Cevabı bizim ablalar verecek

Başbakan Tayyip Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen 'Kadın ve Demokrasi Buluşması'nda kadınlara seslendi. Devlet içindeki paralel örgütlenmeye ve muhalefete tepki gösteren Erdoğan, özetle şunları söyledi:

Hiç kimsenin bu vatan toprakları üzerinde ameliyat yapmasına müsaade etmeyeceğiz. Kasetler, montajlar, iftiralar bu ülkenin birliğini, dirliğini bozamaz, buna asla göz yummayız. Son 2 yılda Türkiye'de 509 bin 516 kişinin telefonları dinlenmiş. Bunların ne kadarının hukuki dinlendiği, ne kadarının keyfi dinlendiği bilinmiyor. İşte bu paraleller, bu hainler kayıtları sildikleri için izleri yok. Artık bu kayıtları dinleyenlerin dönemi 30 Mart akşamı farklı bir şekilde inşallah sona erecek. Çünkü bu casusluktur ve bu casusluğun hesabı çok ağırdır. Hiç merak etmeyin Türkiye'de de bunun hesabı sorulacaktır.

ROTAMIZI MİLLET ÇİZDİ

Hiç kusura bakmasınlar bu ülkeyi artık manşetler yönetmiyor. Bu ülkeyi artık holding patronları yönetmiyor. Bu ülkeyi Pensilvanya'daki çiftliğinde oturup buraları karıştıran fitneciler de yönetmiyor. Kapılara gelen ablalar olabilir bizim ablalarımız burada. Çünkü bu ülkeyi millet yönetiyor. Siz yönetiyorsunuz ve her zaman da millet yönetecek. Bizim rotamızı siz çizdiniz. Biz de o istikamette gideceğiz. Sizlerle birlikte gideceğiz.

CEVABI BİZİM ABLALAR VERECEK

Kapılara bazı ablalar gelebilir. Bizim ablalarımız onlara gereken cevabı verecektir, ben buna inanıyorum. Yurtlarda, evlerde kızlarımıza gece beddua seansları yaptırıyorlar. Şahsıma, eşime, kızlarıma beddualar ettiriyorlar. Bazı illerde kızlarımız yanımıza geliyor. 'Bizi bu beddualara katılmadığımız için yurttan atıyorlar' diyorlar. Ben de onlara şunu söyledim, asla mahsun olmayın, üzülmeyin. Hanginizi atıyorlarsa hemen bize müracaat edin Kredi Yurtlar Kurumu'nun yurtlarına sizi yerleştireceğiz. Bu zulmün karşısında Türkiye Cumhuriyeti Devleti gücünü ortaya tam manasıyla koyacaktır.

KAÇACAK DELİK ARARSINIZ

Çıkmışlar o bildik türkülerini söylüyorlar. 'Tek adam' 'Diktatör' demeye başladılar. Ey Kılıçdaroğlu, ey Bahçeli! Ben diktatör olacağım, siz bana bu şekilde hakaret edeceksiniz, mümkün mü? Diktatörün olduğu yerde böyle konuşabilir misiniz? Kaçacak delik ararsınız. İstediğin hakareti yapacaksın, bundan daha büyük hürriyet olur mu? Buradan 'Tek adam' diyenlere, 'diktatör' diyenlere sesleniyorum. Seçime 22 gün var. 22 gün sonra sandık ortaya gelecek. Buyurun devirin o diktatörü.

GÖĞSÜMÜ SİPER EDERİM

Bizim gündemimizde 30 Mart var ama bunlar maalesef, Pensilvanya'yı da yanlarına aldılar, yandaş basın, seçim görmüyor, 30 Mart'ı görmüyor. Diktatörlükten, tek adamlıktan bahsediyorlar. Ülkemin ulusal güvenliğine, istiklaline, birliğine, bütünlüğüne, istikrarına, huzu-runa karşı saldırı varsa ben ona göğsümü siper ederim.

Millet ihaneti affetmez

Türkiye'deki tüm vatandaşlarından özellikle hanımlardan sandığa sahip çıkmalarını rica eden Erdoğan, 'Dün olduğu gibi sandıktan umudunu kesip, sandık dışı yollara tevessül edenler var. İşte bunların karşısında hanım kardeşlerimin duracağına inancım var. Unutmayın, merhum Menderes'e ne yaptılarsa bugün de bize aynısını yapmak istiyorlar. Bu millet bir kez daha sandığı vermez. İhaneti asla cevapsız bırakmaz' dedi.

