Cenevre'de İran krizi

Cenevrede İran krizi
Yılan hikayesine dönen İran'ın Cenevre-2 Konferansı'na katılımı konusu sonunda açıklığa kavuştu.

Suriye'deki krize çözüm bulmak amacıyla düzenlenecek Cenevre-2 Konferansı yarın İsviçre'nin Montrö kentinde toplanıyor. Mart 2011'de Suriye'de muhalefet hareketinin ve ardından silahlı mücadelenin başlamasından sonra yönetimle muhalifler arasındaki ilk yüz yüze temas olması beklenen konferansa saatler kala İran gerginliği yaşandı. Rusya'nın, bölgede Suriye konusunda aynı çizgide olduğu İran'ı da Cenevre-2 Konferansı için Montrö'de görmek için sarf ettiği çabalar sonuç verdi ve BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun yaptığı açıklamada, İran'ı konferansa davet ettiklerini bildirdi. Daha önce Cenevre-2 Konferansı için aralarında Türkiye'nin de yer aldığı 30 ülkeye davetiye gönderilmiş ancak Rusya ve ABD arasında anlaşma sağlanamadığı için İran'a davetiye gönderilmemişti.

GEÇİŞ HÜKÜMETİ SÖZÜ

Dün yaptığı açıklamada Ban, 'İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif bana, Cenevre-2 Konferansı'nın Cenevre-1'de kabul edilen bildiri temelinde ve bunun uygulamasına yönelik olacağını anladıklarına ilişkin teminat verdi. Müzakerelerin amacının Suriye'de karşılıklı rızaya dayalı tam yetkili bir geçiş hükümeti kurulması olduğu konusunda fikir birliğine vardık' dedi. İran'ın davete cevabı gecikmedi. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marzieh Afkham, ülkesinin Cenevre-2 Konferansı'na katılacağını açıkladı.

İRAN SON ANDA VAZGEÇTİ

İran'ın son anda konferansa davet edilmesine Suriyeli muhalifler tepki gösterdi. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK), 'Ban Ki-mun, İran'a davetini geri çekmedikçe ya da İran konferansa katılım şartlarını yerine getirmedikçe konferansa katılım kararımızı askıya aldık' açıklamasını yaptı. SMDK Sözcüsü Luey es-Safi, AA'ya yaptığı açıklamada, 'SMDK, İran'ın konferansa katılabilmesi için Suriye'deki birliklerini çekmesini ve Cenevre Bildirisi'ni resmi olarak kabul etmesini şart koşuyor' dedi. Suudi Arabistan da Tahran'ın katılmasına karşı olduklarını açıkladı. Ancak İran gece saatlerinde fikrini değiştirdi. İran'ın BM Daimi Temsilciliği Sözcüsü Ali Yousefi İran'ın ön şartları kabul etmeyeceğini ve Cenevre-2'ye katılmayacağını bildirdi. Yousefi, Twitter'dan yaptığı açıklamada, 'İran ön şartları kabul etmeyecek ve Cenevre-2'ye katılmayacak' ifadesini kullandı.

Cenevre-1'de kötü tecrübe

2012'de o zamanki BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan, 6 maddelik bir plan sundu. Bu doğrultuda ilan edilen ateşkes birkaç haftada bozuldu. 30 Haziran 2012'de BMGK'nın 5 daimi üyesi ile Türkiye, Katar, Kuveyt ve Irak'ın katılımıyla ilk Cenevre Konferansı düzenlendi. Yayımlanan 'Cenevre Bildirisi'nde çatışmaların sona erdirilmesi ve 'tam icra yetkilerine sahip bir geçiş hükümetinin' kurulması kararı alındı. Geçiş hükümetinin 'her iki tarafın da rızasıyla' kurulması öngörüldü ancak bu yapıda Esed'in bulunup bulunmayacağı belirsiz kaldı. Çin ve Rusya, Esed'in devreden çıkarılmasına karşı çıktı. İkinci Cenevre toplantısının tarihini beklerken, Şam'da yüzlerce kişinin öldüğü kimyasal saldırı düzenlendi. Bunun üzerine BMGK, Suriye'nin kimyasal silahlarının imhası için karar aldı.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile 26 Eylül 2013 tarihinde New York'taki BM Genel Kurul toplantıları sırasında bir araya gelmişti.

