• Konya17 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Göz göre göre facia
20 Mayıs 2014 Salı 09:07

Göz göre göre facia

Bilirkişi tespitleri, sanık ifadeleri, çalışanların verdiği bilgiler 301 madencinin ihmaller zinciriyle öldüğünü ortaya koydu: Gaz oranı yüksek, sensörler yetersizdi. Şirket yetkilileri gerekli özeni göstermedi. Daha önce de yangın çıktı. Sık sık elektrik kesintisi yaşandı. 15 gündür sıcak kömür çıkarıldı, üretim sürdü, yaşam odası yoktu, ciddi denetim yapılmadı.

 

Soma'da başlatılan soruşturma, bilirkişilerin ilk tespitleri, kazadan kurtulan maden işçilerinin verdiği bilgiler, Türkiye tarihinin en büyük maden faciasının haber vererek geldiğini, kazanın olacağına dair tüm işaretlerin görmezden gelinerek üretime devam edildiğini ortaya çıkardı.

İlk incelemeler, facianın organize ihmalden kaynaklandığını gösterdi. Soruşturma kapsamında maden şirketinin bir yıllık tüm evraklarına el konuldu. Gaz ölçüm sensörlerinden alınan kayıtların incelenmesi, karbonmonoksit değerinin yüzde 50'nin üzerine çıktığı tespit edildi.

İNADINA ÇALIŞMA

Bu, yangının küçük çapta da olsa başladığına ya da başlamasına uygun ortam oluşturdu. Uyarılara rağmen hiçbir önlem alınmadan madende çalışma sürdürüldü. Üstelik karbonmonoksit miktarının deftere işlenmediği ve işletme müdürü tarafından da imzalanmadığı belirlendi. Savcılığın tespitlerine göre ocak içi gaz artışı vardiya sorumluları tarafından gerekli özen ve dikkat gösterilerek takip edilmedi, bu işlemi yapması gereken vardiya sorumluları işletme müdürü tarafından denetlenmedi. Bilirkişilerin ön inceleme raporu da bu kusuru ortaya koydu.

AĞIZ BİRLİĞİ YAPTILAR

Gözaltına alınan şüpheliler mahkemede, madenin sürekli denetlendiğini ve hiçbir kusurlarının olmadığını söyledi. Şüpheliler, kazadan kısa bir süre önce hem Maden İşleri Genel Müdürlüğü hem de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişleri tarafından teftişe tabi tutulduğunu söyledi. Tutuklanan 5 kişi de madendeki gaz ölçümünden bahsetti ancak kendi sorumluluğunda olmadığını iddia etti. Ancak savcılığın tespitleri bu iddiaları çürüttü.

PSİKOLOJİM UYGUN DEĞİL

Şüphelilerden mühendis Yalçın Erdoğan, savcılık ifadesinde, 'Ocak içerisinde görevim gereği yapmış olduğum gaz ölçümlerinde olması gerekenden farklı bir gaz oranı ölçmedim' dedi. Basın toplantısında 2,5 saat boyunca madeni savunan İşletme Müdürü Akın Çelik, psikolojik olarak ifade verecek durumda olmadığını belirterek, 'Olayda herhangi bir kusurum olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca müdürü olduğum işletme sürekli olarak hem özel hem de kamu denetçileri tarafından denetlenmektedir. Herhangi bir eksiklik bulunmamıştır' dedi.

KİMSEYİ OCAĞA SOKMAZDIM

Çelik, 'Çalıştığım süre boyunca maden ocağında herhangi bir anormallik görmedim. Görseydim de özellikle olay günü hiç kimseyi ocağa sokmazdım' diye konuştu. Çelik, ifadesinde, yaşam odasının olup olmadığıyla ilgili soruya, 'Yer üstüne 300 metre sonra çıkabilecek bir kaçış yolumuz mevcuttur. Bu yaşam odasından daha öncelikli ve faydalı bir yerdir. A panosunda da yaşam odasının yapılması konusunda çalışmalara başlanmıştı' dedi. Akın Çelik'in avukatı Yusuf Koçyiğit ise müvekkilinin her hangi bir kusuru olmadığını iddia ederek, kefaletle serbest bırakılmasını talep etti.