Şiddete sıfır tolerans

Türkiye'nin ve tüm dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü tebrik eden Başbakan Tayyip Erdoğan, '8 Mart'ın barışa, dostluğa, kardeşliğe, dayanışmaya vesile olmasını yürekten temenni ediyorum. Öncelikle bu muhteşem salondaki tüm hanım kardeşlerimizin kadınlar günü kutlu olsun. Türkiye'nin 81 vilayetinde tarlalarda, atölyelerde, fabrikalarda, hastanelerde, okullarda, kamu ve özel sektörde evlerinde çalışan kadınlara emeklerinden dolayı şahsım ülkem ve aziz milletim adına teşekkür ediyorum' dedi. Erdoğan, 'Annelere olan sevgim çok çok fazla, aşırı. Kadına olan saygım birinci derecede oradan geliyor. Çünkü annenin acısı başka, o katlanılır gibi değil. Bırakın elini öpmeyi, onun ayaklarının altı öpülür diyorum. Bizim dinimizde cennet annelerin ayakları altında, babaların değil. Cennetin kendisi de orada, kokusu da orada. Kadına şiddet… Böyle bir şeyi kabul etmek asla mümkün değil. Onun için sıfır tolerans dedik' diye konuştu.

Aydın'ın zor anları

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Yrd. Doç. Dr. Sare Aydın zor anlar yaşadı. Konuşması sırasında sesi kısılan ve öksüren Aydın, su içerek sesini düzeltmeye çalıştı. Aydın, özür dileyerek, 'Heyecanıma ve sizlerle birlikte olmaktan duyduğum sevince verin' ifadelerini kullandı.

Yalan olur da bu kadar olmaz

CHP'nin Genel Başkanı'nın önceki gün 'Başörtüsü sorununu ben çözdüm' dediğini hatırlatan Başbakan, 'İnandınız mı? Tarih 9 Şubat 2008. MHP ile birlikte başörtüsüyle ilgili parlamentoda, kızlarımızın üniversiteye başörtülü gitmesine yönelik bir anayasal değişiklik, bir düzenleme yaptık. Neticesinde 411 kabul ile parlamentodan bu çıktı. CHP bunu AYM'ye götürdü. Ve maalesef AYM CHP'nin arzusu istikametinde karar verdi. Ama ardından biliyorsunuz referandum oldu. Referandumda yüzde 58 ile millet bu işin önünü açtı. Mahmut Tanal başörtüsünün iptali için Danıştay'a başvurdu. Danıştay bu başvuruyu reddetti. Şimdi çıkmış utanmadan, sıkılmadan 'Bu işi ben hallettim' diyor. Kargalar bile güler ya... Yalan olur da bu kadar olmaz. Onun için akşam başka, sabah başka' dedi.

Senaryo değil hepsi gerçek

AK Parti'nin yerel seçimler için hazırladığı 'ben lafa değil icraata bakarım' konseptli reklam filmleri büyük beğeni topladı. Yaklaşık bir haftadır televizyonlarda yayınlanan ve toplumun her kesiminden insanları kapsayacak şekilde hazırlanan filmler seçim vaatleri anlayışını da değiştirmiş durumda.

12 yıldır iktidarda bulunan AK Parti'nin reklam filmleri, bir senaryodan yola çıkarak değil de icraatlar üzerinden kurgulandı. Vatandaşların rol aldığı filmlerin çekimlerine ocak ayında başlanıldı ve filmler için Türkiye'nin birçok iline gidildi. Her biri ayrı hayat hikayelerinden oluşan 14 ayrı reklam filmi, video paylaşım siteleri ve sosyal medyada da yoğun bir şekilde paylaşılıyor.

HERKES RAHATLADI

Bitlis'teki Kuskunkıran Tüneli'nde çekilen reklam filminde, temeli 2004 yılında atılan ve 2012 yılında da hizmete giren Bitlis ile Van arasındaki Kuskunkıran Tüneli'ni kullanan kamyon şoförünün tünelden önce yaşadıklarını anlatıyor. Diğer bir filmde ise başörtüsü yasağından dolayı yurtdışında tıp okuyan, 2013'teki düzenlemeden sonra Türkiye'ye dönerek hizmet etmeye başlayan doktorun 'Ben başörtü yasağını kaldırana bakarım' mesajını veriyor.

Başbakan Erdoğan'ın yaklaşık 50 dakika süren konuşması sık sık alkışlarla ve tezahüratlarla kesildi. Konuşmalar sonunda Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'a kadınlara yönelik projeleri dolayısıyla ödül takdim edildi. Emine Erdoğan, ödülü aldıktan sonra 'Bu ödülle arkadaşlar teveccüh gösterdiler. Bu salonda ve dışarda benden daha çok hak eden yüzlerce, binlerce kadın var. Hepinizin adına bu ödülü alıyorum' dedi. Tören sonunda Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, salonu dolaşarak katılımcılara karanfil attı.