Konferans günlüğü

BM'nin düzenlediği konferansa BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesi, Arap Birliği, Avrupa Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Cezayir, Brezilya, Kanada, Danimarka, Mısır, Almanya, Hindistan, Endonezya, Irak, İtalya, Japonya, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Fas, Norveç, Umman, Katar, Suudi Arabistan, Güney Afrika, İspanya, İsveç, İsviçre, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye gibi ülkeler katılacak. BM ilk olarak 30'a yakın ülkeyi konferansa davet etmişti ancak daha sonra bu sayı 40'a kadar yükseldi. Konferansa 23 Ocak'ta bir günlük ara verilecek. 24 Ocak'ta Cenevre'de BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El-Ahdar El-İbrahimi başkanlığında Suriyeli tarafların müzakereler için masaya oturması bekleniyor. Konferans, Suriye'de yaklaşık üç yıldır süren, 150 bin kadar kişinin hayatına mal olan, 9,5 milyon kişinin de yerlerinden olmasına neden olan iç savaşın sona erdirilmesini sağlayacak siyasi çözümün bulunmasını amaçlıyor. Bunun için Suriye'de bir geçiş hükümetinin kurulmasına yönelik sürecin başlatılması hedefleniyor.

Beklentiler zayıf

Cenevre-2 Konferansı, Mart 2011'de Suriye'de muhalefet hareketinin ve ardından silahlı mücadelenin başlamasından sonra yönetimle muhalifler arasındaki ilk yüz yüze temas olması bakımından önem taşıyor. Konferans, ABD tarafından Suriye halkının ve devrimin amaçlarına ulaşması için fırsat olarak değerlendirilmişti. Ancak konferansta çözüme yönelik 'somut adımlar atılması' ve iki tarafın da mutabık kalacağı 'ciddi bir ilerleme' elde edilmesi şu an için oldukça zor görülüyor. Bunun en baştaki nedenlerinden biri muhaliflerin Cenevre Bildirisi'nde belirtilen geçiş sürecinde ve Suriye'nin geleceğinde 'içinde Esed olmayan bir yapı' istemesi, Esed'in ise iktidarı bırakmamakta direnmesi. Bu arada ABD, İran'ın Cenevre Bildirisi'ni kabul etmediği müddetçe Cenevre-2'ye katılımına kesinlikle karşı duruyordu. Rusya ise, başından bu yana Suriye'de rejimi destekliyor.

Muhalefet: Esed çekilmeden asla

İstanbul'da yaptıkları oylamada Cenevre-2 Konferansı'na katılma kararı alan Suriyeli muhalifler, ülkenin geleceğinde Esed veya yakın çevresinin bulunmamasında ısrarlı ve yönetimin yargılanmasını talep ediyor. SMDK, Suriye'de kapalı olan insanı yardım koridorlarının açılmasını, özellikle Doğu Guta ve Hums bölgelerine acil insani yardımların ulaştırılmasını, başkent Şam ve çevresindeki yerleşim birimlerindeki ablukanın kaldırılması ve rejim güçlerinin bombalama eylemlerinin sonlandırılmasını istiyor.

Koltuğunu kimseye bırakmıyor

Suriye yönetimi, Cenevre-2 Konferansı'na katılacağını kasım ayında ilan etti ancak Cenevre'ye gidecek heyetin konferansa 'iktidarı birine devretmek' için gitmediğini bildirdi. Konferansa günler kala açıklama yapan Esed de 'iktidarı bırakmayacağını' yineledi. Esed yönetiminin varılacak bir anlaşmanın Suriye'de halkın oyuna sunulmasını talep etmesi bekleniyor. Ancak Suriye'deki şartlar göz önünde bulundurulduğunda böyle bir oylamanın nasıl yapılacağı konusu soru işaretlerine neden oluyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.