GAZ SENSÖRLERİ YETERSİZ

İş güvenliği uzmanlarının ön tespit raporunda, 'tavan güçlendirme malzemesi metal değil. Tavanda yanmayı artıracak ağaç malzeme aşırı kullanılmış. Monoksit ölçerler yeterli değil' tespitlerine yer verildi. Bu durum da yangın sırasında çökmeyi tetikledi.

'SICAK KÖMÜR'E RAĞMEN ÜRETİM

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in taziye ziyareti sırasında sohbet ettiği işçilerden bazıları, facianın yaşandığı madenden 3 hafta kadar önce sıcak kömür çıkmaya başladığını, yetkililer olaydan haberdar olmasına rağmen üretimin sürdüğünü belirtti.

ÖNCEKİLERİ KÜLLE DOLDURDUK

Vardiya amiri Halil Sarı'nın savcılıkta verdiği ifade de işletmenin ihmalini gözler önüne serdi. Sarı, madende iki defa daha yangın emareleri görüldüğünü, buna karşılık sadece bu noktalara kül basılarak üretimin buralarda birkaç aylığına durdurulduğunu itiraf etti. Sarı, 'Geçen sene hatırlamadığım bir tarihte karbonmonoksit yoğunlaşması nedeniyle H2 yarı mekanize üretim durdu ayak külle doldurulmuştu. 6 ay sonra tekrar faaliyete başlandı. Yaklaşık 6-8 ay önce S panosunda benzer şekilde karbonmonoksit yoğunlaşması olmuştu. Kül basılarak iki ay üretim durdurulmuştu. Daha sonra tekrar üretime başlanmıştı diye hatırlıyorum. Bunlar sadece benim hatırladıklarım' dedi.

ELEKTRİKLER KESİLİYORDU

Sarı, ifadesinde elektrik kesintilerine de dikkati çekti: 'Sık aralıklarla olmasa da kesinti en fazla 30 dakika sürerdi. Uzun süreli elektrik kesintisi olacağında biz bilgilendirilirdik. Bu halde gerekli tedbirler alınarak faaliyetlere başlanır. Üretim yapılmazdı.'

BARO AVUKATLARI ÇEKİLDİ

Öte yandan, şüphelilere Manisa Barosu'nun atadığı avukatlar, mahkemede, işlerinin bittiğini söyleyerek ayrılmak istedi. Şüpheliler de ayrılma taleplerini kabul etti.

Madende kimse yok

Soma'daki maden faciasının ardından 301 işçiye mezar olan işletmede sessizlik hakim. Eynez bölgesindeki maden ocağına birkaç kilometre mesafedeki güvenlik kontrol noktasından görevli araçlar dışında kimse bırakılmıyor. Güvenlik güçleri, maden işletmesinin girişinde ise görevliler dışında kimseyi ocak alanına sokmuyor. İşletme içerisinde, jandarma eşliğinde bazı kişilerin gezdiği görüldü. Maden faciasının yaşandığı işletmeye çok sayıda kamyonun tahkikat kalası getirdiği gözlendi. Sabahın erken saatlerinde ocaktaki bir bacadan yoğun şekilde duman çıktığı, bu dumanın birkaç saat sonra sona erdiği öğrenildi. Maden bölgesinin girişindeki Türk bayrağının ise halen yarıya kadar çekilmiş olduğu dikkati çekti.

Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
  • Ev Eşyaları Neye Göre Seçilir?
  • Spor Gereçleri ve Kullanım Şekilleri
  • Konyaspor uzatmalarda güldü!
  • Konya’da yarın elektrik olmayacak mahalleler (8 Şubat 2024)
  • Alev Alatlı hayatını kaybetti
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA