• Konya19 °C

Lokman Koyuncuoğlu

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Sultan Kılıçarslan'dan 'Mavi Özgürlük'e selam

08 Haziran 2010 17:05

Mavi Marmara yardım gemisinin uluslararası sularda işgal edilmesi ve 9 Türk vatandaşının katledilmesi tüm dünyada öyle bir yankı buldu ki, artık kesinlikle gördük ki, bu bölgede hatta dünyada “hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”

Dünya bundan sonra, ülke halkları için ikiye ayrılacak, tüm insanlar arasında adaleti savunanlar bir tarafta yer alacak. Bu alana, yaşama özgürlüğünden başlayarak, gelir paylaşımındaki adalete kadar tüm insani vasıfları dâhil edebiliriz. Diğer tarafta ise, ölümü, zulmü, sömürüyü, baskıyı, işgali, katliamı yaparak bunların yapılmasını kendine hak olarak görenler bulunacak.

Evet dünyanın bu çağda yeni bir milada başladığının işaretleri tüm ülkelerden, tüm insanlardan geliyor. Mavi Marmara’ya yapılan baskın, her yerden insanlardan öyle bir tepkiyle karşılanıyor ki. Gazze’ye yardım ulaşsa da ulaşmasa da amaca ulaşıldı artık. Bahsi geçen adalet unsurları hiç kimsenin şartlar ne olursa olsun başka bir insan üzerinden zorla alamayacağı haklarıdır.

Mavi Marmara olayı, tümüyle bir insani hassasiyeti ortaya koyanlarla, buna tümüyle ya da bir şekilde karşı çıkanların küresel platformlarda karşı karşıya gelecekleri bir olay olarak tarihe geçecek.

Bu, ne tek başına bir Filistin, Gazze olayıdır. Ne de tek bir ülkenin, tek bir dinin hadisesidir. Açık denizdeki saldırı bundan sonra, dünyanın örnekleyeceği hiç unutmayacağı, tümüyle insani bir olaydır. Belki de en önemli kazancı da budur.

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın son bir haftadır yaptığı konuşmalarda altını çizdiği temel nokta işte budur. İnsanın insana yaptığı her türlü zulme karşı çıkmak. İnsanlık dışı toplu cezalandırma olayını hiç kimse içine sindiremez. İsrail’in yaptığı yanına kar olarak kalmamalı mutlaka uluslar arası toplumda karşılığını görmelidir.

Başbakan Erdoğan’ın Konya’da yaptığı mitingdeki konuşmada üzerinde durulan en önemli konu başlığı İsrail’e Tevrat’tan alıntılayıp üç dilde söylediği “Öldürmeyeceksin” sözüydü. Gerçekten tam adrese teslim bir mesajdı.

O gün Başbakan Erdoğan’ın konuşmasında pek gündeme gelmeyen ama dikkatli dinleyenlerin için derin başka bir mesaj içeren önemli cümleleri de şunlardı; “Konya ne kadar Mevlana’nın şehriyse o kadar da Kılıçarslan’ın, ne kadar Şems-i Tebrizi’nin ise o kadar Alaaddin Keykubat’ın şehridir.Ne kadar Konevi’nin  ise o kadar da Süleyman Şah’ın şehridir”

Evet, Konya Selçuklu başkentiydi ve dönemin ilim adamlarıyla anılması olağandır. Ancak Konya’nın 13. yüzyılda Haçlı seferlerine karşı koyan sultanları da unutulmamalıdır. Bu sultanlar Kudüs’ü ele geçirmek isteyen haçlı ordusuyla önemli savaşlar yapmışlar ve Avrupa ordularını püskürtmüşler, Kudüs’ün haçlı ordularına geçmesi engellemişlerdir.

İlimle verdiği mesaj kadar Konya’nın zulme karşı koyan sultanlarıyla da anılması gerekir. İşte Başbakan Erdoğan’ın o gün verdiği bu mesaj bizce çok önemlidir. Her ne kadar, hoşgörüyü, birlikte yaşamı savunulsa da bu, dünyada ki zulmü görmeyeceğiz anlamında değildir. Gerektiğinde en sert tepkileri verir Konya. M.Akif’in şiirindeki uysal koyun hiç olmaz, olmayacaktır.

Bu anlamda Mavi Marmara’yla ilgili olumsuz her görüş batıldır. Çünkü gemidekilerin yaptığı iş her insanın sahip çıkacağı bir duruştur. İşte bu yüzden gemide olan herkes kahramandır.
Konya’da Sultan Kılıçarslan, Alaaddin Keykubat, Süleyman Şah da 31 Mayıs gününü Mavi Özgürlük olarak ilan ederdi. Bizde dedelerimiz gibi bu kutlu duruşu saygıyla selamlıyor ve herkesin Mavi Özgürlük gününü kutluyoruz.

 

 

Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA