• Konya23 °C

Lokman Koyuncuoğlu

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Konyada üniversite demişken.

18 Kasım 2008 02:41
Geçen hafta Konya’ya ikinci üniversite temeli atılırken, bu hafta gündemimizin bu olması kaçınılmazdı. Ancak dün sabah gelişen olaylar konumuzu yine üniversite yaptı; fakat açımızı daha farklı kılmak şartıyla.
Rektör Süleyman Okudan’ın gözaltı olayını mutlaka duymuş olmalısınız.

Bu olay Konya için hiç iyi olmadı. Türkiye’nin pek çok yönüyle sayılı üniversitesinin rektörünün gözaltına alınması tek kelimeyle felaket. Hele itham edilen suç. Haberlerde geçen suçlama aynen şöyle; Polis kaynakları Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Süleyman Okudan'ın 'örgüt yöneticisi' olmak suçlamasıyla şüpheli olarak gözaltına alındığını açıkladı.

Olaya işlenen suçlar çerçevesinde bakmak bizim işimiz değil. Bunun kararını elbette yargı verecek. Gözaltı sürecinin nasıl sonuçlanacağını bekleyip gördükten sora daha net tahlil yapmak mümkün olacak. Ancak olaya eğitim ve huzur kenti Konya bağlamında bakıldığında; bu olayın tüm ülke kamuoyunda nasıl derin izler bırakacağından ürküyorum. Zira, aktif görevde bulunan bir rektörün gözaltına alınması ülkemizde hiç rastlanan bir olay değil. Hem şuan okulun öğrencileri hem de bu yıl üniversite tercih yapacak öğrenciler bu olaya nasıl yaklaşırlar acaba? Garip ve çok üzücü bir durumla karşı karşıyayız.

Olay neden, nasıl buraya geldi? Bu soruların cevabı aslında çok derin tahlilleri gerektiriyor. Çok genel anlamda devletçi yaklaşımın sonucu diyebiliriz. Her konuda rekabet edilebilirlik olursa bu tür işlerinde ciddi bir şeffaflık oluşurdu. 80 bin öğrencinin çokluğu ile övünmenin bir faydası olmayacağını bilakis ciddi bir hantallık oluşturduğunu bilmem kaç kez söyledik. Özel üniversitelerin Anadolu’da teşvik edilmesi zaruretinin tek bir sebebe bağlı olmadığı da böylece bir kez daha gün yüzüne çıkmış oldu.

Böyle muazzam bir gücün tek elden yönetilmesinin muhtemel kırılmaları olacaktı. Ne yazık ki oldu da. Gelişmeleri böylede algılamak lazım.

Öte yandan özel üniversite konusu iki yıldır Konya’nın önemli gündemi. Nihayet ilk adımı gördük ve üniversite temeli, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu tarafından atıldı. Geçtiğimiz hafta KTO Karatay Üniversitesi temeli atılırken, dikkat çeken konuşmalar vardı. Mesela TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun ısrarla Konya’ya iltifat etmesi, TOBB’u bile Konyalıların yönettiğini söylemesi, bir ters motivasyon muydu acaba? Belki de Konyalıların temel atmadan yaşadığı tartışmaları önceden sezip birlik beraberlik mesajı mı vermek istiyordu. Rıfat Bey her ne demek istiyorsa bunu bilinçli yaptığı kesindi. Geriye bunu anlayacak “akil adamlar” kalıyor.

Hiç dikkat çekmeyen konuşmalarda vardı o gün. Mesela Vali Bey’e neden adam akıllı bir metin hazırlamaz ki, özel kalemi, basın müşaviri. Her defasında, böyle önemli, TV’lerin canlı yayınladığı programlarda Vali neden etkisiz bir konuşma yapar ki? İletişim fakültesinde Vali’ye ve kendi rektörüne etkileyici metinler hazırlayacak çok sayıda hoca hatta öğrenci olduğunu biliyorum. Bunu düşünmeliler.

Üniversitelerle ilgili son sözü yine özel üniversitelere getirelim. Konya’ya tek bir özel üniversitenin yetmeyeceği kesin. Daha önce yola çıkmış olan Mehir Vakfı da ümitsizliğe kapılmadan, bu işe asılmalı. Gerekirse “Mehir”, Nehir olsa bile. Başka girişimcilerde çıkıp Konya’ya çok sayıda üniversite kazandırmalı. Zira yakın zamanda Konya’ya çok sayıda üniversite açmak tercih değil mecburiyet olacak gibi görünüyor.

Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA