• Konya15 °C

Lokman Koyuncuoğlu

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Dilinizi nerden alırsınız?

26 Şubat 2013 14:35

Yeni neslin en önemli problemi bilgiye çok hızlı ulaşıp çok hızlı tüketmesi. Bu bilgi akışının  kalıcı olması için ortaya konacak çabalar bu dönemin eğitim perspektifi olacak aynı zamanda.

Öğrencilerin değerli  ve farklı olabilmesi için bir yabancı dili de çok iyi konuşmaları gerekecek. Hem anlamaları hem konuşmaları farklı olmak için temel şart. Dünyanın bugünkü görüntüsünde bir Türk genci için  Arapça ve İngilizce temel iki dil pozisyonunda. Türkçeyi çok iyi bilmek şartıyla bunu ifade ediyorum.

Bu üç dilin yanında gelişen doğu dünyası için Çince ve Latin Amerika içinde Portekizce yükselen ve rağbet gören diller olmaya aday.

Türkiye’nin yeni konsepti gereği hem doğu hem batıyı iyi algılamak için bu yatırımı yapmak gerekecek. Tabi diğer ülkelerden Türkiye’ye gelip Türkçe öğrenmek isteyen çok sayıda öğrenciyi de hatırlatalım.

Bunlardan biri geçen hafta Bekir Bozdağ'ın ziyaret ettiği Konya Uluslararası İmam Hatip Lisesi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın bu okulu ziyaret etmesi çok hoş oldu. Türkiye’nin uluslararası vizyonuna yakışır bir görüntüydü bu.

Hafta sonu yapılan Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) genel kurulunda ise yerel ölçekli eğitim işleriyle ilgili önemli tahliller yapıldı.

Programa katılan dört milletvekili, Hüseyin Üzülmez, İlhan Yerlikaya, Cem Zorlu ve Gülay Samancı, hem İmam Hatip menşeli hem gönüllüsü kişiler. Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakan Erdoğan’ın da bu Genel Kurula mesaj göndermeleri oldukça önemli. Bu dönemde Türkiye’de çok büyük teveccüh gören İmam Hatip okulları ile ilgili çok daha uzun vadeli planlamalar yapılmalı.

Milletvekili Üzülmez’in tabiriyle çocukların Arapça bilgisi çok daha ileri düzeye çıkarılmalı. Bu konuda okulların verdiği eğitimin yeterli olmadığı kesin. Hüseyin Üzülmez’de öyle diyor, “Sorduğum sorulara cevap veremiyor çocuklar”. Vekil çok haklı bu okullarda 6-7 yıl boyunca gramer dışında bir şey öğretilmediği için bu haldeler. Hayatın gerçekleri konuşmak, anlaşmak üzerine. Buna bir formül bulmak gerek.

Sanırım bunun formülünü seçilmeden önce milletvekili Cem Zorlu açıklamıştı. Son görev gerinde İlahiyat hazırlık sınıfı öğrencilerini 6 ay- 1 yıllığına Şam’a Arapça öğrenmeye gönderdiklerini ifade etmişti. Tabiî ki şimdi Şam’a gitmek pek mantıklı değil, ancak Esed sonrası Şam, Halep,Lazkiye, Dera ve diğer kentler en büyük yardımı Türkiye’den bekleyecekler.

Suriye’deki bu dönüşümü eğer biz yapacaksak, oradakilerle Arapça konuşacak binlerce kişiye ihtiyacımız olacak. O zaman bu işe biran önce başlamak gerekecek. Burada Hüseyin Üzülmez ile Cem Zorlu’ya iş düşüyor. Hüseyin Bey uluslararası tecrübesi ve TOBB bağlantısıyla 150-200 öğrenciyi Katar, BAE, Kuveyt gibi yerlere 3 ila 6 aylık Arapça öğrenimine gönderebilir. Cem Hoca’da bu öğrencilerin seçimi ve eğitim lojistiği konusunda yardımcı olur.

Aslında şimdiye kadar bu işi bir şekilde çözmeliydik. Vakit çok geç değil nasılsa. TİMAV Başkanlığına yeniden seçilen A.Ecevit Öksüz, İmam Hatipliler şahlanıyor derken, bunun yerel bir hareket olmadığını da kastetti. Mesela TİMAV uluslararası bir organizasyonu da kendine hedef seçmeli. Zaten iletişim Direktörü olmak küresel düşünmeyi de peşinen gerektirir.

 
 
 
 

 

Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA