı. 25’te Engin şandelledi ama Selçuk’un rövaşata denemesi başarısızdı. 26’da ise Melo, cepheden İvesa’nın üzerinden aşırtamadı. Bu dakikalarda Terim’in soyunma odasında tahtaya yazdıkları sahaya yansıyordu: Uç adamlarının içeriye kat ederek yarattığı pozisyonlar ve güzel derin toplar vs... Konuk da, bir duran topla kendine geldi. 36’da Kamara’nın direkte patlayan kafası Es-Es’i oyuna döndürdü.
İkinci yarıya Skibbe, daha çok öne çıkacağının işaretlerini verirken 2. gol heves kırıcı oldu. Balta’nın önce kaleci sonra da direğe takılan şutunu Pitbull’un ağlarla buluşturması zor olmadı. Bu gol aynı zamanda Aslan’ın lig tarihindeki 2999. golüydü. Şimdi herkes 3000. golü atıp tarihe geçmek istiyor ama 2999. gol daha sempatik görünüyor bana... 57’de Mehmet Yıldız’ı oyundan alan Skibbe, sadece 4-2-3-1’ndeki ‘1’e Kamara’yı çekip daha atletik hale getirdi o kadar. Son çeyrekte de aldığı Pele de gidişata olumlu tesir etmedi. 76’da Riera’nın sol çaprazdan vuruşunu İvesa’nın çıkartması gol kadar güzeldi.
İkinci devre Eskişehir’in düşük olan topla oynama yüzdesi biraz olsun arttı. Bu da bize Galatasaray’ın defansif oyununu test etme şansı verdi. Bu anlamda skorun da rahatlığıyla Aslan, olumlu sinyaller verdi. Özgüven kazandığında Aslan’ın hakikaten sahaya yayılışı da oyuna hükmedişi de bir başka oluyor. Hücum oyuncuları tehlikesiz bölgede kaptırdıkları topları bile kovalar hale geliyorlar ki bu da Terim’in rüyalarını süsleyen bir oyun yapısı. Şimdi Galatasaray’ın ‘iç güzelliği’ne bir de ‘dış güzellik’ katması gerekiyor. Sadece Arena’da kazanmak yetmez...
Spor
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.