CHP'ye usulsüzlük şoku!
CHP'nin hesaplarında ''usulsüzlük olduğu'' iddiasıyla açılan davada, partinin eski Saymanı Mahmut Yıldız, Muhasebe Müdürü Ertuğrul Kaya ve muhasebe görevlisi Ersin Şenol'un, 1 yıl 3 aydan 13 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
Ankara 14. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın bugünkü duruşmasına, sanık Mahmut Yıldız'ın avukatı Senem Yılmaz, sanıklar Ertuğrul Kaya ve Ersin Şenol'un avukatı İlsu Çatak ile Hazine avukatı Nermin Numanoğlu katıldı.
Avukat Yılmaz ve Çatak, dava konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etti. Cumhuriyet Savcısı İsmail Karademir, Anayasa Mahkemesinin, siyasi parti mali denetimine ilişkin kararının kesin nitelikte olduğunu belirterek, sanık avukatlarının bilirkişi incelemesi yapılması taleplerinin reddine karar verilmesini istedi.Yargıç Selçuk Ergişi, ara kararında, bilirkişi incelemesi yapılması yönündeki taleplerin reddini kararlaştırdı.Hazine avukatı Numanoğlu, daha önceki beyanlarını tekrar ederek, sanıkların cezalandırılmalarını talep etti.
-SAVCININ ESAS HAKKINDAKİ GÖRÜŞÜ-
Cumhuriyet Savcısı İsmail Karademir, esas hakkındaki görüşünü mahkemeye sundu. Savcı Karademir, sanıklar Mahmut Yıldız, Ertuğrul Kaya ve Ersin Şenol'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 155/2. maddesinde düzenlenen ''güveni kötüye kullanma'' suçundan 1 yıldan 7 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Savcı Karademir, sanıklar Yıldız, Kaya ve Şenol hakkında, cezada dörtte birinden dörtte üçe kadar artırım öngören TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanmasını da istedi.
Yıldız ve Kaya hakkında ayrıca 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 113. maddesi uyarınca 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası talebinde bulunuldu.
Savcı Karademir, sanıklar hakkında, ''Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını'' düzenleyen CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasını talep etti.
Karademir, sanıklar Yıldız, Kaya ve Şenol'un ''özel belgede sahtecilik'' suçundan ise beraatlarına karar verilmesini istedi.
Sanık Mahmut Yıldız'ın avukatı Senem Yılmaz, esas hakkındaki görüşe katılmadıklarını belirterek, Anayasa Mahkemesinin kararının CHP'nin tüzel kişiliğiyle ilgili olduğunu ve bilirkişi raporunun parti tüzel kişiliğiyle ilgili verildiğini kaydetti.
Yılmaz, ''Bu itibarla Anayasa Mahkemesinin kararlarının müvekkili bağlamadığını düşünmekteyiz. Aksi düşünce, herhangi bir inceleme yapılmadan ve delil toplanmadan müvekkilin mahkumiyetini gerektirmektedir. Bu da hukuk kurallarına aykırıdır'' dedi.
''Mükerrer kayıtların sehven yapıldığını ancak mükerrer bir ödemenin söz konusu olmadığını'' savunan avukat Yılmaz, evraklarda da herhangi bir tahrifatın yapılmadığını ileri sürdü.
Siyasi partilerde defter-i kebir tutulmasının zorunlu olmadığını kaydeden Yılmaz, yevmiye defterinin ise hangi tarihte onaylatılacağı hususunda mevzuatta bir hükmün de bulunmadığını söyledi.
Yılmaz, ''güveni kötüye kullanma'' suçunun ise kasıtla işlenen bir suç olduğunu belirterek, müvekkili Mahmut Yıldız'ın kasıtla hareket ettiğine dair dava dosyasında herhangi bir delil bulunmadığını kaydetti.
Sanıklar Ertuğrul Kaya ve Ersin Şenol'un avukatı İlsu Çatak da esas hakkındaki görüşe katılmadıklarını ifade ederek, esas hakkındaki savunmalarını hazırlamak ve Anayasa Mahkemesinin 20 Mart 2010 tarihinde yayımladığı kararını mahkemeye sunmak üzere süre talep etti.
Yargıç Ergişi, avukat Çatak'a esasa ilişkin savunmasını hazırlamak ve mahkemeye belge sunmak üzere süre vererek, duruşmayı erteledi.
-İDDİANAMEDE İSTENEN CEZALAR-
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Anayasa Mahkemesinin, CHP'nin hesaplarında ''usulsüzlük olduğu'' iddiasıyla yaptığı suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturmada, partinin eski Saymanı Mahmut Yıldız, Muhasebe Müdürü Ertuğrul Kaya ve muhasebe görevlisi Ersin Şenol hakkında dava açmıştı.
İddianamede, 2004 yılı Genel Merkez giderlerine ilişkin Ersin Şenol, Ertuğrul Kaya ve Mahmut Yıldız'ın, TCK'nın 155/2. maddesinde düzenlenen ''güveni kötüye kullanma'' ve TCK'nın 43. maddesi uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmaları talep edilmişti.
Sanıkların, 2005 yılı Genel Merkez giderleriyle ilgili TCK'nın 155/2. maddesi ile ''özel belgede sahtecilik'' suçunu düzenleyen TCK'nın 207. maddesi ve TCK'nın 43. maddesine göre ayrı ayrı cezalandırılmaları istenmişti.
Davanın iddianamesinde, 2004, 2005 ve 2006 yıllarına ilişkin ''2820 sayılı Yasa'nın 60. maddesine göre usulüne uygun kayıtların tutulmaması, yevmiye defterinin zamanında tasdik ettirilmemesi, defter-i kebire sayfa numarası verilmemesi ve hiç tasdik ettirilmemesi nedeniyle'' Yıldız ve Kaya'nın, TCK'nın 37. maddesinin yollamasıyla 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası'nın 113. maddesi uyarınca üç kez ayrı ayrı cezalandırılmaları talebinde bulunulmuştu.
AA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.