• Konya21 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Erdoğandan Beyaz Saraya sert tepki
24 Ağustos 2013 Cumartesi 16:06

Erdoğan'dan Beyaz Saray'a sert tepki

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan "Mısır'daki darbenin arkasında İsrail var" söylemi sonrası ABD'nin yayınladığı kınama için Beyaz Saray'a sert tepki gösterdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rize Meydanı'nda, toplu açılış töreninde halka hitap etti.
 
Erdoğan'ın programına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da eşlik ediyor.
 
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları;
 
Esed'in son çırpınışları
 
Haksıza ve zalime karşı hakkı savunacağız.
 
Suriye'deki yavrular kimyasal silahla şehit edildi.
 
Esed'in artık son çırpınışlarıdır. Allah çocukların hesabını ondan soracaktır.
 
Bize birileri diyor ki, Türkiye yalnızlaştı. Yok, hayır, yalnızlaşmadı. Bizim yanımızda onların tankı, topu uçağıyla o yavruların üzerine iniyorsunuz ki, bizim yanımızda da önce hak var, sonra halk var. Biz de bununla yürüyoruz.
 
BM ne iş yapıyor?
 
Türkiye Suriye'yle, Mısır'la, Afrika'yla neden bu kadar yakın diyenler var. Biz Afrika'ya gittiğimizde sen niye gittin diyen oldu mu?
 
BM Güvenlik Konseyi neredesin, ne iş yaparsın?
 
Şu anda 5 daimi üye dünyanın kaderini belirliyor. Ama dünya 5'ten büyüktür. Bunun da zamanı geldiğinde dünya halkı hesabını soracaktır. Binlerce kilometre öteden gelip Ortadoğu coğrafyasına gelenlere, bu coğrafyanın hem kanını hem petrolünü içenlere tek cümle söyleyemeyenler, bugün Türkiye'nin insani gayretlerini eleştiri konusu yapıyorlar. Bunun içerisinde ülkemizin içindeki cahiller de var.
 
Haftalardır Mısır'da, Suriye'de çocuklar ölürken, orada Esma kızımız şehit edilirken konuşmayanlar, utanmadan burada konuşuyorlar. Türkiye'nin dürüst, ilkeli, mert duruşunu sindiremiyor, hazmedemiyorlar.
 
Türkiye susmayacak ve susturulamayacak kadar büyük bir ülkedir.
 
Kardeşin kardeşi katlettiği çatışmaların içinde olmadık, biz hep arabulucu olduk.
 
Barıştan başka arzumuz yok
 
Bizim Ortadoğu'da, Kafkasya'da, Afrika'da, Balkanlar'da barıştan başka bir arzumuz yok. Biz, kan akmasın istiyoruz. Biz, çocuklar ölmesin istiyoruz. Esmalar, Ayşeler, Fatmalar ölmesin istiyoruz... Biz Ortadoğu'nun çöllerinde, Kafkasya'nın dağlarında insanlık daha fazla can çekişmesin, insanlık ve vicdan kurumasın istiyoruz. Türkiye'nin bütün bu bölgedeki politikası çok nettir, çok açıktır.
 
Mısır halkına vefa borcumuz var
 
Ey bugün bize, orada ne işiniz var diyenler, önce başınızı iki elinizin arasına alın. Bizim tarihi bir sorumluluğumuz var. Türkiye'nin Suriye'ye, Filistin'e, Mısır halkına karşı vefa borcu var. Bize ne Suriye'den, Filistin'den diyenler vefasızlık etmiş olur. Tarihlerine, ecdadına, şehitlerine sırtını dönmüş olur.
 
Hiç kimse bize istikamet çizemez
 
Türkiye dosdoğru yürüyen bir ülkedir. Hiç kimse bize istikamet çizemez. Hiç kimse bize ne yapacağımızı dayatmaya kalkışamaz. Onların aklı varsa, kendilerine kullansınlar. Bizim aklımız, tecrübemiz, tarihimiz bize yeter. Hiç kimse bize yapay gündemler enjekte edemez.
 
Bizi hedef gösterenler, Mısır'daki darbeye darbe diyemeyecek kadar zavallıdırlar. Demokrasi diyorlar değil mi? Nasıl demokrasi bu.
 
Beyaz Saray'a ne oluyor?
 
Bir panelde Yahudi bir entelektüel, Mısır'da Müslüman Kardeşler iktidara gelirse kalamaz diyor. Filistin'de kalamadılar, Cezayir'de kalamadılar, orada da kalamaz diyor.
 
Demokrasi sadece sandık değildir diyor. İşlerine geldiği zaman sandık, işlerine geldiği zaman sandık değil. Tabii ben bunu söyleyince, Beyaz Saray'dan bana cevap geliyor. Üzüldüm, çünkü onun muhattabı Beyaz Saray değildi. Ben burada Amerika'yı ifade etmedim, İsrail'i ifade ettim. Peki Beyaz Saray'a ne oluyor da, bunu konuşuyor. Beyaz Saray böyle bir şeyi konuşmamalıydı. Bunu İsrail konuşmalıydı. Bu, NATO'da birlikte olarak, bir ortağın bir diğer ortağa böyle yaklaşımı yakışık almadı. Fakat, biz, uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece.
 
Biz halklayız
 
Ana muhalefet partisinin milletvekilleri Şam'a gittiler. Zalim Esed'i ziyaret ettiler. Kişi, sevdikleriyle beraberdir.
 
Peki biz kiminleyiz, halklayız, haklayız. Sağ olun, bizi 11 yıldır siz iktidarda tuttunuz. Hep bizimle beraber oldunuz.
 
Ana muhalefetin yetkililerine sesleniyorum: Yeni doğmuş bebeklerin solgun yüzlerine bakabildiniz mi? Destek verdiğiniz o zalimin insanlık dışı katliamıyla gururlandınız mı? Kendi ülkesinin Başbakanını diktatörlükle itham edenler, acaba zalim Esed için diktatör diyebilecekler mi?
 
Ama biz bir şey demiyoruz. Kılıçdaroğlu'ndan 100 milyon tazminat kazandım.
 
Fikrinin namusuna sahip olamayanlardan siyasetçi olmaz
 
Mardin'de bir konuşma yaptım. Biz milliyetçiliği ayaklarımızın altına aldık dedik. Çıktı, bunu Rize'de yap dedi. Ben şimdi Rize'de soruyorum. Bizde dinsel milliyetçilik yoktur. Evet mi? Bizde milliyetçilik yoktur, evet mi? Kılıçdaroğlu, biz 780 bin kilometre karenin tamamında aynı şeyi söyleriz. Biz, akşam başka, sabah başka konuşanlardan değiliz. Biz yüreğimizin sesini duyarak konuşuruz. Çünkü fikrinin namusuna sahip olamayanlardan siyasetçi olmaz, bunu böyle biliniz.
 
Kimin ne dediğine bakmayın. Siz tencere tava diyenlere zaten buradan gereken cevabı verdiniz. Rize'ye geldiler mi bu Geziciler? Geldiler, fakat tencere tava bulamamışlar. Trabzon'da bulamamışlar. Ordu'da Giresun'da Samsun'da bulamamışlar. Allah'ın izniyle hiçbir yerde bulamayacaklar. Çünkü biz milletimizi Allah için seviyoruz ve biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Biz, milletin iradesine saygı duyulmasını istiyoruz. Siz ne derseniz o olacak. Onun için Mısır'daki kardeşlerimiz niye yürüyorlar? Benim oyumun namusu, ben bunu istiyorum diyor.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA