'Çılgın Konyalı' çiftçileri zorluyor
Yayınlanma:
Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü'nde "Çılgın Konyalı" adı verilen biçerdöver, hububat ekilen Çeçen Adası'na nakledildi.
Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü'nde "Çılgın Konyalı" adı verilen biçerdöver, hububat ekilen Çeçen Adası'na hasat için bu yıl da duba üzerinde tehlikeli bir yolculuğun ardıdan nakledildi.
Beyşehir Gölü'ne kıyısı olan Gölkaşı köyünde yaşayan ve hububat ekimi yapan çiftçiler, yerleşim merkezine 3 kilometre mesafedeki Çeçen Adası'nda ektikleri arpanın olgunlaşıp hasat zamanının gelmesi üzerine köye getirilen biçerdöver, ekimin yapıldığı adaya göl sularında duba üzerinde tehlikeli bir yolculuktan sonra götürüldü. Biçerdöver tablası, Çeçen Adası'na karşı köyden bir traktör ve bir duba vasıtasıyla 3 ayrı yolculuğun ardından nakledildi.
Biçerdöverin duba üzerinde gölde yüzdürülürken devrilmemesi için Gölkaşı köyü kıyılarında önce titiz bir hazırlık çalışması yapıldı. Biçerdöver kıyıdaki su içerisinde önce demir duba üzerine çıkarıldı, ardından dengeli bir şekilde yerleştirilmesi için büyük bir çaba harcandı. Dubanın içerisine yerleştirme esnasında dolan sular ise kovalar ve dalgıç pompa yardımıyla tahliye edildi. Elde metreler vasıtasıyla yapılan ölçümün ardından dengenin tam olarak sağlandığının anlaşılması üzerine Çeçen Adası'na yolculuk için start verildi.
Üzerinde yaklaşık 8 ton ağırlığındaki biçerdöver yüklü demir duba, motorlu iki balıkçı teknesi tarafından su içerisinde çekilerek gölde yüzdürülmeye başlandı. Gölün en durgun ve dalganın olmadığı sabahın erken saatlerinde gerçekleştirilen yolculuk esnasında, biçerdöverin yakınından geçen balıkçı tekneleri ise sürekli olarak yavaş geçmeleri, dalga oluşturmamaları konusunda çiftçiler tarafından uyarıldı. Yaklaşık yarım saat süren yolculuğun ardından biçerdöver hasat yapacağı adaya devrilmeden ulaştırıldı.
Duba üzerinden indirilerek adaya çıkarılan biçerdöverin adada yaklaşık 3 gün sürmesi beklenen bir hasat yapacağı kaydedildi.
"BİÇERDÖVERİ TEMİNAT VERİP YÜZDÜRÜYORUZ"
Adada ekimi gerçekleştiren çiftçi Ali Çimendir, geçen yıl buğday ektikleri alanda bu yıl arpa ekimi yaptıklarını söyledi. Beyşehir Gölü'nde biçerdöver yüzdürerek tarımsal faaliyet icra etmenin oldukça zor ve meşakkatli bir iş olduğunu belirten Çimendir, "Biçerdöver temin etmek zor oluyor. Herkes adaya çıkmıyor. Göle devrilmesi halinde teminat ve güvence verince gelip biçime başlıyorlar" diye konuştu.
Beyşehir Gölü sularının bu yıl yükselince geçen yıllara göre daha çok bir tedirginlik yaşadıklarını ifade eden Çimendir, "Su seviyesi düşük olduğunda rüzgar çıksa da dalgalanma olmuyor. Ancak, sular yükselince rüzgar çıktığı zaman dalgalanma oluyor, bu da işimizi güçleştiriyor. Yani suların yükselmesi herkes için sevindirici olsa da bizim için dezavantaj bir durum yaratıyor. Dünyada biçerdöver yüzdürülerek böyle bir tarımsal faaliyetin yürütüldüğü bildiğim kadarıyla başka bir yer yok. Kendi imkanlarımızı zorlayarak bu adada üretim yapmaya çalışıyoruz. Duyan, gören herkes hayretler içerisinde kalıyor ama böyle zorlu bir faaliyeti yaptığımız için de takdir ediyorlar. Biçerdöver adada 3 gün kalacak ürünü adadan köye yine duba üzerinde hasattan sonra çekmemiz ise yaklaşık 15 gün devam edecek" dedi.
Çiftçi Aytekin Navruz da Beyşehir Gölü'nde suların yükselmesi neticesinde adada yapılacak üretim alanının darlığına dikkat çekti. Daha öncede adada 170-180 dönüm yer ekerken, şu anda 130-140 dönüm bir alanın ekime müsait halde olduğunu ifade eden Navruz, "Ekim alanımız daraldı. Bu sene arpa mahsulünden 150 ton ürün bekliyoruz" diye konuştu.
Çiftçi Aytekin Navruz da Beyşehir Gölü'nde suların yükselmesi neticesinde adada yapılacak üretim alanının darlığına dikkat çekti. Daha öncede adada 170-180 dönüm yer ekerken, şu anda 130-140 dönüm bir alanın ekime müsait halde olduğunu ifade eden Navruz, "Ekim alanımız daraldı. Bu sene arpa mahsulünden 150 ton ürün bekliyoruz" diye konuştu.
"ÇILGIN KONYALI"
Gölde gerçekleşen ilginç biçerdöver yolculuğu hakkında da konuşan Navruz, bu faaliyetin tarihçesi ile ilgili, "Çeçen Adası'nda yaklaşık 20-25 yıldır tarımsal faaliyet yapılıyor. Bizim bu adada beşinci hasadımız. Burada yapılan çiftçilik diğer yerlere göre daha zor ve maliyeti yüksek. Adanın sahipleri var ve 15 yıllığına ekmek için burayı kiraladık. Önceden burada biçerdöver çıkamadığı için atlarla hasat yapılıyormuş. O yüzden makine ile biçip patoz atılıyormuş. Daha sonra tahta sallarla ilk biçerdöver yüzdürülmüş ama onun bayağı riskli olduğunu anlatıyorlar. Bu duba yapılıp ada sahibine geçince ondan da bize geçti. Demir olduğu için tahta sal gibi kıyıya yaklaştığında kırılma riski yok. Bu yıl beşinci yılımız Allah'a şükür kaza atlatmadık ama köyümüzün aşağı tarafında bir adası var, daha önce duba üzerinde bir traktör suya düşürülmüş. O yüzden çok riskli bir iş ve bu yolculuk. Suya düşürdüğünüzde çıkarması problem belki de çıkarılamayabilir. O yüzden yüzdürülmeden önce dengeyi çok iyi sağlamamız lazım. Bu dubayla 12 ton ağırlığına kadar yük taşıyabiliyoruz. Bu adanın aslında kendi biçerdöveri var ama yeni teknoloji olmadığı ve çok eski olduğu için 15 günde hasadı çıkaramadığı için daha kısa sürede hasadın gerçekleşmesi için yeni teknoloji olan bir biçerdöveri getirip götürmek zorunda kalıyoruz" şeklinde konuştu.
Bu yıl arpa ekilmesi nedeniyle hasat tarihini öne çektiklerini de ifade eden Navruz, "Köyümüzde ve bölgemizde daha biçerdöverler hasadı başlamadı. Erken olgunlaşan bir arpa cinsi ektiğimizden hasada daha erken başladık" dedi.
Biçerdöver sahibi Muhammet Gülcan ise adaya bu yıl da biçerdöver çıkarmanın yine kendilerine kısmet olduğunu dile getirirken, "Geçen sene adaya geçirdiğimiz için bu sene rahattık ama suların yükselmesi nedeniyle biraz tedirginlik oldu. Biçerdöverimizin önüne ilk hasattan sonra 'Çılgın Konyalı' diye yazdık. Bundan sonra su, deniz fark etmez, neresi olursa biçerdöverle hasat yapmaya gidebiliriz" diye konuştu.
Ekonomi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.