Bu yaştan sonra çocuklara biberon vermeyin
Yayınlanma:
Uzun süre biberonla beslenen ve yalancı emzik kullanan, parmağını emen çocukların diş ve çene yapılarında bozukluklar oluşuyor.
Uzun süre biberonla beslenen ve yalancı emzik kullanan, parmağını emen çocukların diş ve çene yapılarında bozukluklar oluşuyor. Uzmanlar, özellikle 3 yaşından sonra çocuklara emzik ve biberon verilmemesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bu yaştan sonra parmağını emme alışkanlığı olan çocukların da bu alışkanlıklarından vazgeçirilmesi gerektiği belirtiliyor.
Konya Selçuk Üniversitesi Diş hekimliği Fakültesi Ağız Diş Çene Cerrahisi uzmanı Prof. Doktor Ercan Durmuş, emzik ve biberonun dişlerde çapraşıklığa neden olabileceğini, ayrıca sürekli emme refleksi sonrasında ağızda oluşan hava boşluğu basıncıyla damak derinliğinin artarak diş arkı darlığı oluşacağını söyledi. İki yanak tarafından baskı oluşacağı için çene yapısının bozulacağı uyarısında bulunan Durmuş, ailelerin çocuklarına üç yaşından sonra mümkün olduğu kadar biberon ve emzik vermemesi gerektiğini dile getirdi.
Çocuklarda süt dişlerin anne karnında oluşmaya başlaması nedeniyle anne adaylarının gebelik dönemince çok iyi beslenmesi gerektiğinin altını çizen Durmuş, özellikle diş ve kemik yapısının gelişimi için gerekli olan kalsiyum içerikli gıdaların tüketimine özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Mineral bakımından zengin tabi gıdaların yanı sıra süt, yoğurt, peynir gibi gıdaların gebelik esnasında mutlaka tüketilmesi gerektiğini kaydeden DURMUŞ, doğumdan sonrada çocuğun bu gıdalara devam etmesinin diş ve kemik gelişime katkı sağlayacağını dile getirdi.
Çocuk yetiştirirken ebeveynlerin yaptığı en büyük hatalardan birisinin sürekli biberonla besleme veya çocuk her ağladığında yalancı emzik verme alışkanlığı olduğuna dikkat çeken Durmuş, kazanılan alışkanlığın uzun süre devam ettiğini ve bu durumun çene ve diş yapısında bozulmalara neden olduğunu söyledi. Çene yapısının bozulması sonrasında dişlerin çapraşık çıktığını ve çocukların ileriki yaşamlarında hem görünüş hem de diş sağlığı açısından farklı problemlere neden olduğunu aktaran Durmuş, “Çapraşık dişlerin temizliği ve bakımı normal dişlere oranla çok daha zor olduğu için çürüme riski daha fazladır. Ayrıca görünüm olarak ta insanları rahatsız edeceği için yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Çocuklar bu durumu psikolojik bir sorun haline getirebilir. Bu nedenle ailelerin çocukluk döneminde biberon ve emzik kullanımına dikkat etmeleri gerekiyor. Ayrıca parmağını emen çocukların da bu davranıştan uzaklaştırılması unutturulması gerekiyor. Çünkü parmak emmede çene ve diş yapısını bozan en büyük faktörler arasında yer alıyor. Sürekli emme refleksi içerisinde olan çocukların damak derinliği artıyor ve yanlardan basınç uygulanarak diş arkları daralıyor. Bu da dişlerin olması gerekenden farklı yerlerde çıkmasına neden oluyor. Ayrıca ilerleyen dönemlerde dişlerde oluşan çapraşıklıkların düzeltilmesi de maddi açıdan çok daha pahalıya mal olmakta. Görev yaptığım fakültede bile çapraşıklık problemlerinin düzeltilmesi için yaklaşık 10 000 kişi sıra beklemekte ve hastaların birçoğu tedavilerini yaptıramamaktadırlar." diye konuştu.
Çocuklarda süt dişlerin anne karnında oluşmaya başlaması nedeniyle anne adaylarının gebelik dönemince çok iyi beslenmesi gerektiğinin altını çizen Durmuş, özellikle diş ve kemik yapısının gelişimi için gerekli olan kalsiyum içerikli gıdaların tüketimine özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Mineral bakımından zengin tabi gıdaların yanı sıra süt, yoğurt, peynir gibi gıdaların gebelik esnasında mutlaka tüketilmesi gerektiğini kaydeden DURMUŞ, doğumdan sonrada çocuğun bu gıdalara devam etmesinin diş ve kemik gelişime katkı sağlayacağını dile getirdi.
Çocuk yetiştirirken ebeveynlerin yaptığı en büyük hatalardan birisinin sürekli biberonla besleme veya çocuk her ağladığında yalancı emzik verme alışkanlığı olduğuna dikkat çeken Durmuş, kazanılan alışkanlığın uzun süre devam ettiğini ve bu durumun çene ve diş yapısında bozulmalara neden olduğunu söyledi. Çene yapısının bozulması sonrasında dişlerin çapraşık çıktığını ve çocukların ileriki yaşamlarında hem görünüş hem de diş sağlığı açısından farklı problemlere neden olduğunu aktaran Durmuş, “Çapraşık dişlerin temizliği ve bakımı normal dişlere oranla çok daha zor olduğu için çürüme riski daha fazladır. Ayrıca görünüm olarak ta insanları rahatsız edeceği için yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Çocuklar bu durumu psikolojik bir sorun haline getirebilir. Bu nedenle ailelerin çocukluk döneminde biberon ve emzik kullanımına dikkat etmeleri gerekiyor. Ayrıca parmağını emen çocukların da bu davranıştan uzaklaştırılması unutturulması gerekiyor. Çünkü parmak emmede çene ve diş yapısını bozan en büyük faktörler arasında yer alıyor. Sürekli emme refleksi içerisinde olan çocukların damak derinliği artıyor ve yanlardan basınç uygulanarak diş arkları daralıyor. Bu da dişlerin olması gerekenden farklı yerlerde çıkmasına neden oluyor. Ayrıca ilerleyen dönemlerde dişlerde oluşan çapraşıklıkların düzeltilmesi de maddi açıdan çok daha pahalıya mal olmakta. Görev yaptığım fakültede bile çapraşıklık problemlerinin düzeltilmesi için yaklaşık 10 000 kişi sıra beklemekte ve hastaların birçoğu tedavilerini yaptıramamaktadırlar." diye konuştu.
Spor
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.