• Konya19 °C

Lokman Koyuncuoğlu

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Konya'nın Akıl'da kalan notları

16 Nisan 2013 Salı 12:54

 

Akil İnsanlar İç Anadolu buluşması cumartesi günü Konya Dedeman Otel’de ilgi çekici bir katılımla gerçekleşti. O  toplantının hem gündüz hem öğleden sonraki oturumlarından aldığım notları paylaşalım sizinle.

 

·                           Heyet Başkanı Ahmet Taşgetiren söze besmele ile başladı. Müslümanlar Allah’ın ismiyle başlayan bir işin hayra ulaşmasını bekler. Müslümanlar olaya böyle bakmalı.

 

·                           Cemal Uşşak, çözüm sürecini Hudeybiye Anlaşması olarak anlatıp, “Hudeybiye Süreci” tanımlaması yaptı. Bunu başka yerlere çekenler olabilir. Hudeybiye bir duruştur. Hakk’ın galip gelmesi noktasında bir duruştur bu, ilk başta zarar gibi görünen sonu rahmet olan bir duruş.

 

·                           Yeni Şafak yazarı Hilal Kaplan, Akil olma konusundaki eleştirileri hala üzerinden atamamış. Bunu artık tekrarlamasına gerek yok. O da Allah’ın selamı ile başladı konuşmasına. Heyetin ortak kanaatinin “silahla problem çözülmez” olduğunu söyledi. Bence yeterli.

 

·                           Beril Dedeoğlu, 12 Eylül’den atıfla savaşın ne olduğunu çok iyi biliyoruz derken “çanta” örneği olayı zihinlerde netleştirdi. Vahap Coşkun ise Türkiye 100 yıllık parantezi kapatıyor ifadesini 100 yıl önceki gibi etnik ayrım olmadan tekrar birlikte yaşamaya başlıyoruz diyerek açıkladı.Celalettin Can oldukça yapıcı, gerginlikten uzak mantıklı görüşler ortaya koydu.

 

·                           Günün en güzel konuşmasını Erol Göka yaptı. Ruh bilimci olması buna etken olabilir. Mesela “Sabır heyeti” ifadesi çok hoştu. Öğleden sonra, “aslında  biz günah keçisiyiz, Ana dil ana sütü kadar helaldir, 63 kişilik heyetin psikoljisi bozulursa diye beni de heyete eklediler”  cümlelerini not almışım.

 

·                           Konyalı STK temsilcilerin görüşleri de dinlendi. Her ne kadar salon Konya’nın ortalama bir temsili olmasa da provokasyonlara gelinmedi.

 

·                           Organizasyonla ilgili belli ki sıkıntılar vardı. Ancak bunu ilk toplantı olmasına ve işin sahibinin belli olmamasına vermek lazım gelir. Oysa Konya STK Başkanı Latif Selvi’ye bu iş verilse hem davet hem temsilde adalet sağlanabilirdi. 

 

·                           Hayra Hizmet Vakfın’dan Süleyman Doğan, A. Taşgetiren’in eski bir yazısına atıf yaparak Diyarbakır’da Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genel Kurmay Başkanı’nın birlikte bir bayram namazı kılmasının sürece çok büyük katkı yapacağını söyledi.

 

·                           Recep Öncel, Abdurrahman Büyükkörükçü, Halis Nükte, Muhammed Salih Hoca,  Özkan Öztürk sürece katkı sağlayacak, İslam kardeşliği merkezli konuşmalar yaptılar.
 

·                           İşçi Partili Yusuf Dülger ile SP’li (AGD Temsilen) Yusuf Güneş barışa karşı olduklarını söylediler. Muhakkak “Barış”ta onlara karşıdır.. Böyle bir isimle barış karşıtlığı yapmak, güzel “Yusuf” a hiç yakışmaz.

 

·                           Öğleden sonraki toplantı tam bir duygu seline dönüştü. Kulu-Cihanbeyli bölgesinden gelenlerin anlattıkları heyetin içini burktu. En çok onlar hevesliydi bu iş bitsin, huzura kavuşalım diye.

 

·                           Tabi Konya’nın asıl refleksini göstermesi beklenen Ak Parti tabanı o toplantı da pek yoktu. Sanırım onlar bu iş hayırla bitti, bundan sonrası için ne yapılacak sorusuna cevap bulmaya “Başkanlık”  konferansında Yavuz Atar’ı dinlemeye gitmişlerdi.

 

·                           Örnek bir konuşmayı Abdullah Ağralı yaptı. İlkokul 1. sınıfa kadar Türkçe bilmediğini, 5. sınıfta Cuma namazına gittiği için öğretmeninden dayak yediğini, sonra tıp doktoru olduğunu, Tabip Teğmen olarak görev yerinde Türk olan başörtülü eşinin kışlaya giremediğini anlattı. Aslında Doktor Ağralı Türkiye’nin son 30 yılının bir özeti gibiydi. Sorunun kaynağı için daha ne diyebilirdi ki…

 

·                           Tabiî ki salonda süreç karşıtları da vardı. Olmalıydı da zaten. Ancak körü körüne, mantık temeli olmayan söylemler ortaya koymaları aslında bu işin çoktan bittiğini gösterdi. Son 10 yılda Türkiye’de olan her şeyin sebebi emperyalist güçlerdi onlara göre. Hükümeti getiren onlardı, terörü destekleyen onlardı, barış isteyenler de onlardı. Bu kadar muhakeme gücü olamayan adamlara “arkadaş, onların her dediğini yaptık, şu barış isteklerini de son kez yapalım bari” demek lazım.

 

·                           Son söz kendimize ait olsun; Akil İnsanlar heyeti, Konya’da görevini yerine getirdi. Şüphesiz eksikler olmuştur. Ancak Konya, bu sürece en çok destek verecek şehirlerin başında geliyor, bunu net olarak gördük.

 

 

 

Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA